Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’in, UNFICYP ve İyi Niyet Misyon rapor taslaklarının içeriğinin yayınlanmasının ardından Güney Kıbrıs’taki siyasiler çeşitli açıklamalarda bulundu.
Fileleftheros gazetesine göre, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, BM Genel Sekreteri’nin raporlarını değerlendirmesinde, gerçeği yansıtmayan önemli eksiklikleri ve tezleri ortadan kaldırmak için her yöndeki adımların atılacağını ifade etti.
Bir açılış töreninin ardından açıklamalarda bulunan Anastasiadis, rapor taslaklarının içeriğine yönelik kendisine yöneltilen eleştirilerin sorulması üzerine, “Bunları ben yazsaydım o zaman şikayetçi olabilirlerdi” yanıtını verdi.
Anastasiadis açıklamasının devamında, uluslararası toplum da dahil olmak üzere herkesin, eski zamanlardan beri olduğu gibi, gerçek hukuka göre değil de çıkarlara göre hareket ettiğinin anlaşılması gerektiğini söyledi.
AKEL’in tepkisi
Habere göre AKEL partisi, Guterres’in İyi Niyet Misyonu raporunun büyük bir bölümünün teknik komiteler ve güven yaratıcı önlemlerle ilgili olduğunu ve bunların önemli olarak addedildiğini ifade etti.
Doğrudan müzakerelere ilişkin hemen hemen öze dair hiçbir şeyden bahsedilmediğine işaret eden AKEL, ne siyasi eşitliğe dayalı iki kesimli, iki toplumlu federasyonla ilgili üzerinde anlaşmaya varılan çerçeve, ne de müzakerelerin Crans Montana’da kaldığı yerden devam etmesi konusunda herhangi bir ifadenin yer almadığına vurgu yaptı. Geçmiş raporlarda bu konuların başta gelen konular olduğuna da dikkat çekildi.
DİKO ise yaptığı açıklamada UNFICYP’in görev süresinin uzatılmasına ilişkin rapor taslağında, iki taraf arasında eşit mesafenin korunmasından ve eşit sorumluluk yüklenmemesinden dolayı duyduğu hayal kırıklığını dile getirdi.
EDEK Başkanı Marinos Sizopulos, “eşit mesafe" korunarak "işgal rejimi ve Türkiye’ye destek verildiğini" iddia etti.
Rum Başkanlık adaylarından eski müzakereci Andreas Mavroyannis ise raporların, Kıbrıs sorununun içinde bulunduğu bataklığı ortaya koyduğunu belirtirken, üzerinde anlaşmaya varılan çözüm zemininin raporda yer almamasını eleştirdi. Mavroyannis, kapalı Maraş’taki faaliyetlerin kınanmamasını da endişe verici olarak nitelendirdi.
O pençere kapandı yanız bir kapı Açık , İki Eşit Devlet.