banner564

1.5 yıllık Rusya – Ukrayna savaş özeti ve son durum

 Rusya – Ukrayna savaşı 24 Şubat 2023 tarihli günün şafağında Rusların Ukrayna şehirlerine düzenlediği düzinelerce füze saldırılarıyla başlamıştı. Rus askerleri birkaç hafta içerisinde karadan hızlı biçimde ülkeye giriş yaparak büyük bölgeleri kontrol altına almış ve başkent Kiev’in varoşlarına kadar ilerlemişti. İngilizlerin güvenilir haber sitesi BBC’nin araştırdığı referanslı bilgilere göre Ukrayna askerlerinin güçlü direnişi ve Rus askerlerinin lojistik sorunları yüzünden yaşadığı su, yemek ve mühimmat eksiklikleriyle düşen moraller neticesinde Kasım 2022’de Ukrayna ordusu kaybettiği yerleri geri almaya başlamış ve Rus ordusu geriye çekilmeye başlamıştır. Zira Ukrayna sert direnişinde ABD ve İngiltere’nin sağladığı teknolojik silahlar, mali destek, istihbarat bilgileri savaş üzerinde hayli etkili olmuş ve Kiev’in işgal altına alınamamasıyla birlikte savaşın kaderi değişmiş ve Rusya ordusu geri çekilmeye başlamıştır. Aşağıdaki tablodan göreceğiniz üzere Haziran 2023 döneminde ise geriye alınan yerlerden sonra Ukrayna güçleri artık karşı saldırılara dahi başlamıştır.  
 
    ABD, İngiltere ve Avrupa Birliği batılı NATO güçleri olarak Ukrayna üzerinden Rusya’ya karşı zafere doğru ilerlemektedirler. Buna ek olarak savaş esnasında uygulanan ekonomik yaptırımlar da devam etmektedir. Yaptırımlar arasında birçok yabancı sermayeli şirket Rusya’yı terk etmiş ve Rusya ekonomisinin önemli ticari faaliyetini oluşturan gaz ve petrol ihracatı hayli sınırlandırılmıştır. Dolayısıyla Rusya siyasi, askeri ve ekonomik açıdan hayli sıkışmış konumdadır. Üstelik Türkiye’nin de onayıyla İsveç ve Finlandiya’nın da NATO’ya katılması süreci batı bloğunun gücünü artırmıştır. Amerika Birleşik Devletleri Türkiye’nin batı ittifakı olarak kalması için Avrupa Birliğiyle olan ilişkilerinin geliştirilmesine sıcak bakarken Brüksel de ilişkilerin geliştirilmesine yeşil ışık yakıyor.   
NATO toplantısı ve Avrupa Birliği sürecine karşılıklı yeşil ışık yakıldı
   2017 yılında İsviçre’nin Crans Montana şehrinde kapanan Kıbrıs müzakereleri ve arından 2018 yılında derinleşmeye başlayan finansal kriz ve gerginleşen politik ilişkiler sonrasında Türkiye ve paralelinde Kuzey Kıbrıs Avrupa Birliği ekseninden hayli uzaklaşmıştı. Keza Eylül 2022 döneminde Rusya ve Çin’in başı çektiği Şangay Beşlisi zirvesine katılım sağlanmış ve doğu bloğuyla siyasi ve ticari ilişkilerin artırılması hedeflenmişti. Yeni dönemde Cumhurbaşkanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan, Litvanya'nın başkenti Vilnius'ta düzenlenen NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi'nin ardından 13.07.2023 tarihinde Türkiye ile ABD’nin stratejik ortaklığa sahip iki önemli NATO ülkesi olduğunu vurguladı. Finlandiya’nın NATO’ya katılımının ardından İsveç’in katılımına da yeşil ışık yakıldı. Buna ek olarak Türkiye Cumhurbaşkanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan Avrupa Birliği üyelik sürecine atıfta bulundu. Yapılan açıklamada “Özellikle Avrupalı liderlerle yaptığı görüşmelerden ümit var olduğunu bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Avrupa Birliği'ne tam üyelik sürecinin canlandırılması, Gümrük Birliği Anlaşması’nın güncellenmesi, vatandaşlarımıza vize serbestisi gibi temel başlıklarda artık ilerleme sağlamak istiyoruz” dedi. Ayrıca 24.07.2023 kabine toplantısının ardından “Kıbrıs Adası'nın kalıcı ve adil bir barışa kavuşması için elimizi taşın altına koymaktan çekinmeyiz. Bu konudaki samimiyetimizi Annan Planı dâhil şimdiye kadarki tüm süreçlerde gösterdik, gerekirse yine gösteririz" açıklamasını yaptı. Avrupa Birliği üst düzey yetkilileri de bu tutuma destek veren açıklamalar yaptı. Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, "Türkiye ile Avrupa Birliği arasında daha güçlü bir ilişki geliştirmek için karşılıklı bir çıkar olduğuna inanıyoruz." dedi. Ancak Kıbrıs meselesinin çözülmesini ve insan hakları ihlallerinin sonlanması şartlarını sıraladı. Çözüm için haliyle Kıbrıs Rum tarafında da motive edilmesi lazım. Tabii ki tüm bu detayları siyasi ve diplomatik uzmanlar ve yetkililer belirleyecek.

Türkiye ve KKTC’de siyasi değişim sinyali ekonomi için umut verir
   Türk Lirasında düzenli şekilde devam eden ağır değer kayıpları, dizginlenemeyen enflasyon, rekor seviyede artan cari açık, yükselen dış borç, yabancı yatırımcı çıkışları, net döviz rezervlerinin tükenmesi, ihracatın ithalatı karşılama oranının azalması finans sistemini ve ekonomiyi hızla olumsuz etkilemektedir. Keza hızla tavan yapan kredi faizleri yerli tasarrufu, yerli yatırım kapasitesini azaltmakta ve ekonomik büyüme ve gelişmenin önünü kesmektedir. Türkiye’de bozulan makroekonomik göstergelerin olumsuz etkisi KKTC’de aynı ve hatta daha fazla hissedilmektedir. Zira 2014 yılında 4 Milyar dolarında olan Ekonomik büyüklük 2021 yılında 2,3 Milyar dolara kadar gerilemiş ve ekonomi daralma trendine girmiştir. Fiyat istikrarı sağlanamamakta tüm tüketici ve üretici ürünlerine düzenli şekilde zam yapılmakta ve enflasyonu körüklemektedir. Dolayısıyla yeniden güven ortamına, yabancı yatırımcılara, ülkeye döviz girişlerine, gümrük anlaşmasıyla ticari faaliyetlerin artırılmasına, risklerin düşmesine son derece ihtiyaç duyulan bir dönemden geçiyoruz. 

   Avrupa Birliği siyasetinin kalıcı olması gümrük birliği anlaşmaları, Avrupa’dan yabancı yatırımcı, artan turist sayısı, döviz girişleri ile rezervlerin artması, risklerin düşmesi ve benzeri faktörlerle ekonomiyi ve finans sistemini destekleme potansiyeli yüksektir. Keza Avrupa Birliği Maastricht ve Kopenhag kriterleri ile ekonomik ve yargı reformları hız kazanır. Kuzey Kıbrıs’ın ise dünyaya tanınmış şekilde açılması hızla yabancı yatırımları, stabil para birimine geçişle fiyat istikrarını, gümrük vergilerinin kalkmasıyla hayatın ucuzlamasını, kamu ve özel kurumların yerel ve uluslararası standartlarının yükselmesiyle artacak verimliliği rakamlarla ve halk arasında refahı hissedilecek şekilde artıma potansiyeli barındırmaktadır. Kuzey Kıbrıs ekonomisi 2003’te Avrupa Birliği görüşmelerinde yaşanan olumlu müzakereler sonrası da Güney Kıbrıs’a paralel olarak ekonomik bir yükseliş içerisinde girmişti. Ancak son 5 yılda dolar bazında ekonomide küçülme trendi başlamıştır.  

 
 

YORUM EKLE

banner608

banner474