Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Mehmet Ali Talat, Brüksel’de Avrupa Parlamentosu (AP) Birleşik Sol Grup ev sahipliğinde ve AKEL delegasyonu organizasyonunda düzenlenen “Kıbrıs Sorunu, Müzakereler ve Son Durum” konulu konferansa konuşmacı olarak katıldı.
Aynı konferansta AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu da konuşmacı olarak bulundu. Oturumu AKEL’in AP’de bulunan milletvekilleri Takis Hadjigeorgiou ve Neoclis Sylikiotis yönetti.
Konferansta, CTP ve AKEL’in Kıbrıs sorununa ilişkin duruşları, Talat ve Hristofyas döneminde kesinleşmiş yakınlaşmalar ve bunlardan hareketle Kıbrıs sorununa ilişkin atılması gereken adımlar konuşuldu.
Açıklamaya göre, katılımcıların sorularını da yanıtlayan liderler, çözüm yönünde işbirliklerinin altını çizerken, çözümün Kıbrıslıların elinde olduğunu vurguladı.
Her iki toplumdan katılımcıların dile getirdiği geçmişle yüzleşerek geleceğe yönelik çözüm çalışmaları yürütülmesi konusu konuşmacılar tarafından da önemli bir nokta olarak destek buldu ve iki toplum arasındaki güvenin oluşmasında önemli olabilecek önerilere yer verildi.
Bu önerilerden üç dilli eğitim verecek temel ve yükseköğrenim kurumlarının kurulması ve ortak bir gelecek inşasında eğitime önem verilmesinin katılımcıların büyük desteğini aldığı belirtilen açıklamada, katılımcıların “Avrupa Parlamentosu çatısı altında iki parti liderinin bir araya geldiği bu kadar geniş katılımlı bir etkinliğin daha önce gerçekleşmemiş olması çözüm sürecinde bu işbirliğinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlatmış oldu” yorumuna yer verildi.
Talat: Yeni bir dönem yaşıyoruz
Konuşmasında Kıbrıs sorunu konusundaki yaşananları 2000’li yılların başından alarak anlatan Talat, son dönemde başlayan bu yeni süreçte mülkiyetin, belirlenecek kriterlere göre mülkiyet komisyonu tarafından çözüleceği konusunda varılan mutabakatın çok büyük bir öneme sahip olduğunu vurguladı.
“Bu konuda elde edilecek ilerleme, elbette kriterlerin belirlenmesiyle paralel olarak gelişecektir” diyen Talat, yeni bir dönem yaşandığını kaydetti. Talat, artık Kıbrıs sorununun çözümünün her iki toplumun da yararına olacağının çok büyük kitleler tarafından kabul edildiğini, ortak noktaların gittikçe çoğaldığını dile getirerek, Yönetim ve Güç Paylaşımı, Ekonomi, AB ile İlişkiler dışında Mülkiyet konularında da yakınlaşmaların arttığına değindi.
“Harita ve garantiler karmaşık konular değil”
Geriye iki önemli başlık kaldığını, bunlardan birisinin toprak, yani harita; diğerinin ise güvenlik ve garantiler olduğunu belirten Talat, şunları ifade etti:
“Toprak, acıtıcı olabilir. Sıkıntı yaratabilir. Milliyetçiliği ayağa kaldırabilir. Ama karmaşık olmaktan uzaktır. Müzakere edilir ve bir al-ver’le sonuçlandırılır. Güvenlik ve garantiler, elbette son derece hassastır. Ama inanın ciddi takıntılar nedeniyle büyük bir sorunmuş gibi algılanıyor. Aslında karşılıklı empatiyle yakınlaşılabilecek bir alandır. Bu konuları bugün tartışmanın çok fazla işe yarayacağını düşünmüyorum. Önce temel sorunları çözelim, sonra toprak ve güvenlik konularına döneriz. Aslında çok uzak değiliz. Sorunun çözümü yakın. Bunun için hepimize görev düşüyor”.
Güncelleme Tarihi: 23 Ekim 2015, 09:47