Ömer KADİROĞLU
Yıllar önce dağları ve denizleri aşarak adaya gelen Anamur suyunun hala ulaşamadığı bölgeler var. Güzelyurt ve Lefke bölgesinde çoğunluğu narenciye üreticisi olan Aydınköy, Güneşköy ve Gaziveren’e Anamur suyunun ulaşabilmesi için tek umutlarının Türkiye olduğunu belirten muhtarlar “Sayın Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın bugünkü ziyaretinde bizlere bu konuda müjde vermesini bekliyoruz” dedi.
Güzelyurt Muhtarlar Birliği Başkanı Tamer Tayanç, Diyalog’a yaptığı açıklamada gerek kullanım, gerekse tarımsal amaçlı su bulamamaktan yakındı. “Bahçelerimize tonu 8.50’den kuyu suyu alıyoruz ve bu tuzlu su yüzünden bahçelerimizi kurutuyoruz” diyen Tayanç, sorunun çözümü için Anamur suyunun bölgelerine ulaşmasını istedi. Sulama Birliği Başkanı Reşat Karamanlı da tuzlu su kullanmaktan dolayı tarımsal üretim yapılamadığını söyledi.
Ne dediler?..
Tamer Tayanç (Aydınköy Muhtarı ve Güzelyurt Muhtarlar Birliği Başkanı)
“Derdimiz çok ancak derman olan yok. Türkiye Cumhuriyeti denizleri aştı, dağları deldi bu suyu bize getirdi ancak adadaki yöneticiler 50 kilometre yere su götürmeyi başaramıyor. Bu kadar aciz bir düşünceyle karşı karşıyayız. Bugün bahçelerimize tonu 8.50 TL’ye su alıyoruz ancak Türkiye’den gelen su 4.80 TL. En hızlı bir şekilde bu suya çare bulunamazsa Güzelyurt bölgesi biter. Bütün narenciye bahçelerini kesmek zorunda kalacağız. Yer altı suları tuzlandı ve bu nedenle bahçeler verimden düşüp kuruyor. Türkiye’den gelen suyu alanların bahçelerine bakıyoruz yemyeşil, yer altı sularından sulanan bölgemize baktığımızda bütün bahçeler kurumuş durumda. Su sorununu hükümet en kısa sürede çözmelidir. Yetkililer bu sorunu biliyor ancak kör ve sağırı oynuyor. Yapamıyorlar ve beceremiyorlar. Türkiye Cumhuriyeti her türlü desteği kendilerine veriyor ancak artık yapmak mı istemiyorlar yoksa yapamıyorlar mı anlamıyoruz.”
Reşat Karamanlı (190’ıncı Sulama Birliği Başkanı)
“Bölgenin en büyük birliğiyiz ve büyük narenciye arazilerine sahibiz ancak bize hala daha Türkiye’den gelen su yeteri kadar verilmiyor. Bölgemizin suları çok tuzlandı. Bu böyle giderse bir- iki sene sonra bahçelerimiz tamamen kuruyacaktır. Devletten acil olarak Türkiye’den gelen suyun Aydınköy’e ulaştırılmasını istiyoruz. Sularımızın tuzlu olması nedeniyle sebze ekemiyoruz ayrıca narenciye ağaçları da tuzlu su nedeniyle verimden düşüyor. Yetkililerden beklentimiz Türkiye’den gelen bu suyun acilen bölgemize verilmesidir.”
Salih Türkadalı
“Tüm Aydınköy su sıkıntısı yaşıyor. Hem içme hem de sulama açısından sıkıntılar yaşıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti bütün alt yapıyı yapmasına rağmen belediye bize Türkiye’den gelen suyu vermiyor. Yapılan yatırım boş yere toprağın altında duruyor. Yetkililerden beklentimiz bir an önce Türkiye’den gelen suyun bölgemize verilmesidir. Mağdur olduğumuzu belirtmek istiyorum. Bizim bölgeye suyun gelmesi için henüz bir proje bile yapılmadı. Ağaçlarımız günden güne kötüye gidiyor ve bu durum bize gösteriyor ki en çok ve kaliteli narenciye çıkaran köyün narenciyesini devlet gözden çıkardı.”
Abdulhalim Darıcı
“Türkiye’den 10 yıl önce su geldi ve o su Karpaz’a kadar gitti ancak baraja en yakın köylerden olan Güneşköy’e hala gelmedi. Bahçeler kurumaya başladı ve evlerimizde tuzlu suları kullanıyoruz. Kuyular köye yakın olduğu için tuvalet kuyuları bile karışmış olabilir ve bu suları kullanmak zorunda kalıyoruz. Beklentimiz bu suyun bir an önce köye gelmesidir. Geldiler her yeri kazdılar ve olan sularımız da tuzlandı. O nedenle bir an önce Türkiye’den gelen suyun bölgemize verilmesini istiyoruz.”
Hasip Dağcıoğlu
“Sıkıntı çok. Köyümüzün kuyuları tamamen tuzlandı ve bu sularla narenciye bahçelerimizi suluyoruz ancak su tuzlu olduğu için ağaçlarımızın verimi düşüyor. Çok ağacım kurudu, bazılarını kestim kalan ağaçlarım da bu sene hiç meyve vermedi. Kalanı da kesip narenciye bahçemi tarlaya çevirmeyi düşünüyorum. Zaten bir şey kazanmıyoruz bir de tuzlu suyun tonuna 9 lira ödüyoruz. Üç kuruş emekli aylığı alıyoruz, onu da kuru bahçelere veriyoruz. Su 9 sene önce baraja geldi ve önce içme suyu olarak bölgelere verileceğini söylendi. Sonra da tarıma ve sulamaya aktarılacağı açıklandı ancak bunca yıl geçti, söylenenler yapılmadı. Türkiye bu suyu Kıbrıs’a kadar getirdi ancak buradaki dağılımı bizimkilere bıraktı ve orada hata yaptı çünkü bunlar hiçbir şeyi beceremez ve hiçbir işi tam anlamıyla yapamaz. Keşke Türkiye Cumhuriyeti bu suyu kendi idare etseydi. Hayvanlara üreticiler tuzlu suları vermek zorunda kalıyor ve bu nedenle de ya hayvanlar hasta oluyor ya da sütten kesiliyorlar. Beklentimiz Türkiye’nin bize ulaştırdığı bu suyun bir an önce tüm bölgelere tam anlamıyla dağıtılmasıdır.”
Güncelleme Tarihi: 06 Eylül 2024, 10:09
Siz bu Hökümetten umudu kestiniz mi da Elçiden istiyorsunuz? Muhtemelen köylerinizde UBP yi seçmeye da devam edersiniz! Allah beter eylesin! Amin