Mert ÖZDEŞ
Güney Kıbrıs’taki Cumhurbaşkanlığı seçiminde şimdiki lider Nikos Anastasiadis’e karşı yarışacak olan DİKO Başkanı Nikolas Papadopulos’un “Kazanırsam KKTC’deki bakanların ve üst düzeydeki yöneticilerin Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportlarını iptal edeceğim” şeklindeki sözlerine 4 Bakan’dan yanıt geldi.
Diyalog’a konuşan Sağlık Bakanı Faiz Sucuoğlu, Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Özdemir Berova ile Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Kemal Dürüst, “Papadopulos’un bunu yapma hakkı yoktur. Ayrıca iptal etse de KKTC ve TC pasaportlarımız vardır” dedi.
İşte bakanların görüşleri:
Faiz Sucuoğlu:
“İptal etmek istiyorlarsa etsin. Şu anda alınan pasaportlar 1960 “Kıbrıs Cumhuriyeti” anayasasına göre alınana bir haktır. Nasıl ki Türk Kuvvetleri Alayı mevcudiyetini 1960 anayasasının tanımış olduğu hakka göre sürdürüyorsa, pasaportlar da o dönemden gelen bir haktır. 1960 anayasasını tamamen ortadan kaldıracaklarsa bu her zaman istediğimiz iki devletliliğe zemin hazırlar. Bizi de haklı çıkarır.
Böyle bir adım “Kıbrıs Cumhuriyeti”nin kuruluş esaslarını dinamitleyen, uygulamada kalan son birkaç maddeden birini daha ortadan kaldırarak, iki devletliliğin önünü daha da açar.
90 binin üzerinde Kıbrıslı Türk bu hakkı kullanarak seyahat özgürlüğü adına kimlik almıştır. Bu sözde “Kıbrıs Cumhuriyeti”ni tanımak anlamına gelmez. Papadopulos’un politikacılar için atacağı adımın bir anlamı yoktur. Ancak bu Kıbrıslı Türklere yönelik bir adım olursa bu yeni bir tartışma konusu açar. Bu da 1960 anayasası içindeki maddeleri ortadan kaldırma girişimi olur. “
Fikri Ataoğlu:
“KKTC diplomatik pasaportları… Her yere uçabiliyorlar. Onun pasaportuna ihtiyacımız yok. Eğer Kıbrıslı Türk isem pasaportu elimizden alma yetkisi de hakkı da yok. Bakan olarak gittiğimiz her yere TC Diplomatik pasaportuya gidiyoruz. Hiç bir zaman AB pasaportu kullanmıyoruz.
Kapılar açılmadan önce pasaportlarımız var. Pasaportların üzerinde Türkçe de yazıyor. İptal şansı yok. Hiç bir zaman AB pasaportu kullanmadık.”
Özdemir Berova:
Papadopulos’un bu açıklaması, Rumların ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ni gasp ettiklerinin dünyaya ilanından başka bir şey değildir.
“Kıbrıs Türklerine yönelik ambargo konusunda tutumları hep ortaktır. Adadaki Kıbrıslı Türklerin varlığı yok etmek adına her türlü ambargoyu uyguluyorlar… Bundan sonra üzerimize düşen onların bu tutumlarını dünyaya deşifre etmektir.
““Kıbrıs Cumhuriyeti”nin varlığının sebebi adadaki Kıbrıslı Türklerdir. Rumlar adanın Yunanistan’a bağlanması adına sahte bir plebisit yaparak tek hedeflerinin adayı Yunanistan’a bağlamak olduğunu tarihi süreç içinde göstermişlerdir.
“1963’te fonksiyone federasyonu yıkan kendileri olmuşlardır ve o günden bu güne devleti gasp etmiş bulunuyorlar. O günden bugüne hükümeti gasp etmişlerdir. Papadopulos’un bu açıklaması ‘Cumhuriyeti” sadece ve sadece kendi içinde özümsediğini gösterir. Bu faşist adam ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kuruluş nedeninin Kıbrıslı Türkler olduğunun farkında bile değildir. Onlar konuşmaya biz de her alanda daha mutlu ve daha refah bir KKTC için mücadele etmeye devam edeceğiz. En sonunda Kuzey Kıbrıs’ta mutlu ve refah içinde yaşayan bir devlet olmaya devam edeceğiz.
1968 yılında ‘Cumhuriyet’ dönemi doğan biri olarak, 1974 öncesinden bugüne ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ pasaportum var. Ancak şu anda bu pasaporta ihtiyaç duymuyoruz. “
Kemal Dürüst:
“Güney Kıbrıs’ta iktidarı kim ele geçirirse geçirsin KKTC’ye bakış açısı değişmemektedir. Ana vatan Türkiye ile yürütülen üst düzey ilişkiden de rahatsız durumdadırlar. Turizm ve yükseköğrenimde sektörlerindeki gelişmeler, ekonomik ve sosyal anlamda olumlu gidişat bana göre Rum Yöneticilerini çıldırtıyor.
Dolayısıyla bu açıklamayı iç politikaya yönelik bir mesaj olarak değerlendiriyorum. Oy uğuruna babasından da almış olduğu misyon doğrultusunda oradaki Türk düşmanlığını veya aşırı Rum milliyetçiliğini kullanmaya çalıştığını düşünüyorum. Rum tarafının uzlaşmaz tavrından dolayı bugüne kadar bir çözüm gerçekleşememiştir. Bu sözler de Papadopulos’un da seçilmesi halinde aynı çizgiyi koruyacağının bir göstergesi olarak değerlendiriyorum.
Ancak bunlara takılı kalmamalıyız. Çözüm için gerekli açılımlara hazır olmalıyız. Ancak Rumların keyiflerini bekleyemeyiz. Bakan olmadan önce de pasaportum vardı. Bugüne kadar hiçbir zaman kullanmadım. KKTC ve TC Diplomatik pasaportlarıyla seyahatlerimizde hiç bir sıkıntı yaşamadık. Birçok vatandaşımızın ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ pasaportu vardır. Bu 1960 Cumhuriyeti’nden doğan bir haktır.”
Güncelleme Tarihi: 02 Ekim 2017, 09:38