Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in yaptığı açıklamalar ve Rum basınında dün çıkan haberler, BM Genel Skereteri Antonio Guterres’in, liderlerle bu ay içerisinde üçlü görüşme gerçekleştireceği iddiasını içeriyor.
Hristodulidis, New York’ta yapılması planlanan görüşmenin 13 Ağustos’ta gerçekleşeceğini ve kendisinin buna hazır olduğunu söyledi.
Haravgi gazetesi haberi “Başkan, Ağustos Ayı İçerisinde BM Genel Sekreteri ile Görüşmeye Hazır Olduğunu Söylüyor” başlığıyla aktardı.
Habere göre Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis “Ta Nea” gazetesine yaptığı açıklamada, BM Genel Sekreteri’nin, müzakerelerin başlaması yolunu açacak bir görüşme talebine ağustos ayında bile yanıt vermeye hazır olduğunu söyledi.
Hristodulidis, "Türkiye’nin iki devlete dayalı çözüme ve egemen eşitliğe yönelik kamuoyu önündeki açıklamalarının yarattığı kötümserliğe rağmen, müzakere bağlamında, şu ana kadar müzakere kazanımlarından faydalanarak ve daha da önemlisi Avrupa Birliği’nin Kıbrıs Türk toplumunun endişelerine yanıt verebileceğini dikkate alarak, olumlu bir sonuç elde etmek için mümkün olan her şeyi yapacağına inandığını" söyledi.
BM Genel Sekreteri’nin, kendisinin (Hristodulidis’in) gösterdiği net siyasi iradeden ve Türk-Yunan ilişkilerinin yeni ortamdan cesaret aldığını hissettiğini söyleyen Hristodulidis, üzerinde uzlaşmaya varılan çerçeveye yönelik bağlılığını da dile getirdi.
Açıklamasında iki taraf arasındaki uçurumun kapatılabileceğini ifade eden Hristodulidis, bunu söylediğini çünkü müzakere masasındaki anlaşmazlıkların ne olduğunu çok iyi bildiğini, bunların yanıt bulabileceğini belirtti.
Hristodulidis, "memnun edici olacak yanıtların sadece Kıbrıslı Rumlar veya Kıbrıslı Türkler için değil, AB aracılığıyla tüm Kıbrıs halkı için olumlu ve etkili olabileceğinden" söz etti.
Alithia gazetesine göre Rum tarafının Kıbrıs sorunundaki kırmızı çizgilerinin sorulması üzerine Hristodulidis, kırmızı çizgilerin bugünkü olguları yansıttığını belirterek, örneğin AB üyesi bir ülkede “yabancı askerlerin, işgal birliklerinin, üçüncü bir ülkenin garantisinin olmaması” gerektiğini belirtti.