Rum Yönetimi, Yunanistan’ın da desteğiyle çok başarılı bir dış politika yürütüyor…
Geçmişte Türkiye’nin ‘en yakın dostu’ olarak bilinen tüm Arap ülkelerini yanına aldı…
Bunların büyük bir çoğunluğuyla stratejik anlaşmalar imzaladı…
Doğal gaz, ortak savunma, ticaret ve turizm alanında önemli başarılar sağladı…
Avrupa Birliği ve ABD’nin yanı sıra Arap ülkelerini yanına alması nedeniyle Kıbrıs’la ilgili tezlerini daha da güçlendirdi…
Ve son olarak bir büyük başarıya daha imza attı…
Türk devletleriyle diplomatik ilişki kurarak, Büyükelçiliklerin açılmasını sağladı…
Böylece; bazı Türk devletlerinin KKTC’yi tanıyabileceği yönündeki iddiaları bertaraf etmiş oldu…
Kim ne derse desin; Rum Yönetimi’nin bu yöndeki başarıları küçümsenemez…
Peki biz ne yaptık?..
Yaşanan gelişmeler karşısında Kıbrıs Türk tarafının ne yaptığını sormaya gerek yok…
Çünkü; yapılan hiçbir şey yoktur…
Ortada övünebileceğimiz bir sonuç göremiyoruz…
Tam tersi üzücü gelişmeler yaşıyoruz…
Bunlardan en önemlisi son günlerde ortaya çıkan türban gerilimidir…
İrsen Küçük Ortaokulu’nda okuyan bir kız öğrencinin yaz tatiline kısa bir süre kala okula türbanla gitmesiyle başlayan gerilimi tetikleyenler oldu…
Sonrasında hükümet, orta dereceli okullarda kıyafet tüzüğünü değiştirmek zorunda kaldı…
Öğretmen sendikalarının ve çok sayıda örgütün uyarısına rağmen, türbana yeşil ışık yakan tüzük dün gece resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdi…
Aynı saatlerde öğretmenler de ‘Geçit Yok’ adı altında eylem yaptı…
Şimdi ne olacak?..
Yeni tüzük dün geceden itibaren yürürlüğe girdiğine göre; bugün ve sonraki günlerde okulların durumu ne olacak?..
Türbanlı öğrencinin okula alınmaması halinde mecburen polis devreye sokulacak…
Kıbrıslı Türk öğretmen ve Kıbrıslı Türk polis karşı karşıya getirilecek…
Hiç de hoş olmayan bir durumdan söz ediyoruz…
Polisle, öğretmenlerin, hatta velilerin karşı karşıya getirilmesi doğru değildir…
Böylesi bir gelişmenin; sadece iç siyaset açısından değil, dış siyaset açısından da bir takım olumsuzluklara yol açacağını unutmayalım…
Yeni tüzük resmi gazetede yayınlanmış olsa da, bu hassas konunun parlamentoda bir kez daha ele alınmasında fayda vardır…
Toplumun beklentisi; gerilim yerine diyalog ve uzlaşıdır…
Münferit bir olayın bu kadar kopurtulerek ülke gündemini meşgul etmemesi, tüzük değişikliğine gidilmemesi gerekirdi. Okul yönetimi ayilip bayilacagina bu sorunu basiretli ve sabirli bir davranışla çözebilir, konunun basta medya ve diğer kurumlara yansıtilarak toplumun hassasiyetleri ile oynanmamasini saglayabilirlerdi....