Küçük ülkemizde hemen her gün eylem var...
Hademe eksiliyor, öğretmenler greve gidiyor...
İşe yeni girenlerin maaşları yetersiz bulunuyor, okullar yine greve gidiyor...
Bir gün Meclis önünde, bir gün Başbakanlık önünde eylem yapılıyor...
Yeni Erenköy’de belediye çalışanları eylem yapıyor, hükümet 3 gün sonra belediyenin borçlarını erteleme kararı alıyor...
Lefkoşa’daki belediye çalışanları Sayıştaylığa yürüyor, belediye başkanı da eylemcilerin yanında yer alıyor...
Polis, Başbakan’ı eylemcilerden korumaya çalışıyor, Başbakan polisi itiyor...
Peki diğer insanlar nerede, onlar ne yapıyor, nasıl geçiniyor?..
Bin beş yüz TL maaş alan sigorta emeklisinin halini kim soruyor?..
Hastalanan hayvanlarını kaybeden hayvancıyı, patatesini ve narenciyesini satamayan üreticiyi kim düşünüyor?..
Onların borçları konusunda ne yapılıyor?..
Kocaman bir hiç!..
Neden?..
Onlar savunmasız da ondan...
Onları savunacak bir sendika yok...
Onlar için eylem yapabilecek bir başka örgüt de yok...
Durum böyle olunca, hükümetler, gariban kesimin çektiği acılardan haberdar olmuyor, olsa da umursamıyor...
Tek seçenek çözüm mü?
Kuşkusuz; halkın umutsuzluğa düşmesi, dikkatleri bir anda Kıbrıs sorununun çözümüne yöneltiyor...
İşsiz kalan gençlerin anne ve babaları bile; geçmişte yaşanan acıları unutma noktasına geliyor ve “Ne yapalım Rum’a teslim olacayık” diyecek bir noktaya geliyor...
Bunun çok tehlikeli bir gelişme olduğunu bir kez daha vurgulamakta ve herkesi uyarmakta yarar vardır...
Gençlerimizi kandırmayalım...
Onları ‘çözüm olması halinde her şeyin düzeleceği’ yalanıyla aldatmayalım...
Rum tarafında şu an için 80 bin dolayında işsiz vardır...
Rum halkının tamamına yakını, birikimlerinin yarısını kaybetmiş durumdadır...
Binlerce küçük işletmenin yanı sıra, yüzlerce büyük işletmenin kapısına kilit vurulduğu için işsizliğin kısa sürede azalması yönünde bir umut yoktur...
Kapanan Cyprus Airways şirketinin 500’den fazla çalışanı da işsizdir...
Yakın bir gelecekte Elektrik Kurumu (AIK), Telekomünikasyon Dairesi (CYTA) çalışanları da ‘özelleştirme kapsamında’ işsiz kalacak...
Güneydeki otellerde çalışanların akıbeti bilinmiyor...
Ekonomik krize giren Rusya’dan gelen turist sayısının azalması, Rum ekonomisi açısından ağır bir darbe oluşturuyor...
Otel işletmecileri çalışanlara artık eskisi gibi ‘yüksek ücret’ ödeyemiyor...
Önceki gün eylem yapan otel çalışanları, günde 13 saatlik çalışmanın karşılığında 500 ile 600 Euro arasında bir maaş aldıklarını açıkladılar...
Bundan 3 yıl önce maaşlar bin Euro’nun üzerinde iken, şimdi yarı yarıya azalmış durumdadır...
Uzun vadede kazanç
Öyleyse Kıbrıs sorununun çözümü, kısa vadede hiç kimseyi zenginleştirmez...
Bunu bilmemiz gerekiyor...
Sağlam ve kalıcı bir çözüme her zaman “evet” diyoruz...
Ama haklarımızı elde edeceğimiz bir çözüm istiyoruz...
Rum tarafının bunu kabul etmesi halinde, uzun vadede işsizlik sorunu ortadan kalkabilir...
Maraş’ın yeniden imarı ve 2020’den sonra doğal gaz satışı halinde, Kıbrıs’ın her iki halkı da para kazanabilir...
Ne var ki; bugün ve önümüzdeki beş yıl içinde Rumların, bizlere verebileceği hiçbir şey yoktur...
Bunu bilelim...
Emlak patlaması sonrasında, Sterlin dolusu ‘çimento torbalarını’ boşalttık...
Bugün çözüm olması halinde Rumlardan Altın dolusu ‘kireç torbası’ alacağımız hayaline kapılmayalım...
Ve Türkiye’nin, bizler için göstermiş olduğu fedakarlıkların kıymetini bilelim...