banner564

Kısa yoldan gitmeli

  Nüfusu 300 binin altında bir ülkeyiz...
  Türkiye’den her yıl bir milyar dolara yakın para geliyor...
  Bozulan yollarımızı, kaldırımlarımızı, yağmur direnaj kanallarımızı Türkiye yapıyor...
  Yeni Ekonomik ve Mali protokolün imzalanması sonrasında, hastalıklı binlerce hayvanımızın ilaçlarını da Türkiye gönderecek...
  Köylerimizde kullanılamaz hale gelen su borularının değişmesi için mali kaynağı sağlayan da Türkiye...
  Türkiye’den gelen 50 bini aşkın öğrencinin, okul parası, ev kirası ve diğer harcamaları için ülkeye akan para 5 milyar dolar civarında...
  Askerimizin sebze ve meyveleri, eti, sütü, yumurtası, tavuğu hemen her şeyi iç piyasadan karşılanıyor...
 Ve bunun için de ülkeye para akıyor...
  Yaklaşık bir milyon Türk turist geliyor ülkemize...
  Onlara ikram edilen yiyeceklerin, kullanım malzemelerinin çok büyük bir kısmı iç piyasadan karşılanıyor...
  Otellerde çalışan personel için KKTC devletine yüklü miktarlarda sigorta primi ve vergi yatırılıyor...
  Peki bize ne kalıyor?..
  Aç ağzını lokma içine düşsün...
  Hikayemizin özeti budur...
  Ne var ki; ağzı açmak ve lokmayı yemesini bilmek de marifet gerektiriyor...
  Lokmanın düştüğü anda ağzınızı kapatırsanız olmaz...
  Yarım açarsanız da olmaz...
  Tam açıp, yutacaksınız...
  Üstünden bir bardak da su içeceksiniz...

Süpürgeci de mi istiyoruz?
 
  Bugün 1 Nisan değil...
  Ayın 10’una geldik...
  Öyleyse şaka ile karışık gerçekleri geçelim de acil işlere bakalım...
  Birinci önceliğimiz kentlerimizin baştan aşağı yıkanması olmalıdır...
  Yanlış okumadınız...
  Tankerler sokak sokak gezip önce bir güzel yollarımızı ve kaldırımlarımızı yıkasınlar...
  Memur maaşı ödemenin dışında bir şey yapamayan belediyelerimizin bunu başarmasını bekleyemeyiz...
  Selimiye Cami önünde el açarak dilenmekle de başaramayız bunu...
  Öyleyse; Anamur’dan gelen suyun, ülkenin dört bir yanına ulaşmasını hemen başlatmalıyız...
  Kuraklıktan inleyeceğimiz bir yıldayız...
  Daha fazla naz çekecek halimiz kalmadı...
  Su gibi bir nimet ayağımıza gelmiş, onu denize dökeceğimize musluklarımızdan akmasını sağlayabilmeliyiz...
  Geçen bunca zamana yazık olduysa, daha fazla beklemeye de gerek yoktur...
  Bu noktada Sayın Hüseyin Özgürgün’ün, yeni hükümetin oluşumu için en az bir haftalık süre istemesini de vatandaşlar anlamış değil...
  Bir avuçluk ülkede, kimlerin bakan olacağı kavgasına artık kimsenin tahammülü kalmadı...
  Hasan’ı nerede, Mehmet’i nerede idare ederim gibi statükoyu artık mezara gömmeliyiz...
  Yeni hükümetin süratla kurulması ve işe başlaması gerekiyor...
  Önce suya kavuşalım...
  Sonra protokol imzalansın, para akışı başlasın, ödeme bekleyen esnaf, hayvancı, üretici şöyle bir rahatlasın...
  Çarşıda umutlar yeşersin...
  İnsanlarımıza moral gelsin...
  Yani lokmayı yemeye başlayalım...
  Bunu olsun başarabildiğimizi el aleme gösterelim...
  Haydi arkadaşlar...
  Gelsin lokmalar...
  Herkese güzel ve mutlu bir hafta diliyorum...
YORUM EKLE
YORUMLAR
MEHMET HANIFI
MEHMET HANIFI - 9 yıl Önce

KALEMINIZE YUREGINIZE SAGLIK HEP BERABER BU VATANI ULKEYI COSTURUP HAK ETTIYIMIZ ZIRVEYE TASIYALIM

banner608

banner474