Uzak Doğu mutfağında lezzet dolu bir buluşma

Net Holding ve bağlı şirketi Merit, Çin mutfağına 20 yılı aşkın süredir aşinadır. İstanbul’un tarihi yarımadasının bir dönem en lüks oteli olarak 1985 yılında açılan Merit Antique Otel (Eski Tayyare Evleri), Dynasty Çin Restoranı ile İstanbul’un gastronomi dünyasına imzasını atmıştır. Şehrin Beyoğlu yakasında oturan misafirlerin isteği üzerine daha sonra Etiler şubesi de açılmış ve bölge sakinleri Çin lezzetleri ile buluşturulmuştur. Uzun bir aradan sonra Kuzey Kıbrıs’ta Merit Royal Otel’de yeniden bir Çin mekanı doğmuştur. Önce Dragon ismi ile faaliyete başlamış, daha sonra kendi know how’ını uygulayarak Royal Mandarin markası ile hizmet vermeye devam etmiştir. 
Farklı lezzetler menüde
Bu restoran, daha evvelkilerin menülerine artı olarak Hong Kong yemek kültürünü de Kıbrıslılarla buluşturdu. Daha doğrusunu söylemek gerekirse Çin’in önemli mutfaklarından Hong Kong mutfağının yanında Kanton, Anhui, Fujian, Jiangsu, Szechuan, Shejiang, Shangdong ve Gaungdong mutfaklarından tatlar da Şef Sannie Canada Perez ile menüye girdi.

Dostlarla buluştuk
Geçtiğimiz hafta değerli dostlarım Diyalog Medya Genel Yayın Yönetmeni Reşat Akar ve Adnan Pekkan ile Royal Mandarin Chinese Cuisine & Sushi Restoranı’nda bir araya geldik. Uzun zamandır özlediğimiz taş fırında çevirme metodu ile pişirilmiş, özel sosuyla ve krebi ile sunulan ördek yedik. Aslında genel olarak Çin restoranlarında önden aperatifler gelir, sonrasında ördek gelir ve istenildiği gibi yenilmez. Biz bu sefer, Reşat Bey’in teklifi ile önce ördeği sipariş verdik, sonra diğerlerini tattık. Masaya teşrif eden ördek, tam kıvamında, crispy özelliğine sahip muhteşem bir lezzet ihtiva ediyordu. Aromalı özel sosu ise bu tadı bastırmıyor, arkasında kalıyordu.
Sushi tabağı benzersizdi

Daha sonra gelen “Mandarin Özel Sushi Tabağı” benzersizdi. Özellikle karidesle yapılan “Ebi Nigiri” ve yılan balığı ile doldurulmuş “Unagi Nigiri” damaklarımızda unutulmaz bir tat bıraktı. Bu noktada kendimizi frenledik ve sushi roll çeşitlerinden bu seferlik vazgeçtik. Çorba konusuna ise hiç girmedik, çünkü aklımız sıcak başlangıçlardan “Karides Tost” ve “Ebi Tempura’da” kalmıştı.
Bu arada tam hadi kalkalım derken Servis Şefi yanımıza gelerek Sannie Şef’in bizlere iki değişik Çin yemeği göndereceğini aktardı. Masamıza gelen tabaklardan biri “Limon Soslu Tavuk”, diğeri ise “Siyah Soya Fasulyeli Dana Eti” idi. Hakikaten ikisi de, belki biraz Avrupai tada adapte edilmiş olabilir, hepimizin damak tadına uygun geldi ve olağanüstü lezzetlerdi.
Aramızda anlaştık ve en kısa zamanda Royal Mandarin’de yeniden buluşarak tatmaya fırsat bulamadığımız “Siyah Soya Fasulyeli Kalamar” ve de Sannie Şef’in önerisi “Tatlı ve Ekşi Soslu Balık” alternatiflerini de deneyeceğiz. Bu arada Adnan Pekkan’ın vazgeçilmezi “Pirinç Eriştesi Eşliğinde, Buharda Sarımsaklı Karides’i” de unutmadığımızı belirtelim. 

Sırada tatlı var
Bugün yazımı burada noktalamak istiyorum. Menü değişikliğinin yapıldığı şu günlerde yeni tatları merakla bekliyorum ve bir sonraki yazımda sizlerle paylaşmak için sabırsızlanıyorum. 

Şef Sannie Canada Perez’e…
Şimdi gelelim Sannie Canada Perez’e… Mesleğe Asya’nın bölgesel mutfaklarında gastronomi eğitimi alarak başlamış. Singapur, Malezya ve Filipin gibi ülkelerde çalışmış. Kıbrıs’tan önceki son durağı ise Suudi Arabistan olmuş. Burada özellikle Asya bölgesi lezzetlerini, ayrıca Japon mutfağı ile ilgili bilgi ve görgüsünü artırmış. Kendisine en çok hangi yemeği sevdiğini sorduğumda “Kanton mutfağından dumpling benim favorim” diyor. Bunun yanında “Tatlı ve Ekşi Soslu Karides” de sevdiğim diğer bir tat diye ekliyor.
Son ziyaretimde gastronomi eğitimi almış, kurumsal bir restoranın hijyen şartlarına uygun hizmet veren Sannie Şef’in Kuzey Kıbrıs’a aşık olması beni çok etkiledi. Yalnız bu arada bir kişi var ki ondan bahis etmeden de geçemeyeceğim. Tüm bu projelerin arkasında olan, kendini Türkiye’deki gastronomi platformlarında da kabul ettirmiş Cluster Executive Chef Hüseyin Hummadi. Emeklerine sağlık diyorum ve başarılarının daim olmasını temenni ediyorum.