banner564

Kıbrıs’ın kara günü

21 Aralık olayları, Kıbrıs tarihine, adada yaşayan insanlara acı çektiren kara bir gün olarak kaydedilecektir.
Rum-Yunanistan, ENOSİS idealleri nedeniyle, gerçekleri saptırmakta ve olaylardan Türk tarafını sorumlu göstermektedir. 
Her koşulda Rum-Yunanistan’a arka çıkan emperyalist devletler ile onların güdümünde olan AB ve BM de, gerçeklerin bilincindedir.
 Fakat, sırf Türk düşmanlığı ve Türkiye’yi adadan uzaklaştırmak istediği için, Rum yalanlarını desteklemektedir.
Halkımızın ezici çoğunluğu 1963 olaylarının Rum -Yunanistan tarafından çıkarıldığını bilmektedir.
Yalnız, çeşitli çıkar hesapları, sapık ideolojik saplantılar, dayanaksız Türkiye fobisi nedeniyle, KKTC’de de bazı zayıf halkalar, Kanlı NOEL olaylarından Türk tarafını sorumlu göstermektedir. Bu yalanlar, yoğun 5.Kol faaliyetleri ile yeni nesle, sade vatandaşlara  ve okuma alışkanlığı olmayan bazı diplomalılara bile benimsettirilmektedir.    
 5.Kol faaliyetlerine gereken yasal işlemlerin yapılmaması ve okullarımızda ulusal direniş tarihimizin okutulmaması, Rum yalanlarının KKTC’de benimsettirilmesi kolaylaştırılmaktadır.
Fakat,1963 olayları ve Kıbrıs Cumhuriyetinin yıkılmasından, Rum-Yunanistan ikilisinin sorumlu olduğu inkar edilemeyen bir gerçektir. 
Güneyde çoğunluğun yalanlara sahip çıkmasına karşın, bazı Rumlar da gerçekleri açıklamaktadır.
Loucas Charalambous Cyprus Maildeki makalesinde bu gerçeği şöyle ifade etmiştir: ’21 aralık 1963 olaylarının tarihimizde oynadığı rolün farkına varsaydık, her yıl bu günde Lefkoşa’daki Venedik duvarını çevreleyen hendeğe (gözyaşı duvarı adını vermeliydik) ve tıpkı Yahudi inancının üyelerinin Süleyman tapınağının kalıntılarında yaptığı gibi, kafamızı ona vurmalıydık. 
Başka bir ülkede buna benzer bir olay yoktur. O gün devlet başkanı, kurduğu ve silahlandırdığı düzensiz ve yasadışı bir ordu kullanarak, kendi devletine saldırı düzenleyerek onu yerle bir etti. Birkaç saat içinde iki parçaya ayırdı. İşin acı yanı bu aptalca gaftan hiçbir şey öğrenmemekle kalmadık, Ülkemize verdiğimiz kalıcı zararın farkına bile varmadık, ama yine de hikayeyi biraz utanç duymak yerine kahramanca bir mücadele olarak görüyoruz!’ ifadesi ile gerçekleri ortaya koymuştur.(Cyprus Mail,22.12.2013)
Kleridis’in anılarım eserinde, Makarios’un Yunanistan Cunta yönetimine gönderdiği mektup, Akridas planı gibi belgelerden de 1963 olaylarının Rum-Yunanistan tarafından başlatıldığı anlaşılmaktadır.
Terör örgütü EOKA lideri Grivas hakkında güneydeki Mecliste alınan karar, gerçeklerin artık kabul edilmesine başlanıldığını göstermektedir.
 KKTC tanındığı ve ENOSİS ilelebet gündemden çıktığı zaman, fanatik Rumlar da Kıbrıs cumhuriyetini yıkmalarının, yararlarına olmadığını kavrayacak. Grivas gibi diğer yetkililer da aforoz edilecek.
KKTC’de ise kanıt ve belgelere rağmen, 1963 olayları ve KC’nin yıkılmasından Türkleri suçlu gösterenler, hak ettikleri sıfatla tarihe kaydedilecek. 

YORUM EKLE

banner608

banner474