banner564

Kıbrıs’ta nüfusumuzu artırmamız kaçınılmazdır

Yunanistan  geçmişten günümüze basiretli nüfus politikası sayesinde,  topraklarını sürekli olarak Türkiye aleyhine genişletmektedir.
 Kıbrıs’ı topraklarına katma mücadelesinde de, en güçlü silah olarak nüfus üstünlüğünü kullanmaktadır.
Tarihi olaylar, Kıbrıs’ın siyasi durumunda ve geleceğinin belirlenmesinde  nüfus yapısının olağanüstü öneme sahip olduğunu gösterir.
KKTC’de bazı kişiler basit gerekçeler ve  bazı kişilerde dayanaksız fobileri ile ideolojik saplantıları nedeniyle, Rumlarla aramızdaki nüfus açığının önemini dikkate almamaktadır.
    Oysa, Kıbrıs Türk halkı olarak geçmişten günüm, başımıza gelen tüm felaketler nüfusumuzun daha az olmasından kaynaklanır.
Rumlar adanın nüfus üstünlüklerini öne sürerek, 1950’de Yunanistan’a bağlanmak  için plebisit yaptı;
      1950’li yıllarda EOKA örgütü, adada Rumların çoğunlukta olduğunu ileri sürerek Yunanistan’la birleşmek amacı ile silahlı mücadele başlattı;
1958 ve 1963’te döneminde nüfusumuzun daha az olması nedeniyle 103 karma köyden göç etmek zorunda kaldık; 
1963’te Rumlar nüfus üstünlüklerine dayanarak, yönetime tek yanlı el koydu ve bizi devletteki ortaklıktan attı;
1964’de nüfus üstünlükleri nedeniyle, güneydeki Rum yönetimi yasal 1960 ortaklık Cumhuriyeti olarak tanındı; 
1963-74 döneminde Rumların nüfus üstünlükleri nedeniyle, silahlı çatışmalarda  can ve mal kaybına uğratıldık ve daracık alanlarda toplanıp yaşamak zorunda kaldık;
Bizim on binlerce şehit kanı ile aldığımız Kıbrıs’ın %66’sını bedavadan ele geçiren Rumlar, nüfus üstünlüklerine dayanarak  KKTC topraklarını da elde etmek çabasındadır; 
1968’den beri sürdürülen müzakerelerde Rumlar, nüfus üstünlüklerine dayanarak bizimle yönetimde eşit ortaklığı kabul etmemektedir;
Rumlar nüfus üstünlüğünü ele geçirmek için, 2.Dünya savaşında Yunanistan ve adalardan on binlerce Yunanlıyı Kıbrıs’a getirdi.1963’ten sonra da güneye giden tüm Yunan asıllı kişilere, hiç zorluk çıkarmadan vatandaşlık hakkı tanıyor;
Rumlar  olası çözümden sonra, nüfus üstünlüklerini kaybetmemek için,  nüfusumuzun ¼ oranında sabitlenmesini ve Yunanlılara tanınan 4 özgürlük hakkının, TC vatandaşlarına tanınmasına karşı çıkıyor;
Halen ellerindeki nüfus kozunu kaybetmekten korktukları için, ekonomik ambargolarla bizi yok etmek çabasındadır;
Rum cumhurbaşkanı adayı Yorgos Lillikas Çok Çocuklu Aileler Derneğinde demografi konusunun milli mesele olduğunu söyledi ve ailelere 3 çocuk yapmalarını tavsiye etti.
Bize karşı kullandıkları en güçlü kozu kaybedeceklerini düşünerek içimizdeki işbirlikçilerin yardımı ile KKTC’de yeni vatandaşlık verilmesini engellemeye çalışıyor;
Aramızdaki nüfus açığının daha da artması durumunda, Kıbrıs’ta Rumlarla eşit hak talebinde bulunmamız, dünyaca  kabul edilmeyecek;
Tüm  gerçeklere rağmen, KKTC’de hala daha basiretli bir nüfus politikası uygulanmamaktadır. Üstüne üstlük bazı siyasiler de  nüfusumuzun artmasına  karşı çıkıyor.
      Kuşkusuz yabancıların beyin yıkama mekanizmasının etkisi altında kendilerine öğretilenler dışındaki gerçekleri kabul etmeyenlere ve kendi halkı yerine başkalarının ulusal davasını desteklemeyi ilericilik zannedenlere, Kıbrıs’ta nüfusun yaşamsal önem ve değerini kabul ettirmek mümkün değildir.
Ancak bunların dışındaki vatandaşlarımız, gerçekleri görmeli ve  adadaki varlığımızı sürdürebilmemizde nüfusun önemini dikkate almalı.
YORUM EKLE

banner471

banner474