banner564

Bankalar ve kurumlar

   KKTC hükümeti ve muhalefeti ‘rüşvet’, ‘suistimal’, ‘yolsuzluk’, ‘peşkeş’ tartışmalarıyla vakit geçirirken, geçtiğimiz hafta içinde Kıbrıs’ın güneyinde önemli bir toplantı gerçekleşti...
   Avrupa Kalkınma Bankası’nın ( CEB) 52’inci toplantısında Kıbrıs sorunuun çözümüne ilişkin maliyetler ve alınması gereken önlemler tartışıldı... 
   Rum lideri Nikos Anastasiadis, CEB Müdürü Rolf Wenzel’e organizasyon nedeniyle teşekkürlerini iletirken, yoğun girişimler sonrasında ‘işgal bölgesindeki ‘bankalarda ‘stres testi’ için engellerin aşıldığını söyledi...
   Bunu biraz açalım...
   Avrupa Kalkınma Bankası ve IMF yetkilileri, Kuzey Kıbrıs’taki bankaların ‘çözüm öncesinde’ kontrolden geçirilmesi için aylardan beri çaba harcıyor...
   KKTC hükümeti ise, Rumlara güvenmediği için bunu bazı gerekçelerle engelliyor...
   Banka yetkilileri de hesapların içine girilmesi halinde tüm bilgilerin sızdırılmasından endişe ediyor...
   Ne var ki; 28 Haziran’da başlayacak olan ve bu kez ‘kesin sonuç alınması’ hedeflenen uluslararası konferans öncesinde Rum tarafı ile AB kurumlarının bu konuda başarı sağladıkları anlaşılıyor...
   Önümüzdeki günlerde bankalarla ilgili haberleri çok konuşur olacağız...

Ver gitsin dönemi bitecek
 
   Liderler ve garantörler, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda masaya otururken, KKTC’yi yönetenlerin de ciddi önlemler üzerinde durmasını ve refom niteliğinde kararlar almasını bekleyenler hava aldı...
   Küçülme ve güçlenme yerine, hemen her konuda enflasyon adımları atıldı...
   Bunun en somut örneği eğitim kurumlarıyla ilgilidir...
   Güneyde sadece 7 üniversite bulunmasına karşın, kuzeyde bu sayının 26’ya çıkarılması dikkat çekicidir...
   Olası bir çözüm durumunda bu kadar çok üniversitenin faaliyet göstermesine izin verileceğini düşünenler yanılıyordur....
   Çözüm olması halinde ne 28 belediye kalacak, ne de 26 üniversite...
   Ne bu kadar çok banka...
   Ne de bu kadar çok mezbaha...
   Ne bu kadar çok futbol külübü...
   Ne de bu kadar çok devlet memuru...
   Ne bu kadar siyasi parti...
   Ne de bu kadar çok bakkal...

Gerçeklerle yüzleşme zamanı yakın
 
   İşin şakası yok...
   Aynı cadde üstünde 5 tane bakkal olmayacak...
   Kapananların günahını, bugüne kadar önlem almayanlar çekecek...
   Ekonomik protokole karşın, belediyelerin sayısını azatmayanlar, “çözüm hemen şimdi” diyerek yollara dökülen belediye çalışanlarını nasıl ödeyeceklerini düşünmezler elbette...
   Ancak yarın bunun hesabını vermek zorunda kalacaklar...
   “Eğitimde çağ atlıoruz” diyerek avunmak başka şeydir, başarılı öğrenci yetiştirmek başka şeydir...
   Yıllarca üniversitlerde ders veren ana muhalefet liderimiz dahi, İngilizce yetersizliğini itiraf ediyorsa; iki toplumlu çözümde ‘gardaşçığım’ edebiyatıyla yetiştirilen gençlere nerede iş bulacaklarını düşünmeleri gerekmiyor mu?
   Unutmayalım ki herkes Sofu Altınbaş gibi başarılı olamaz...
   İnat edip 53 yaşında KKTC’nin bir üniversitsinden hukuk diploması alabilmek çok büyük bir başarıdır...
   Hürriyet’in manşetine taşınan bu başarının ‘Dublör oyunu’ yüzünden İstanbul barosunun engeline takılması ise üzücüdür!..
   Dev şirketleri yöneten bir patron, KKTC üniversitelerinden hukuk diplomasını alma başarısı göstermişse, avukatlık stajına mı gidecekti yani?..
   Ha kendisi, ha düblörü...
   Yaşasın KKTC...
YORUM EKLE

banner471

banner474