banner564

Bağı sormadan üzüm yemek


Ağustosböceği 3 ile 5 yıl arasında yaşar.  


Yeryüzünde şarkı söyleyerek geçirdiği iki üç ay dışında bu sürenin tamamı yeraltında yaşanır. Ağustosböceğinin yeraltını yeryüzüne tercih etmesinin nedeni, muhtemelen orasının dışarısına göre daha güvenli olması, onu kuş, kertenkele, yılan gibi düşmanlarından korumasıdır.


Dünyayı paylaştığımız milyarlarca canlı türünün her birinin varlığını sürdürmek için geliştirdiği taktikler vardır. 


Kanser hücreleri, kendilerinden genetik farklılığı olan küçük sayıda hücre doğurur. Vücudun bağışıklık sistemi veya alınan ilaçlar kansere saldırdığında bu farklı hücreler devreye girer ve çoğalarak kanseri sürdürür. Bunlara bir saldırı vaki olduğunda, onlar da genetik olarak farklı hücreler yaratırlar. Genetiği başka olan her hücre bir öncekilerden güçlü ve dayanıklıdır. Bu şekilde vücut ve ilaçlarla kanserin savaşı devam eder. 


Tabiatın son sözü, insan değil insanın içinde sakladığı bu hastalık olabilir.


Mikroplar da antibiyotiklere karşı direnç geliştirerek değişim geçirir ve ayakta kalır. 


Aynı direnç insanın zehirlerle öldürmeye çalıştığı sineklerde, böceklerde, bitkilerde de görülür.


Kertenkele kaçarken kuyruğunu düşmanına kaptırırsa bir başkasını çıkarır. Ahtapotun da kopan kollarının yerinde yenisini çıkarma yeteneği vardır.


Çam ağacının içinde tohum bulunan kozalakları vardır. Bu kozalaklar olağanüstü yanıcı bir sakızla kaplıdır. Yangının sıcağı sakızın erimesine, kozalakların açılmasına ve tohumların yere düşmesine neden olur. Yangının yerdeki bitki örtüsünü yok etmiş olması, tohumlara mineral zengini boş toprakta elverişli bir yaşam sahası yaratmıştır.


Buna baktığımızda yangın, çamın hem düşmanı hem müttefikidir. Ama esas bakmamız gereken şey çamın kendini yok eden düşmanını çoğalmak, neslini sürdürmek için kullanma yolunu bulmasıdır. Yangın, ağacın yaşam döngüsünün ve yeniden doğuş sürecinin bir parçası olmuştur.


Yirmi beş yıl önce bilim insanları kâinatın genişlemesinin hızlanmakta olduğunu keşfettiler. Galaksilerin arasındaki mesafe süratle büyüyor. Ama bunun nedeni galaksilerin birbirlerinden uzaklaşması değildir. Galaksiler arasındaki uzay boşluğunun genişlemesi, galaksileri birbirinden uzağa itmesidir.


Geçenlerde uzaya fırlatılan 27 ülkenin ortaklığındaki Euclid isimli teleskopun amacı bu süratlenmeyi yaratan gücün ne olduğunu araştırmaktır. Bu güç, Karanlık Enerji isimli şey midir yoksa başka bir enerji kaynağı mıdır? 


Galaksiler sonsuz ışıksız bir bahçede, kabuklarında mum taşıyan Lale Devri saray kaplumbağaları gibidirler.  


Kâinatın yüzde 95’i Karanlık Enerji ile Karanlık Madde’den müteşekkildir. Bunların neden oluştuğu hakkında ise yok denecek kadar az bilgi vardır.


Yaşamak kolaydır. Yaşamın sırlarını çözmek ise zordur. Bana sorarsanız, imkânsızdır. Ağustosböceği şarkısını nasıl öğrendi, neden kanser hücreleri sağlıklı hücrelerden daha güçlüdür, çam kozalağı üzerindeki yanıcı maddeyi hangi akılla keşfetti… Bunları hiçbir zaman kesin olarak bilemeyeceğiz. Kâinat ise esrarından çok azını bizimle paylaşacak.


Bizim dışımızdaki yaratıkların, üzümünü yedikleri bağı sormamalarının nedeni bu olmalı.
 

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hasan Nuri
Hasan Nuri - 1 yıl Önce

Kuzey Kıbrıs dediğimiz küçücük Ülkemizde DOĞAYA meydan okuyup Dağlarını oyduk Doğasını ve yeşilini Betonlaştırdık Dere yataklarını yok ettik Çevresini ve Denizlerini kirlettik Yeraltı ve Yerüstü Su kaynaklarını Bitirdik ?? ŞİMDİDEN HAZIRLANALIM !
DOĞANIN İNTİKAMI KORKUNÇ OLACAKTIR !!!!

Hasan Huseyın
Hasan Huseyın @Hasan Nuri - 1 yıl Önce

Durun sayin Nuri, daha adanin guneyinde yer altinda bir suru dogal gaz bulduk onlari cikarip yakip atmosferi mahvetmeden iklim degisikligini bizi yok edecek seviyeye getirmeden durmak yok.

PARA KONUŞUR , gerisi boş.

Dede Kâtip
Dede Kâtip - 1 yıl Önce

Üzüm de yiyemiyoz bağını da soramıyoz. Karnımız aç, ezildikçe eziliyoz.

Okur
Okur - 1 yıl Önce

Doğanın bir amacı yoktur. Doğa sürekli küçük değişikliklerle alternatifler üretir. Bunların içerisinden o an için avantajlı olanlar hayatta kalıp yoluna devam eder. Doğada olup bitenler için “Neden” diye bir soru sormak saçmalıktır. “Hangi Akılla” sorusu hepten saçmalıktır. “Nasıl” sorusu sorulabilir, bu da doğa bilimlerinin bir konusudur.

Veli Koç /Salihli
Veli Koç /Salihli - 1 yıl Önce

Bazen, zor soruların yanıtları çok güçlü bir hayal gücü gerektiriyor! 

Mutlu akşamlar

m.şakir
m.şakir - 1 yıl Önce

Cevabı yoksa, soru da yoktur. Üzüme devam :)))))

Bir hayal
Bir hayal - 1 yıl Önce

Işınlanma işini halledersek sevgili köpeğimi ve sevgilimi alıp başka bir galaksiyi ziyaret edebilmek, bir öğleden sonra çay bahçesinde yıldızın batışını izlemek, sevgilime onu sevdiğimi söylemek isterim.

Hasan Huseyın
Hasan Huseyın @Bir hayal - 1 yıl Önce

Halledebilirseniz bana da haber verin lütfen. :)

Nick
Nick - 1 yıl Önce

Teşekkürler Metin Bey. Tanrı, kaplumbağaları insandan korusun!

Kıbrıslı Şaban
Kıbrıslı Şaban - 1 yıl Önce

özkan uğur vefat etmişken kainat insanın umrumda olmuyor.


banner608

banner473