Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, “Omorfo” (Güzelyurt) kökenli Rumların “Astromerit” Kültür Merkezi’nde 37’ncisini gerçekleştirdiği “anti-işgal” etkinliğinde yaptığı konuşmada güneydeki seçimlerden sonra Kıbrıs konusunda yeni bir çabanın ortaya çıkacağını söyledi. Anastasiadis “Bundan eminim”dedi.
Fileleftheros gazetesi “Önkoşul İyi Hazırlık… Başkan Anastasiadis Seçimlerden Sonraki Yeni Çaba Konusunda Emin- “Omorfo” (Güzelyurt) İade Edilmeden Çözümü Kabul Etmesinin Söz Konusu Olmadığı Konusunda Güvence Verdi” başlıklı haberinde, Anastasiadis’in buradaki konuşmasında ayrıca, Rum tarafında gerçekleştirilecek olan başkanlık seçimlerinden hemen sonra, Kıbrıs sorununda yeni bir çaba ortaya çıkacağından emin olduğunu ilettiğini de aktardı.
Gazeteye göre Anastasiadis konuşmasında “yeni çabada bir konferans için yeterli hazırlık ortaya çıkmasını, aynı zamanda, BM Genel Sekreterini yanlış bilgilendirerek, çıkmazlara sebep olanlara dikkat edilmesi gerektiğini umduğunu” da dile getirdi.
Konuşmasında “denediklerini ve çözüme ilişkin çabada ısrar edeceklerini” de dile getiren Anastasiadis, “Crans Montana’da Türk uzlaşmazlığı yüzünden çözüme ulaşılamadığı” iddiasında bulunarak, Rum kesiminin tezlerindeki mantıklı temelle ilgili olarak uluslararası unsura yönelik, bir dizi soru ortaya koydu.
Güzelyurt’suz çözüm olmaz
Konuşmasında “işgal altındaki bölgelerin İslamlaşması çabasıyla” ilgili iddiada da bulunan Anastasiadis “Omorfo” kökenli Rumlara “ ‘Omorfo’ (Güzelyurt) iade edilmeden, Kıbrıs sorununda bir çözümü kabul etmesinin söz konusu olmadığı” teyidinde de bulundu.
“Kıbrıslı Türklerin, Kıbrıs Türk toplumunda cereyan edenlerle ilgili olarak bizzat kendilerinin şikâyette bulunduklarını” da ileri süren Anastasiadis, “Kıbrıs Türk toplumunun demografik bileşiminin hali hazırda aşamalı olarak değişmekte olduğunu ve vatanın kuzey bölümünün İslamlaşmakta olduğunu” iddialarına ekledi.
“KKTC’deki eğitim, gençlik ve dini konularla ilgili denetleme görevlilerinin, doğrudan Türkiye’den atanmakta olduklarını” da öne süren Rum lider, “eğer iyi niyetli olsalardı, örneğin Ay. Mamas’taki ayin gibi, yıllardır üzerinde hem fikir olunan ve uygulanan şeyleri muhafaza ederlerdi” şeklinde konuştu.
Garantisiz çözüm
Anastasiadis “3’üncü Viyana Anlaşmasına aykırı olarak, KKTC’de yaşamını sürdürmekte olan Rumlara gönderilmekte olan yardımlara ‘vergi’ konması kararına” da işaret etti.
Gazeteye göre “başarısız sonuçla ilgili olarak kendisine sorumluluk yükleyenler, aynı zamanda uluslararası unsura” da seslenen Anastasiadis, bazı sorular sordu.
Habere göre “işgal birliklerinin varlığından ve işgalden kurtulmuş, yabancı garantilerin ve üçüncü bir ülkenin müdahale hakkının olmadığı bağımsız ve egemen bir devlet kurulmasının arzu edilmesinin uç veya aşırı bir şey olup olmadığı” sorusunu soran Anastasiadis, “tüm kararların yalnızca vatandaşları tarafından alınacağı normal bir devlet kurulmasının desteklenmesinin mantıksız olup olmadığı” sorusunu da ortaya koydu.
“AB üyesi bir devletin, AB içerisinde kararlar alınmasına etkili bir şekilde katılmasının yersiz olup olmadığı” sorusunu da soran Rum lider, “çağdışı garanti anlaşmalarının kaldırılmasını ve çağdışı bir sistemin yerine, BM, AB, BM ve AB’nin öngördüğü mekanizmalar tarafından tahsis edilebilecek modern güçlü garantiler getirilmesini hayal etmelerinin dayanaksız olup olmadığını” da sordu.
Maraş Anı Günü
Bu arada Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in geçtiğimiz Cumartesi günü ise Derinya’da gerçekleştirilen “Maraş Anı Günleri” etkinliğine katılarak, burada da konuşma yaptığı bildirildi.
Gazeteye göre konuşmasında “iç cephedeki bazı kişilerin, Kıbrıs sorunundaki çıkmazla ilgili olarak Kıbrıs Rum kesimine sorumluluk yükleme çabalarından duyduğu üzüntüyü” dile getiren Anastasiadis, “bu kişilerin, bu tutumlarıyla Türkiye’yi temize çıkararak, Rum kesiminin aklanması yönündeki talebini ise yaraladıklarını” savundu.
“BM Genel Sekreterinin Rum kesimine sorumluluk yüklemediği bir zamanda, bazılarının ‘her şeyi verdiğini’, bazılarının da Guterres’in tezlerini değerlendirmediğini savunmalarının akla hayale gelmez olduğunu” da ileri süren Anastasiadis, “Maraş’ın yasal sakinlerinin ellerine teslim edilmesi çabasının daimi olduğunu ve bunun daima, Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin her müzakerenin de ana hedefi olarak kalacağına” işaret etti.
“Maraş şehriyle ilgili olarak yaşadıkları şeyin, insanlığın benzerini yaşamadığı bir saçmalık teşkil ettiği konusunda hiçbir şüphe olmadığını” da iddia eden Anastasiadis, “bu durumu hiçbir zaman kabul etmediklerini ve bunu yapmalarının da hiçbir zaman söz konusu olmadığını” vurguladı.
Anastasiadis son olarak “4 Ağustos’ta BM Genel Sekreterine yazdığı ve kısa zaman önce de BM Genel Kurulu sırasında da Genel Sekretere söylediği gibi, aynı zamanda Genel Kurul kürsüsünde de ifade ettiği gibi, Maraşlıların evlerine yeniden yerleşmelerinin, BM kararlarının da öngördüğü üzere, ülkedeki iki toplum arasında hakiki bir Güven Yaratıcı Önlem (GYÖ) teşkil edebileceğini” de sözlerine ekledi.
Alithia ise “Başkanlık Seçimlerden Sonra Yeni Çaba” başlığıyla manşetten yayımladığı haberinde, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in, dün “Omorfo” (Güzelyurt) kökenli Rumların, geçtiğimiz gün de Maraş kökenli Rumların etkinliklerinde yaptığı konuşmalarda, Kıbrıs sorununa diyalog zarfında barışçıl bir çözüm aranması konusundaki ısrarını yeniden vurguladığını yazdı.
Güncelleme Tarihi: 10 Ekim 2017, 10:38
Allah bizi sizlerin insafına bırakmasın Türkiyesiz ve gururumuz Mehmetçiklerimiz olmadan bir gün bile yaşatmasın