banner564

Biri içinde, diğeri dışarda

  Avrupa’nın güçlü desteğini arkasına alan Rum-Yunan liderliğinin geliştirdiği ‘Türkü silme’ siyasetini hala anlamayan var mıdır?..
  Adam ne yapıyor?..
  “Çağ dışı garantilere ihtiyaç yoktur” diyor ve bu sistemin ortadan kalkmaması halinde çözümün olamayacağını söylüyor...
  Kıbrıslı Türklerin güvenlik endişelerini yok sayıyor...
  Türkiye’nin ada üzerindeki haklarını da bir çırpıda yok etmeye çalışıyor...
  Rum-Yunan ikilisi ‘Ortak Savunma Doktrini’ adı altında askeri güçlerini birleştiriyor...
  AB üyeliği çerçevesinde tüm Yunan vatandaşlarının Kıbrıs’a girişine olanak sağlanıyor...
  Fakat; Türkiye’ye “çek git” deniliyor...
  Kıbrıslı Türklerle evlenenlerin dışındakileri bir şekilde göndermekten söz ediyor...
  Hayat damarımız olan üniversitelerde okuyan öğrencilerin ikamet izinleriyle ilgili yetkiyi, Kıbrıs Türk devletçiğinin elinden alarak merkezi hükümete devrediyor...
  Aynı kuralı, otellerimizde, inşaatlarımızda ve diğer işlerde çalışan TC kökenliler için de getiriyor...
  Bir taraftan Kıbrıslı Türklere “Kuzeydeki limanlar da çalışacak” denilerek bir avuç bal sürülüyor...
  Diğer yandan uzunluğunu kestiremeyeceğimiz bir kazığı önümüze koyuyor...
  Merkezi hükümetin onaylamayacağı kişilere çalışma izninin verilmeyeceğini anlatıyor...
  Aynı kuralı üniversite öğrencileri için de önümüze koyuyor...

Şengen vizesi de olmaz
 
  Rum tarafının bunca zaman Yunanistan’ın da dahil olduğu Şengen ülkeleri arasına neden girmediğini hiç düşünen oldu mu?..
  Bunun arkasındaki ana nedenin Türk vatandaşlarının adaya girişini engellemek değil midir?..
  Şengen vizesi olan Türk vatandaşı Yunanistan’a, Belçika’ya, Fransa’ya ve daha birçok AB üyesi ülkeye girebilecek ama Kıbrıs’a giremeyecek...
  Hem garantörlüğü terk edecek...
  Hem Kıbrıslı Türkleri ileride meydana gelebilecek tehlikeler karşısında güvencesiz bırakacak...
  Hem uluslararası anlaşmalardan kaynaklanan haklarını terk edip, Doğu Akdeniz’den uzaklaşacak...
  Hem ada üzerindeki doğal zenginlikleri Rumlara ve Yunanistan’a bırakacak...
  Hem de Kıbrıs’a turist olarak dahi kolay kolay gelemeyecek...
  Buradaki yakınlarını görmek veya tatil yapmak istediğinde Kıbrıs Cumhuriyeti elçilikleri önünde sıra bekleyecek...
  Nereden bakarsak bakalım, böylesi bir senaryo, böylesi bir taktik, böylesi bir aldatmaca kabul edilebilir değildir...
  Rum tarafı ve Yunanistan ada üzerinde hakimiyet kuracak ve dolaylı olarak ENOSİS’i  gerçekleştirmiş olacak...
  Kıbrıslı Türkler kendi vatanlarında azınlık durumuna düşecek...
  Ve Türkiye bir daha geri dönmemek üzere buralardan uzaklaştırılacak!..
  Fare tuzağından beter değil mi?..
YORUM EKLE

banner608

banner474