Suna ERDEN
İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın, Türkiye’den para gelmemesi halinde erken seçimin gündeme gelebileceği yönündeki açıklamasını değerlendiren UBP lideri Ersin Tatar “Para akışının durmasını mali protokolde öngörülen reformların yapılmamasından kaynaklanıyor” dedi.
Diyalog’a konuşan Tatar, 2016-2018 yıllarını kapsayan ekonomik iş birliği protokolünde öngörülen özelleştirmelerin yapılmadığını, 2019-2021 protokolünün de halen imzalanmadığını ifade etti.
Tatar “Mali protokollerde imzalarımız var. Biz devlet olarak imza atıp, öngörülen reformları yapacağımızı taahhüt ediyoruz. Yapmayınca da böyle sorun oluyor” dedi.
Tatar, bütçede şu anda 825 milyon açık olduğunu, Türkiye’den para gelmezse açığın 2 milyara çıkacağını ifade etti.
Tatar, “Karşımızda zorlama bir hükümet var. Ortak görüşleri yok. Her biri ayrı düşünüyor. Üstüne yaşanan ekonomik krizi işleri daha da zorlaştırıyor” şeklinde konuştu.
Tatar, kaynak akışı gelmemesi halinde hükümetin çok fazla ömrü olmadığını belirterek, “Hükümetin durumunu çok parlak görmüyorum. Hükümet dağılabilir ve seçim hükümeti gündeme gelebilir” dedi.
Arıklı: Talat beni teyit etti
YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı da, Türkiye’den para akışının durmasının teknik nedenlerden kaynaklanmadığını ifade etti. Bu konuyu daha önce dillendirdiğini söyleyen Arıklı, şunları söyledi:
“Mecliste yaptığım konuşmada Türkiye’den para akşının durmasının sadece teknik sebeplere dayanmadığına inandığımı söylemiştim. Başbakan Tufan Erhürman, sadece kaynak akışı değil hibelerin de gelmediğini, bunun nedeninin sistemsel ve teknik sıkıntı olduğunu belirtmişti. Bende cevaben bir imza meselesinden dolayı para akışının durduğuna inanmadığını ifade etmiştim. Sayın Talat’ın açıklamalarına baktığımda beni teyit eder bir söylem olmuş.”
Daha önce de olmuştu
Arıklı, aynı durumunun 1994 yılında da yaşandığını ifade ederek, şöyle devam etti:
“Biz aynı durumu 1994 yılında da yaşadık. O zaman CTP-DP hükümet kurmuştu. Türkiye bu hükümeti onaylamamıştı. Türkiye hiçbir şekilde para göndermedi ve bütçe çok büyük açık verdi. Fiyat İstikrar Fonu, o zaman bütçeye dahil edilmişti. Mali sorunlar artınca rahmetli Özker Ögür, “Deniz bitti” diyerek hükümeti dağıtmıştı.”
Reformlar şart
Arıklı, Türkiye’den para akışının durmasında öncelikle mali protokolde öngörülen reformların yapılmaması olduğunu ifade etti. Arıklı şunları söyledi:
“Birçok konuda taban tabana ters düşünen bir hükümet var karşımızda. Türkiye özelleştirmeler ve su meselesinden dolayı UBP başta olmak üzere tüm siyasi partilere kırgın. 2016 yılında UBP döneminde Su Kurumu oluşturulacağına dair Türkiye’ye söz verilmişti. Ne UBP ne de 4’lü koalisyon hükümeti Su Kurumu’nu oluşturmadı. Türkiye bu konuda açığa çıkarıldığını düşünüyor. Gayrı resmi aldığımız bilgilere göre su konusu çözülmezse elektrik konusunda açılımda soğuk davranacak.”
En fazla birkaç ay
Bütçede büyük bir açık olduğunu, ekonomik krizin tüm sektörleri vurduğunu ifade eden Arıklı, “Bu bütçe ile bu hükümet en fazla birkaç ay dayanır” dedi. Arıklı, Türkiye’den gelecek paranın dahi bütçe açığına katkısı olmayacağını ancak gelmemesi durumunda kaosun daha da büyüyeceğini dile getirdi. Arıklı, “Bu yüzden hükümet çok ciddi bir performans ortaya koymak zorundadır. Mali protokolde öngörülen reformları hayata geçirmelidir” dedi.
