banner564

Acılar üzerine kurulan siyaset

   Sırbistan kasabı Miloseviç, fakir halkın bankalardaki paralarını yurt dışına kaçırırken, en büyük desteği kendisi gibi kanlı terör faaliyetlerinin bir numaralı aktörü Tassos Papadopulos’tan görmüştü...
   Papadopulos o dönemde Rumların Cumhurbaşkanı değildi...
   Kendine ait avukatlık bürosunu yönetiyordu...
   Şimdilerde DİKO Başkanı olan oğlu Nikolas da kendisiyle birlikte çalışıyordu...
   Tassos Papadopulos, Miloseviç’in kaçırdığı paraların aklanmasında başrolü oynamıştı...
   Hukuk bürosu aracılığıyla paravan şirketler kurmuş, Miloseviç’in bavullarla aktardığı milyonlarca doları Laiki Bankası’nda bu şirketler adına açılan hesaplara yönlendirmişti...
   Fakir Sırp halkı, Miloseviç’in tutuklanması sonrasında bu paraların peşine düştü...
   Jorjevik Pregnag isimli Sırp vatandaşı, Güney Kıbrıs’a yerleşerek, Papadopulos’un hukuk bürosu, ayrıca Rum Merkez Bankası ile Laiki Bank aleyhinde dava açtı...
   Sırbistan’ın eski Adalet Bakanı Baliç üç kez adaya gelerek Rum mahkemelerinde tanıklık yaptı ve yüzlerce evrak sunarak, kara para olayına açıklık getirdi...
   Buna karşın Rum Mahkemesi, Sırbistan tarafının iddialarını geçersiz kıldı...
   Bunlar Avrupa’nın yakından takip ettiği gelişmelerdi...
   Hemen herkes Güney Kıbrıs’ın ‘kara para aklama merkezi’ olduğundan emindi...
   Daha sonra Güney Kıbrıs’taki bankalar iflas noktasına geldi...
   Özellikle Laiki Bankası ağır darbeler yedi...
Liderlik koltuğunda ‘hayır’ kampanyası
   Papadopulos; 2004 referandumunda Rumların Cumhurbaşkanıydı ve Kıbrıs sorununun çözümünü amaçlayan Annan Planı’nın reddedilmesi için büyük çaba harcadı...
   Sağduyu sahibi Kıbrıslı Rumların sık sık vurguladığı gibi Papadopulos’un değişmez bir sloganı vardı:
   “En iyi Türk, ölü Türk...”
   Buna karşın, ölümünden önce yabancı bir gazeteye yaptığı açıklamada, 1963-1974 yılları arasında ‘tek bir Kıbrıslı Türkün öldürülmediğini’ söyledi...
   Bu iddiaya, Rum  tarafındaki birçok gazeteci ve eski EOKA mensupları bile katılmadı...       
   Papadopulos’u, Türk aleyhtarı eylemler konusunda uyaranlar da oldu...
   Papadopulos; Cumhurbaşkanı seçildikten sonra, Mercedes firmasının Kurucu Başkanı Hristofis Economidis’i ziyaret ederek tavsiyelerini almak istemişti...
   Economidis o günlerde 94 veya 95 yaşlarındaydı...
   Papadopulos’a aynen şunları söyledi:
   “Bak Tassos seni iyi tanırım. Türkiye ile kavga etmekten vazgeç. Onlar 77 milyon, biz 700 bin kişiyiz... Türkiye istediği anda bizim ekonomimizi yerle bir eder...”
   Papadopulos “nasıl yani?” deyince, Economidis şu örneği verdi:
   “Bizim ekonomimiz turizme bağlıdır. Bugün Ayia Napa’da bir bombanın patlaması halinde turizm diye birşey kalmaz ve hepimiz iflas ederiz...”
Nasihatı dinlemedi
   Economidis 100 yaşında hayata veda etti...
   Ölümünden önce kendisiyle birçok görüşme yapmıştım...
   Bu süre zarfında, Kıbrıs tarihiyle ilgili bilinmeyen birçok şey öğrendim...
   Lefkonuk’ta birçok taşınmaz mülk bıraktığı halde, Kıbrıslı Türklerin aleyhinde tek laf etmedi...
   Tam tersi, adanın neden bu hale geldiğini, Makarios, Grivas ve Papadopulos’un yaptıklarını anlatmaktan geri kalmadı...
   Ne var ki; Papadopulos o’nun tavsiyelerini hiç dikkate almadı...
   O nedenle de ada bölünmüş kaldı...
   Ölümünden sonra Kıbrıslı Rumlar ikinci bir falaketle yüzleşti...
   Bankaların iflasıyla birlikte halkın ezici bir çoğunluğu 1974’teki gibi fakirleşti...
   Fakir Sırp halkının yaşadıklarını onlar da yaşadı...
   Keşke, 2004 yılında ‘evet’ diyerek, Kıbrıslı Rumları ve Türkleri ekonomik açıdan güçlendirecek bir devletin kurulmasına yardımcı olsaydı...
   Ama olmadı...
   Aradan yıllar çetikten sonra bu kez oğlu Nikolas ortaya çıktı...
   Kıbrıslı Türklerin, güneydeki çarşıya akıttığı milyonlarca Euro’yu görmezden gelerek sınır kapılarının kapanmasını isteyecek kadar faşist bir siyaset izliyor Nikolas...
   Tıpkı babası gibi...
   Kendi kasası dolu olduğu için fakirleşen ve yardıma muhtaç duruma düşen Kıbrıslı Rumların sırtından tehlikeli bir siyaset yapıyor...
   Birileri buna engel olmalı...
   Yeni acıların yaşanmasına katkı sağlayacak siyasiler artık dikkate alınmamalı...
   Aksi halde bu adada acılar hiç sona ermez...
YORUM EKLE

banner608

banner474