Ömer KADİROĞLU
Kıbrıs Türk Toplu Taşımacılar Birliği’nin (KTTTB) Lefkoşa’da başlattığı araçlı eylemi sürüyor. Başbakanlık önüne kurdukları çadırlarda sabahlayan toplu taşımacıların eylemi dün 10’uncu günü doldurdu, bugün 11’inci güne girdi. Bazı talepleri hükümet tarafından kabul edilen ancak bazı istekleri reddedilen toplu taşımacılar dün yeniden Maliye Bakanı Dursun Oğuz’la bir kez daha görüştü. Ancak pandemi taşımacılığı konusundaki talepleri kabul edilmeyen taşımacılar, eyleme devam kararı aldı. Diyalog’a konuşan taşımacılar, eylemin 10 gündür sürdüğünü, şimdiye kadar olumsuz bir tavır ortaya koymadıklarını ancak B planına geçeceklerini söyledi. Eylemin dozunu artıracaklarını ifade eden taşımacılar, “Derdimizi anlattık ama anlamadılar. Bugüne kadar hiçbir taşkınlık yapmadık ancak bu artık yerini farklı eylem şekline bırakacaktır” dedi.
Ne dediler?..
Sevinç Akyön
“İlgili Bakanlıklara hükümet değişiminden sonra yaptığımız ziyaretlerle pandemi dönemini değerlendirdik. Sonuç alamadığımız için eylem kararı aldık ve eylemimiz sürüyor. Olumlu bir sonuç bugün de çıkmazsa ‘B’ şıkkını uygulayacağız. Ses getirmek adına sessiz süren eylemimizin şiddetini arttırıp sürdüreceğiz. Biz artık kuzuların sessizliğini bakanlık önünde oynamayacağız. Biz buraya ekmek kazanamadığımızı dile getirmek için geldik. Bir yıldır yaşanan bu süreç nedeniyle ailelerimizin psikolojisi kötü durumda. Birçok arkadaşlarımız borçlarını ödeyemez durumdadır. Turizm taşımacılarını hiç konuşmayalım bile. Aileleri harçlık verirse alışveriş yapabiliyorlar. Toplu taşımacılar doğum günlerinde çocuklarına pasta dâhi alamamanın mahcubiyetini yaşıyor. Sektör tamamen dibe vurmuş durumda. Araçlarımıza belli muafiyetleri tanısınlar ve insanlar da biraz da olsa çarklarını döndürebilsin. Kimi taşımacı arkadaşımızın evlilikleri çatırdadı ve günün sonunda daha üzücü durumlarla karşılaşacağız.”
Ergün Malyalı
“Ülkeye uçak gelmiyor, turist yok ve çalışamıyoruz. Çalışamadığımız için evlerimize ekmek götüremiyoruz. Bazı taşımacı arkadaşımızın evlerine bir şey götürememesi nedeniyle eşleri ile araları bozuldu. Kimi taşımacı arkadaşımızın eşi çocuklarını alıp babasının evine gitti. Bankalara olan borçlar nedeniyle riskli guruba ve çek yasağına giren arkadaşlarımızın işleri güçleri bozuldu. Biz burada devlet büyüklerimizin bize yardımcı olmaları ve dengeli davranmalarını istemeye geldik. Maalesef görülen o ki taraflı davranıyorlar. Biz eylemimizi bize yakışır şekilde sakin bir bekleyişle gerçekleştiriyoruz ama artık bıçak kemiğe dayandı. Bugüne kadar hiçbir taşkınlık yapmadık ancak bu artık yerini farklı eylem şekline bırakacaktır.”
Mehmet Özsezer
“Evimize ekmek götüremeyecek durumdayız ve bunu yetkililere ifade etmemize rağmen hiçbir cevap alamadık. Bir ciddiyetsizlik ve bir umursuzluk var. Siyasilerim empati yapmalarını istiyoruz ancak sanırım empati yapmayı da unuttular. Kendileri rahat. Kendilerinin bir maaşı var ve evlerine fazlasıyla yiyecek götürebiliyorlar. Biraz da onlar düşünsün artık. Bu kadar umursuz ve duyarsız anlayış hayatımda ilk defa görürüm inşallah bir daha da görmem.”
Mustafa Dağgül
“Hükümet bizi dikkate almıyor. Her gün üç- dört toplantı yapıyoruz. Başbakanlıkta yaptığımız toplantıda onaylananlar Maliye Bakanlığı’nda, orada ortaya farklı bir fikir atılıyor ve tekrar Başbakanlığa dönüyoruz. Yani hükümetin kendi arasında bile bir anlaşmazlık var ve biz de arada ezilenler oluyoruz. Eskisi gibi çocuğumuza istediklerini alamıyor ve düzgün bir hayat yaşayamıyoruz. Ailelerimizden yardım alıyoruz ve geçimimizi öyle sağlıyoruz. Ne birikimimiz kaldı ne de kazancımız. Artık ailemden para istemeye utanıyorum. Başbakan halkına bakacağına göreve geldiği günden beri birilerini oradan alıp başka yere görevlendirmekten başka bir şey yapmadı.”
Bunu kapanalim kalabalık diye salya sümük ağlayan santajci sendikalara yeni duzencilere palilarya yalanlarına soracaksin