Güney Kıbrıs’ın en fanatik partilerinden biri olan EDEK’in başkanı Marinos Sizopulos dün nihayet bombayı patlattı...
Brüksel zirvesi, Türkiye ve Yunanistan Başbakanları’nın İzmir’deki buluşması sonrasında, Lefkoşa’daki bombanın patlatılması dikkat çekicidir...
Akıncı ile Anastasiadis arasında uzlaşıya varılan konuları bir bir açıklayan Sizopulos’a, Rum hükümetinin tepki göstermesi pek inandırıcı değildir...
Ve bu siyasi skandal bir ilk değildir...
Türk tarafına “Aman bu uzlaşıları açıklamayın” diyerek baskı kullanırken, diğer yandan “Ne yapalım bizdeki siyasiler bu ahlaksızlığı yaptılar” diyorlar...
Kuşkusuz, Sizopulos’un ortaya koyduğu uzlaşı metinlerinin doğruluk derecesini yorumlayacak olan Sayın Akıncı’dır...
“Evet doğrudur” diyebileceği gibi “Bazı yanlışlar vardır” diyerek, gerekli düzeltmeleri yaptıktan sonra kendi halkını aydınlatması artık şart oldu...
Öcü korkusu yok
Peki Sizopulos’un açıkladığı metinde ‘öcü korkusu’ var mıdır?..
İlk bakışta yoktur...
Vatandaşlıkların 4 ayrı başlık altında toplandığı ve 114 bin TC kökenliye, Kıbrıs Türk Devletçiği vatandaşlığının verileceği belirtildi...
Kuzeyde yaşayacak olan bu insanların, AB vatandaşlığı olmayacak...
Genel seçimlerde oy kullanamayacaklar...
Fakat yerel seçimlerde oy hakları olacak...
Anayasa Mahkemesi’nde eşit sayıda üye olacak, ama başkanlığına bir yabancı getirilecek...
Bizler, bu yabancıya ne kadar güvenebileceğiz?..
Aynı durum Mülkiyet Mahkemesi’nde geçerli olacak!..
Senatoda eşitlik ve kamu görevinde ikiye, bir oranı Kıbrıslı Türkler açısından avantajlı görülüyor...
Kuşkusuz; bu başlıkların içerikleridir önemli olan...
Ve olası bir referandum öncesinde halkın tüm detayları bilmesi şarttır...
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın, en kısa sürede bu bilgilendirmeyi yapmasını bekleyeceğiz...
Olası bir çözüm durumunda bizler için hayati önem taşıyan konu, Türkiye’nin garantörlüğünün devamıdır...
Rum Dışişleri Bakanı Kasulidis dün bu konuda ortaya yeni bir görüş koydu ve İrlanda’yı örnek göstererek ‘askersiz garantiden’ söz etti...
Askersiz bir garantinin, olası bir saldırı karşısında bizlere ne kazandıracağını çok merak ediyoruz...
Korkma hakkımız var
Peki, AB üyesi bir devlette ‘güvenlik endişesi’ duyma hakkımız var mıdır?..
Elbette vardır...
Ve bunu haklı çıkaran çok somut örnekler vardır...
Eleni Theoharus isimli Rum milletvekilinin dünkü Rum basınında yer alan açıklamalarını okursanız, endişe duymakta ne kadar haklı olduğumuzu daha iyi anlarsınız...
Ne diyor bu kadın?..
“Kıbrıs bir Helen adasıdır ve Kıbrıslı Türkler bu Helen adasında sadece bir azınlıktır...”
Sonra hızını alamadan ENOSİS ülküsünün devam ettiğini belirtiyor...
Yani adanın Yunanistan’la birleşmesi...
Her fırsatta “Türkiye bizi yutuyor” diyenler, Eleni’nin açıklamasını iyi okusunlar...
Hatta iki kez okusunlar...
KKTC Meclisi'nde KKTC'yi yücelteceğime diyerek 'Namus ve Şeref'üzerine yemin et.Sonra da Ortadan kaldırılması yönünde görüşmeler yap.Bunlarda ya 'Şeref ve Namus yoktur.Ya da vatan hainidirler.'Gereği yapılmalıdır.