Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay 4’lü koalisyon hükümetinin bozulmasının ardından dün BRT’de katıldığı programda değerlendirmelerde bulundu.
Özersay, hükümetin bozulmasının nedeninin arazi sorunu olmadığını, hükümetin icraat yapamaz bir noktaya geldiğini belirterek, “Maaşların ödenmesine odaklanan bir hükümet noktasına gelinmişti” dedi.
Özersay, hükümet için bir çaba ortaya koyduklarını ve yaşatmak için çok çalıştıklarını söyleyerek, “Hükümetin bozulmasından üzüntü duyuyorum” dedi.
Halkın Partisi olarak seçimden önce ve koalisyon hükümetine girerken verdikleri bazı sözler olduğunu söyleyen Özersay, “Ancak, konuşup, anlaştığınız şeylerin tersi yapıldığında buna tepki göstermezseniz, bir duruş sergilemezseniz iş çığırından çıkar. Hükümetin bitmesi konusunda kimseyi hedef göstererek, hareket etmedik, mesele kişi değil mantalite meselesidir” dedi.
Koalisyon hükümetine girerken hedeflerinden birinin yapabildikleri oranda icraat yapmak olduğuna dikkat çeken Özersay, ülkede geçmiş hükümet dönemlerinde hukuka, veya ahlaka aykırı etik dışı işler yapıldığını, bunları ortaya koyduklarını anımsatarak, bu tür yanlışları engellemek için koalisyona girdiklerini anlattı.
“Hükümet konusunda pazarlığa girmedik”
Hükümet konusunda ise bir partiyle herhangi bir pazarlığa girmediklerini vurgulayan Özersay, hükümetin 14 ayını anlatarak, hükümet icraat yapamayacak noktaya gelirse, bu hükümetin devam etmeyeceğini başından söylediklerine dikkat çekti.
Yapılan yolsuzlukların, usulsüzlüklerin üzerine gidemezlerse hükümetin devam edemeyeceğini en başından dile getirdiklerine işaret ederek Kudret Özersay, “Bizim sorunumuz, arazi sorunu değildir, aslında hükümetin geldiği nokta icraat yapamaz bir noktaydı. Hükümet icraat yapamaz, maaşların ödenmesine odaklanan bir hükümet noktasına gelmişti” dedi.
Hükümetin bozulmasında konunun bir arazi meselesi olmadığını yineleyen Özersay, Bakanlar Kuruluna değişik dönemlerde defalarca çeşitli önergelerin geldiğini, Maliye Bakanı Serdar Denktaş’ın kendi çocuğunun üniversitesine arazi kiralanması için önergeler getirdiğini, tıp fakültesi yapılması için ayrılan bir arazinin iptal edilmesi ve ertesinde de oğlunun üniversitesine kiralanması için önergeler getirdiğini anlattı.
" Mesele ne Serdar Bey’dir, ne oğludur "
Özersay konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Mesele ne Serdar Bey’dir, ne Serdar Bey’in oğludur. İkisiyle de bir problemimiz yoktur. Mesele bu ülkede bu zihniyetten vazgeçilmesidir. Ben sizin ortağınız olarak bunların normal olmadığını söylediysem, ben bunları Bakanlar Kurulundan geçirmediysem siz buna rağmen bize haber vermeden arkadan gidip Maliye üzerinden bunu yaparsanız, belki başka konularda da yapmaya kalkarsanız gelecekte veya yaptıysanız halihazırda ve ben bilmem...”
Serdar Denktaş’ın istifasını, hükümet her ne pahasına olursa olsun sürdürülsün diye bir hamle olarak gördüğüne işaret eden Özersay, “DP 4’lü koalisyon ortağı olmayı sürdürmeyecek miydi?” diye sordu.
Özersay, “Peki ne farkı olacaktı. Serdar Bey o koalisyona ortak olmaya devam etmeyecek miydi yani? DP’nin başkanı kimdi, DP’nin esasen kararlarını alan kimdir? Dörtlü koalisyondan bahsediyoruz, bir tanesinin başkanı gitti. O dörtlü koalisyon zaten o istifayla birlikte bitmişti. Dolayısıyla gerçekçi olmak lazım” dedi.
“Muhalefette de kalabiliriz”
“Bundan sonraki süreçte, Bir hükümete girdiğimizde yanlışları engelleyebilecek miyiz? Ona karar vereceğiz. Koalisyon görüşmesi de yapabiliriz veya muhalefette de kalabiliriz” diyen Özersay, şöyle devam etti:
“Bunun tartışılması gerektiğini düşünüyorum, Parti Meclisinde buna karar verilmesini doğru buluyorum. Neler olursa bir koalisyon ilişkisine girileceğinin netleştirilmesi gerek. Pazartesi günü Parti Meclisi toplanacak.”
“Dosyayı Meclis’e vereceğim…”
Demokrat Parti Genel Başkanı Serdar Denktaş’ın kendisine verdiği dosyayı Meclise de vereceğini söylediğini ifade eden Kudret Özersay, önümüzdeki günlerde Denktaş’ın kendisi ile istişare edilerek, hukuka aykırı, yanlış bir şey yapmadan dosyanın kamuoyuna açıklaması gerektiğini düşündüğünü dile getirdi.
Özersay, 14 ay birlikte çalıştığı herkese teşekkür etti.