İbrahim DİRAN
Kıbrıs Vakıflar İdaresi’nin kuruluşunun 445’nci ve Evkaf’ın İngilizlerden Kıbrıs Türk Toplumu’na devrinin 60’ncı yıldönümü nedeniyle Kıbrıs'taki Vakıf Malları üzerine yapılan araştırmanın bulguları Golden Tulip’te düzenlenen basın toplantısıyla açıklandı.
1571-1974 döneminde Kıbrıs adası genelinde kurulan vakıfların incelendiği ve yedi yıl süren “Kıbrıs Vakıf Mallarını Araştırma ve Değerlendirme Projesini” kapsamında 2 bin 443 kütük defteri, 8 milyon belgenin gözden geçirildiği belirtildi.
Araştırmaya göre, 608 adet olarak bilinen vakıf sayısının, araştırma sonunda Kıbrıs genelinde 2 bin 220 olduğu ortaya çıktı. Araştırmada, cami, okul, çeşmeler gibi toplum hizmeti veren yapılar da tespit edilerek, haritalandırıldı.
Kıbrıs Vakıflar İdaresi, Kıbrıs Türk Vakıf mallarına ilişkin araştırması sonucunda, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde dava açacak ve mülklerin vakfa ait olduğunu ispatlayacak belgelere ulaşıldığını açıkladı.
Araştırmaya göre, 1878 öncesinde adanın yüzde 14’ü vakıf malıydı ancak İngiliz Sömürge Dönemi ve Kıbrıs Cumhuriyeti döneminde vakıfların fiili kullanım oranı binde 6’ya düştü.
Vakıflar İdaresi Müdürü Prof. Dr. İbrahim Benter, toplantının başında yaptığı açıklamada,
amaçlarının, tapu ve kütükleri inceleyerek, vakıf mallarını tespit etmek ve delilleri ortaya çıkararak, vakıf mallarının evkafa ait olduğunu gösterdikten sonra mallara sahip çıkmak olduğunu belirtti.
Bu çalışmaların sonucunda “Kıbrıs ve uluslararası mahkemelerde hukuk süreci” başlatılacağını ifade eden Benter, elde edilen bilgilerin pek çok safhada faydalı olacağını, bir faydasının da devam eden müzakere sürecine olacağını söyledi.
Öztürk: Adanın yüzde 14’ü vakıf malı
Kıbrıs Vakıf Mallarını Araştırma ve Değerlendirme Projesi Yöneticisi Dr. Nazif Öztürk de konuşmasında, 1878 öncesinde Kıbrıs adasının yüzde 14’ünün vakıf malı olduğunu belirtti.
İngiliz sömürge dönemi ve Kıbrıs Cumhuriyeti döneminde Vakıfların idaresindeki fiili kullanımdaki arazi oranının binde 6’ya düştüğüne işaret eden Öztürk, adadaki cami sayısının da 190 olarak bilindiğini ancak gerçek rakamın 400 olduğunu ve bu camilerin fazlasının Güney Kıbrıs’ta olduğunu kaydetti.
Vakıf mallarıyla ilgili bu çalışma öncesinde ellerinde yeterli belge bulunmadığından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne belge sunulamadığını ve aleyhlerinde kararlar çıktığını kaydeden Öztürk, Kıbrıs Vakıflar İdaresi’nin bu çalışma sonucunda AİHM’de dava açacak ve konu mülklerin vakfa ait olduğunu ispatlayacak “belgelere sahip” olduğunu söyledi.
Güncelleme Tarihi: 22 Nisan 2016, 09:34