DPÖ Mûsteşarlığı görevi yapan Sayın Ödül Muhtaroğlu, görevinden ayrıldıktan sonra da bilgisi ve deneyimleri ışığında ülke ekonomisi ile ilgili değerlendirmeler yapmaya devam ediyor. Geçtiğimiz hafta, “ Enflasyon ve Pahalılık Canavarı Durdurulamıyor” başlıklı makalesi önemli değerlendirmeler taşıyordu. Bu verilere göre son bir yılda; üretim, hızmet sektörleri ile aile bütçesine yük getiren temel girdilere dönük, bir yılda gerçekleşen zamları işaret etti. Buna göre, son bir yılda Elektrik %93, Tüp Gaz %69 , Mazot %49, Cep telefonları %116 zam gördü. Diğer temel tüketim mallarına gelen resmi zamları da yazdı. Ancak ben bu makalede bunlara değinmeyeceğim. Zira, İstatistik Kurumunun verileri gerçeği yansıtmıyor. Sayın Devrim Barcın’nın ve diğer değerli milletvekillerinin cabası ile Meclis Komitesinde bu verilerin doğru olmadığı tespiti yapıldı. Peki neden diğer girdilerdeki, son bir yılda yapılan zamları yazdım? Çünkü bunların fiyatları resmi gazetede devlet tarafından ilan ediliyor. İstatistik Kurumunun (İK) temel tüketim malları ile verdiği verilere güvensizliğin en büyük göstergesi buradadır. Son bir yılda; Elektrikte %93, Tüp Gazda %70, Mazotta %49, Damacana Su %83 ve Devletin verdiği, Belediyelerin dağıttığı Su %83 zamlanmışsa, bunun tüm Üretim ve Hìizmet Sektörlerinde yol açtığı çarpan etki; İstatistik Kurumunun verdigi verilerin çok üzerindedir. Üstelik döviz kuru ve faizdeki artışlar da bunlara eklendiğinde bu daha da artar.
İşte bu nedenle İstatistik Kurumu verileri, gerçek enflasyonu yansıtmıyor. Yani hesap oyunları ile, KKTC’de son bir yılda %72 olarak İK ilan ettiği kağıt üstųndeki HP, enflasyon oranı; piyasa gerçeğinde insanların ve piyasadaki tüm aktörlerin yaşadığı gerçek enflasyona uymaz. Politik, ideolojik, Kurultay , Bütçe ayarlaması veya hangi niyetle yapılırsa yapılsın; devletin kağıt üstünde ilan ettiği enflasyon; piyasada, ekonominin tüm aktörlerinin yaşadığı gerçekle uyumlu olmazsa, orada piyasa düzeni kalmaz, kaos oluşur. Bu kaos, Açıköz Enflasyonunu tetikler. Böylece kağıt üstündeki bu gerçek olmayan enflasyon oranı, piyasayı ve insanları yaşanan gerçek enflasyonun üstünde, daha fazla enflasyona mahkum eder. Buda Açıkgöz Enflasyonundan altın dökme fırsatı kollayan enflasyon baronlarına yarar. Yani hükümet ve İstatistik Kurumu, artık vatandaşa değil, bu Açıkgöz Enflasyonundan beslenen ve devletin bu yanlışlığından kazanan, “enflasyon oligarklarına” hizmet eder. Buradan da esas darbeyi; üretim, hizmet sektörleri ile insan, yani vatandaş yer. Bu önce tatlı gelir, bazı odaklara. Bunu da yaşadık. Kur farkı nedeni ile Kuzey, Güneye cazip gelince; Güneyden akın akın insanlar alışverişe geldi. Ayrıca inşaat sektörüne dış talep arttı. Talepteki bu artış, devletin gelirlerini de artırdı. Devlet ve iş dünyası kazanırken ve arsa satarak oluşan rant parası nedeniyle de bazı insanlar geçici sarhoşluğu yaşarken; halimiz, “ balı bol bulanın” haline döndü. Açıkgöz enflasyonu da arttı. Sonuç ne oldu? Bugün EURO bazında Güneyden pahalı olduk. Kağıt üstünde bile TL kullanan ülke olarak Türkiye’den enflasyonda fazlayız. Kağıt üstünde Enflasyon Türkiye’de %61 KKTC’de %72. Buda garip. Çünkü geçen ay itibarı ile Türkiye’de %62 olan yıllık enflasyon oranı, Temmuz ayında %61 TÜİK tarafından %61 olarak ilan edilince Türkiye’deki ekonomi yönetimi pozitif açıklamalar yaptı. Ama bizde ise İstatistik Kurumunun geçen ay %83 olarak ilan ettiği yıllık HP, Temmuz ayında İstatistik Kurumu tarafından %72 diye ilan edilince; KKTC Hükümetinden tık çıkmadı. “Enflasyonu düşürdük” açıklaması yapamadılar. Çünkü vatandaş indinde düşecekleri hali, domates ve diğer ürünlerin fiyatları nedeni ile gördüler. Yani onlar da verilere inanmıyor. Bu nedenle enflasyona karşı mücadelenin esas başlangıc noktası; doğru, gerçekci ve sağlıklı veri sunmaktır. Açıklık ile kamu kaynaklarını kullanmaktır.
Balı bol bulan..
- 12 Ağustos 2024, 09:32
- 90
YORUM EKLE
Yorumunuz Onaylanmak Üzere Gönderildi
YORUMLAR
Bende Kalsin - 4 ay Önce
Kimin umrunda enflasyon? Bir donum ganimet arazi satilir, alan memnun + satan memnun ! Kimin umrunda ?
GAMABEL'de neler oluyor?