Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın da hazır bulunduğu İstanbul’daki sempozyumda önemli bir konuşma yaptı…

   Sonsuza dek Kıbrıslı Türklerin yanında olacaklarını söyledi…

   Ve Kıbrıs Türk Devleti’nden söz etti…

   İki, üç kez aynı ifadeyi tekrarlamasının dil sürçmesi olmadığını belirtti…

   Ve önümüzdeki günlerde atılacak adımlara ilişkin mesaj vermiş oldu…

   Yunanistan Dışişleri Bakanı Yorgos Yerapetridis ise Kıbrıs konusunda bir hareketliliğin yaşanacağını belirterek ‘öyle hissettiğini’ belirtti…

  Bazı insanların hisleri çok kuvvetli oluyor…

   Yerapetridis’in de öyle bir özelliği olsa gerek!..

   Rum toplumu lideri Nikos Hristodulidis de iki gün önce  “gelecek ayların kritik ve zor olacağını, muhtemelen önümüzdeki aylarda kritik ve cesur kararlar alacaklarını” söylemişti…

   Sadece bu üç açıklamaya bakıldığı zaman ‘İki devletli çözüme’ doğru yol alındığını anlamak zor değildir…

   Kıbrıs Türk Kurucu Devleti ve Kıbrıs Rum Kurucu Devleti…

   “Kıbrıs Türk Devleti” ifadesi ‘ülkeyi bölen ayrılıkçı’ bir anlam içermiyor…

   O yüzden Avrupa Birliği başından beri Kıbrıslı Türklere yardımları artırmak için isim değişikliği öneriyordu…

   İslam ülkeleri nezdinde gözlemci olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti değil, Kıbrıs Türk Devleti’dir…

   Kuşkusuz; isim değişikliği için KKTC Meclisi’nin karar alması gerekiyor…

   Bunun ‘büyük bir olasılıkla’ oy birliğiyle kabul edilmesini beklemek saflık olmaz…

   İktidarın 3 partisi, Anavatan Türkiye’nin ‘olumlu yaklaştığı’ konulara ters düşen bir davranışa girmez…

   Muhalefet zaten ‘iki kurucu devlete dayalı federasyonu’ destekliyor…

   Öyleyse; isim değişikliğini meclisten geçirmek zor olmayacak…

   Halka gidilecekse o zaman bunun çok iyi anlatılması gerekiyor…

   Kıbrıs Türk Devleti’ne dönüş sonrasında Kıbrıs sorunuyla ilgili müzakerelerin hızlı bir şekilde başlaması ve hızlı bir şekilde çözüme gidilmesi şaşırtıcı olmayacak…

   Türk-Yunan ilişkilerindeki iyileşmenin, Kıbrıs sorununun çözümüne önemli katkı sağlayacağını kabul etmeliyiz…

   Ayrıca Ortadoğu’daki olaylar; Rusya-Ukrayna savaşı, doğal gazın Türkiye üzerinden Avrupa’ya sevki ve Türkiye’nin, AB ile gümrük birliği anlaşmasını genişletmesi; Kıbrıs’ta çözümü zorluyor…

   Önemli olan, her iki toplumun güvenlik içinde olacağı, geçmişin acılarını yaşatmayacak bir çözüme gidilmesidir…

   Güvenlik sorunu yaşamayacağımız bir çözüm; bugünkü iç sorunlarımızın önemli ölçüde ortadan kaldırılması için de gereklidir…