İnsanlar birçok konuda ‘kendi çıkarlarına’ göre hareket ederler...
Hafta sonuna uygun bir örnekle başlayalım...
Severek, canı gönülden isteyerek evlenirsiniz...
Bir süre sonra sevgi ikinci plana itilir, kaprisler, ekonomik çıkarlar veya başka nedenlerden dolayı ayrılırsınız...
Katıldığınız sosyal ortamlarda size “neden ayrıldınız” diye sorduklarında “benim hatam yüzünden oldu” der misiniz?..
Bizim insanımız genelde hata kabul etmez...
İktidarda olduğu zaman bile kendi adamlarını eleştiren bir yapımız var...
O nedenle karşı tarafı suçlamaya başlarsınız...
Canımı yaktı...
Beni aldattı...
Anasının sözünden çıkmadı...
Para vermiyor, eve geç geliyor...
Kendini alkole verdi, sarımsak yiyor, uyutmuyor...
Kıskançlık krizine girdi, adım attırmıyor...
Ailemi saymıyor, anama ‘bunak’ diyor...
Gelelim esas konuya
Sosyal tepkilerden, devlet konularına geçelim...
Hemen herkes, ülkenin çok kötü durumda olduğunu söylüyor...
Bu şekilde gitmeyeceğini kabul ediyor...
Elektrik kesintilerinden, suların kalitesizliğinden, sağlık sisteminin kötülüğünden söz ederler...
Öyleyse önlem almaya başlayalım...
“Tüm hizmetlerde fazla mesai uygulaması kaldırılsın” diyelim...
Allah Allah...
Duymadığınız laf kalmaz...
Hemen eylemler, siyah çelenkler başlar...
Peki Resmi Hizmet Araçları’nın tamamını satalım...
“O zaman devlet işleri durur” derler...
Neden dursun?..
Devlet aracı olmadan da hizmet verilemez mi?..
Bir başka örnek...
Lüks tüketime, özellikle de lüks arabalara ‘özel vergi’ koyalım...
Bundan sağlanacak gelirle yol, kaldırım yapalım...
O da olmaz...
Zaten piyasa durgun, bir de özel vergi gelirse biteriz, yanarız...
Peki siyasi partilere devlet yardımını keselim...
Elde edilecek gelirle, elektrik santraline filtre alalım ve halkı zehirlenmekten kurtulalım...
“Olmaz efendim, demokrasi yara alır” derler...
İçersen cezasını çekersin
İngiltere’de alkol tüketimi yüksektir...
İşçi Partisi’nin iktidarı döneminde ‘alkoliklerin bedava tedavisine son verilmesi’ yönünde bir adım atıldı...
Devletin bu konuda büyük bir tasarruf sağlayacağı belirtilerek, şu savunma yapıldı:
“Aşırı alkol içip, hastanede tedavi görenler için harcanan parayı, diğer vatandaşlar ödüyor...”
Yalan mı?..
Elbette değil...
Ama bizim ülkemizde bunu da yapamazsınız...
Karşınıza duvar gibi Anayasa çıkarırlar...
Öyleyse; böyle gelmiş böyle gidecek...
Nereye kadar?..
Gemi tam olarak karaya vuruncaya kadar...