banner564

Daha neyi bekliyoruz

   KKTC’nin 31’inci kuruluş yıldönümünü yine parlak törenlerle kutladık...
   Yüzlerce konuk ağırlayan KKTC makamları, binlerce insanı kapsayan resepsiyon ve yemek davetleri verdi...
   Sadece 8 kişinin izlediği konferanslar düzenlendi...
   KKTC’nin sonsuza dek yaşatılacağına ilişkin nutuklar atıldı...
   KKTC’yi yaşatalım, yaşatmasına da...
   Bu şekilde yaşatamayız...
   Bu şekilde yola devam edemeyiz...
   Bu şekilde kendi halkımızı mutlu edemeyiz...
   KKTC’nin kuruluş yıldönümü törenlerinin yapıldığı Dr. Fazıl Küçük Bulvarı’nın bir arka yolu Sanayi bölgesidir...
   Burası lağım sularıyla yıkanıyor...
   Dağ olmuş çöpler, belediyenin hurdalık araçları ve yetersiz ‘işçileri’ tarafından toplanamıyor...
   Belediye Başkanı çöpleri toplayabilmek için ayda 35 bin TL’ye ihtiyaç duyulduğuınu söylüyor...
   Düşünebilir misiniz?..
   Bünyesinde 900 işçi var...
   Aylık personel maaş gideri, sosyal yatırımlarını da hesaba kattığımızda 3 milyondan aşağı değildir...
    Ama sanayi bölgesinin çöplerini toplayabilmek için ayda 35 bin lirayı bulamıyor...
   Halbuki sanayi bölgesinde su, hellim, süt ürünleri imalatı yapan tesisler de var...
Felaket yaşanacak
   Dr.Fazıl Küçük bulvarından Gönyeli’ye doğru ilerleyelim...
   Çemberi geçip, sola döndüğümüzde Gönyeli’ye bağlı Yenikent var...
   İnsanlar yüz binden fazla Sterlin ödeyerek villalar almış...
   Yüzlerce apartman dairesinin ve işyerinin bulunduğu bir bölge...
   Ama bu bölge de lağım sorunundan kurtulamıyor...   
   Bayram kutlamaları devam ederken, bu bölgede lağım boruları patlamış veya taşmış, tüm bölge pis su altında kalmış durumdaydı...
   Kuşkusuz; hafta sonu olunca tüm hizmetler duruyor...
   O bölgede oturan insanlara resmen acıdım...
   Pencerelerini açamaz duruma gelmişler...
   Pis insan dışkısı soluyorlar...
   Müşteriler bu bölgedeki işyerlerine uğramaz olmuş...
   İnanılır gibi değil...
   Yakında salgın hastalıklar başlayacak...
   Felaket yaşanacak...
   Ama hiç kimsenin umrunda değil...
Eğitim adasında yollar
   Yine; Dr.Fazıl Küçük Bulvarı’ndan, Yakın Doğu Üniversitesi’nin ve mezarlığın bulunduğu yola doğru ilerleyelim...
   İki yüz, üç yüz metrelik mesafeden söz ediyorum...
   Yollar çukurdan geçilmiyor...
   Böbreğinde taş bulunduranlar bu yolu rahatlıkla kullanabilir, böylece cerrahi müdahaleye gerek kalmadan taşlardan kurtulabilirler...
   Bayram kutlamalarının yapıldığı gün Türkiye’den gelen konuklar da bu yolu kullanarak, hastane açılışına katıldılar...
   KKTC’yi yönetenler de buradan geçti...
   Yolun ‘savaştan çıkmış halini’ görmemiş olabilirler mi?..
   Ne yazık ki göremiyorlar...
   Bu tür sorunları görmüyor, çare üretmiyorlar...
Bir yerden başlamak gerek
   Ülkede sorun çok...
   Bundan 31 yıl önce ‘büyük umutlarla’ KKTC’nin ilanına onay vern eski siyasetçiler de yaşananlardan son derece rahatsız...
   Buna kötü siyasetin neden olduğunu söylüyorlar...
   Hemen her konuda ileri değil, geri gidiş olduğuna dikkat çekerek ‘çare üretilmesi’ gerektiğini belirtiyorlar...
   Mevcut sistem ile çare üretilebilir mi?..
   İmkansız...
   Küçük bir ülkede 28 belediyenin olması mı önemli, yoksa 8, en fazla 10 belediye ile, sorunların etkili bir şekilde çözülmesi mi?..
   Milletvekillerini KKTC’nin 5 ayrı bölgesinden seçmek mi önemli olan, yoksa tek bölge seçimine giderek profesyonel bir yapılaşmayı sağlamak mı?..
   Milletvekillerinin bakanlık yarışı yüzünden bir partiden, ötekine kayması mı önemli?..
   Yoksa bakanların parlamento dışından atanması mı?..
   Artık bu konularda karar vermek zorundayız...
   KKTC’yi yaşatmak ve yüceltmek istiyorsak, bir gün bile gecikmeden önlem almalıyız...
   Aksi halde gün gelir, kendi halkımızı dahi buralarda tutamayız...   
YORUM EKLE

banner471

banner474