KKTC küçük bir ülkedir...
Herkes birbirini tanıdığı için isteseniz de istemeseniz de torpil bir yerden işliyor....
KKTC’de her 2-3 yılda bir tane Tümgeneral çıkmaz...
Nüfusumuz yetersizdir...
Tümgeneral bulmadığında ineceksin Tuğgeneral’e...
Onu da bulmadığında Albay’a...
“N’apalım gardaşcım bulamadık general” diyeceksin sonrasında...
Her taraftan baskılar gelecek...
Bakanların, ilçe başkanların, MYK’ların bağıracak “Onu yapma o falan partiden, bunu yap o bizden” diye....
Polis şimdiki halde bile kısmen siyasete ve bazı kişilerin işlerine bulaşmış durumdadır...
İdaresini de siyasete bulaştırırsan halkın hali dumandır...
“Biz farklıyız” diyerek savunma yaparsın ama yarın sen orda olur musun, olmaz mısın onu da düşün...
Rum’un nüfusu 820 bindir...
Ordu komutanları Yunanlı Korgeneral...
800 bin nüfusta her 2 yılda bir yerli Korgeneral yetiştiremezler.
Biz 300 binde nasıl yetiştireceğiz?..
Poliste neler oldu?..
Poliste şimdiki durumda bile nelerin yaşandığını unutmayalım...
Cumhurbaşkanı ile hükümet farklı tercihlerde bulunduğu için, Pervin Gürler genel müdürlük görevini vekaleten yürüttü...
Polisin bağlı bulunduğu Güvenlik Kuvvetleri Komutanı, yasa gereğince Başbakan’a bağlı olduğu için genel müdür tayini konusundaki girişimlerde başarılı olamadı...
Polis bugünkü halde dahi partizanlık yüzünden birçok değerli elemanını emeklilik yaşı gelmeden kaybetti...
Toplum olarak yaşadığımız acılar var...
Tüm polis teşkilatının ayakta selamladığı üst rütbeli bazı subaylar, dönemin Başbakan ve Cumhurbaşkanı’nın ‘partili kişiler’ üzerinde ısrar etmesi nedeniyle terfi ettirilmedi...
İki rütbe aşağıdaki adam amirlerinin üstüne getirildi...
Başarılı hizmetler bir anda yok edildi...
Önce sağlam demokrasi
O nedenle ülkemizde bazı arzularımızı hemen bugün yerine getiremeyiz...
Ateşkes’in hüküm sürdüğü bir ülkede hemen bugün tamamen sivilleşme düşünceleri geçerli değildir...
Önce demokrasimizi geliştireceğiz...
Partizanca atamaları tamamen durduracağız...
Haksız tayin ve terfilere son vereceğiz...
Adatmaca sınav yöntemlerini değiştireceğiz...
Diploma başarısının yanı sıra pratik yaşamdaki başarıları ve deneyimleri önemseyip, kriterlerde belirleyici yapacağız...
Avrupalı anlayış ülke genelinde egemen olduğu zaman, polisin sivilleşmesini ve ordu komutanının yerli olmasını tartışabiliriz...
“Hemen şimdi” diyorsanız, halka sorarak hareket etmek doğru olandır...
Sayın Reşat Akar,
Bu toplum 2-3 yılda bir tümgeneral çıkaramaz; dolayısıyla Güv.K.K.lığını Kıbrıslı bir Komutanının yönetmesini şimdi talep etmemeliyiz diyorsunuz.
Acaba böyle bir sonuca ulaşmak için nasıl bir araştırma yaptınız; kimlerle konuştunuz?
Merak etmeyin bu toplum rahatlıkla bir Komutan çıkarabileceği gibi , şimdilerden çok daha iyi ve Güv.K.K.lığını daha ileriye götürecek yönetim gösterebilecektir.
Siz ve sizin gibi düşünenler belki kendi eğitiminize, iradenize ve yeterliliğinize güvenmiyorsunuz .Ancak bizler bu görevi en iyi şekide yapacağımıza inanıyoruz.
Aksi takdirde sizin düşüncenize göre ,Cumhurbaşkanından gazetecisine kadar Türkiye 'den ithal etmek gerekir.