Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler (CTP-BG), müzakereler konusunda açıklama yaparak, Cumhurbaşkanını Derviş Eroğlu’nu eleştirdi. Demokrat Parti Ulusal Güçler (DP-UG) Genel Sekreteri hasan Taçoy da Kıbrıs konusunda CTP’yi suçladı. İki parti genel sekreterinin Arefe günü yaptığı karşılıklı açıklamalar, bayramda siyasetin daha da gerileceği sinyalini verdi.
CTP-BG Genel Sekreteri Kutlay Erk yaptığı yazılı açıklamada, “Cumhuriyetçi Türk Partisi olarak Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun müzakerelerin tıkanmasından medet uman yaklaşımlarının Kıbrıs Türk halkının çıkarları ile bağdaşmayan ve aleyhimize sonuçlar doğuracak bir stratejinin ürünü olduğu hususunda bir kez daha uyarıda bulunma ihtiyacı hissetmekteyiz” dedi.
Açıklamada, “24 Temmuz Perşembe günü yapılan liderler görüşmesinin hemen ardından Derviş Eroğlu’na yakınlığı ile bilinen İnternet haber portalları üzerinden başlatılan ve bir kaşık suda fırtına koparırcasına Kıbrıslı Rum lider Anastasiadis’in toplantıdan ayrılış biçimine ilişkin Kıbrıslı Rumların masadan kaçtığı ve müzakere masasının çöktüğü yönündeki yayınların maksatlı bir propaganda niteliği taşıdığı anlaşılmaktadır. İlerleyen günlerde gerek güneyde gerekse kuzeyde çıkan haberlerde Kıbrıs Rum tarafının resmi olarak müzakereleri terk etmediği, görüşme esnasında her iki tarafın da reddettiği birtakım unsurların var olduğu görülmektedir” ifadelerini kullanan Erk şöyle devam etti:
“Eroğlu, Nami’den özür dilesin”
“Müzakere masasının çökmesinden medet uman vahim tutumuna paralel olarak Sayın Eroğlu’nun müzakerelerin federal çözümle taçlandırılmaması halinde toplumumuza nasıl bir gelecek vaat ettiğine ilişkin de somut bir açıklama yapması zorunluluğu vardır. Üstelik müzakerelerin yapıcı bir tutumla devamından yana tavır sergileyen ve Sayın Anastasiadis’in son zamanlardaki yaklaşımlarının da birtakım olumsuzluklar içerdiğini zaman zaman ortaya koyan Dışişleri Bakanı Sayın Özdil Nami’nin ‘Anastasiadis’in savunuculuğunu yapmakla’ itham edilmesi partimizce şiddetle kınanmaktadır. Asla kabul edemeyeceğimiz bu soğuk savaş dönemini andıran talihsiz açıklama ve çirkin üslubundan dolayı Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun Sayın Nami’ye ve halkımıza bir özür borcu doğmuştur.”
“Deşifre olan maksatlı bilgiler...”
“Son iki günde Derviş Eroğlu’na yakın İnternet haber portallarına ve gazetelere yansıyan ve kısa sürede deşifre olan maksatlı bilgilerden hareketle, görüşme masasında olup bitenlerle ilgili Cumhurbaşkanlığı kaynaklı bilgilerin manipüle edilebileceği endişesi CTP açısından doruğa tırmanmıştır” diyen Erk açıklamasına, “CTP, Sayın Cumhurbaşkanı’nın yapmadığı ancak Sayın Dışişleri Bakanı Özdil Nami tarafından tutanaklardan ve uluslararası çevrelerle yapılan görüşmelerden elde edilen bilgiler ışığında düzenli bir şekilde yürütülmekte olan sivil toplumla görüşme ve bilgi alışverişinde bulunma çalışmalarını desteklemektedir” şeklinde devam etti.
“Eroğlu’na rağmen çözüm iradesi...”
Erk, sözlerini şöyle tamamladı:
“CTP, 24 Temmuz gecesi gerçekleştirdiği Parti Meclisi’nde alınan karar doğrultusunda, karşılıklı kabul görecek, taraflar arasında güveni artıracak ve kapsamlı çözüme ulaşılmasını kolaylaştıracak önlemler hazırlanması için girişimci olmaya devam edecek ve önümüzdeki süreçte halkımızın Kıbrıs sorununa ilişkin duyarlılığını yükseltmek amacıyla Talat - Hristofiyas dönemindeki yakınlaşmaların sahiplenilmesinin sağlanması ve tıkanıklıkların aşılması için yeni öneriler geliştirilmesine yönelik çalışmalarını yoğunlaştıracaktır.
Partimiz, Derviş Eroğlu’na rağmen Kıbrıs Türk tarafının çözüm yönündeki güçlü iradesini canlı tutmak ve uluslararası alanda zamana oynayan değil çözüm için girişimci olan bir toplum olduğumuz yönündeki imajın tazelenmesini sağlamak adına halkımızla birlikte kararlı bir biçimde çalışmalarını sürdürecektir.”
Taçoy:Köstek değil destek olun
Demokrat Parti Ulusal Güçler (DP-UG) Genel Sekreteri Hasan Taçoy ise Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in görüşme sürecinde izlediği tutumu “diplomatik nezakete aykırı ve olumsuz “ olarak değerlendirerek, kınadı. Taçoy, “Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin tamamen seçim hesapları ile Cumhurbaşkanı Eroğlu’nu eleştirmekte olduğunu” da savunarak, “Bu kritik aşamada yapılması gereken gayet başarılı bir şekilde, güzel bir liderlik örneği sergileyerek Rum tarafı ile görüşmeleri sürdüren Cumhurbaşkanı Eroğlu’na destek olmaktır, kösteklemeye çalışmak değildir” dedi.
DP –UG Genel Sekreteri Taçoy açıklaması şöyle:
“Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiades’in asabi, diplomatik nezaket kurallarını aşan tavırları benim için yeni bir durum değildir. Anastasiades, Panama’da yapılan Parlamentolar Arası Birlik toplantıları sırasında, Kıbrıs Türk ve Rum milletvekilleri arasında gerçekleştirilen benim de katıldığım bir toplantıda da nüfus mübadelesi konuşulurken aniden sinirlenip bağırmaya başlamış ardından da toplantıyı terk etmişti.
“Masadan kaçması beni şaşırtmadı”
Dolayısı ile Nikos Anastasiades’in 24 Temmuz Perşembe günü gerçekleştirilen liderler buluşmasında Cumhurbaşkanımız Sayın Derviş Eroğlu’nun ‘yakınlaşmaların yok sayılamayacağını’ vurgulamasına sinirlenip masadan kaçması beni hiç şaşırtmadı.
Ancak Nikos Anastasiades bilmelidir ki Kıbrıs Türk Halkı asla egemenliğinden, özgürlüğünden, güvenliğinden geri adım atmayacaktır.
“CTP’nin haksız eleştirileri kabul edilemez”
Bu arada, Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Sekreteri’nin Rum liderin izlediği siyaset ve yaptıkları ortadayken ona yüklenecek yerde tamamen seçim hesaplı bir tavırla Cumhurbaşkanımız Sayın Derviş Eroğlu’na haksız eleştirilerde bulunması asla kabul edilemez.
Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Sekreteri, Genel Başkanları, Başbakanımız Sayın Özkan Yorgancıoğlu’nun haftanın her Salı günü Cumhurbaşkanı ile rutin görüşmesi olduğunu, Kıbrıs konusu değil her konunun orada görüşüldüğünü öneri, ya da sorun varsa bu görüşmelerde dile getirilebileceğini bile bile bazı eleştiriler yapıyorsa bunları iyi niyetle bağdaştırmak mümkün değildir.
Dolayısı ile yapılması gereken ikide birde Cumhurbaşkanı’nı medyada veya sivil toplum kuruluşları ve sendikalar önünde basına yansıyacak şekilde eleştirmek veya eleştirilmesini sağlamak değil, hükümet yetkilileri ile Cumhurbaşkanı arasındaki görüşmelerde öneri görüş ve düşünceleri ortaya koymaktır.
“Siyasi çıkar hesapları...”
Gün birlik günüdür. Bu kritik aşamada yapılması gereken gayet başarılı bir şekilde, güzel bir liderlik örneği sergileyerek antlaşma hedefli ve uzlaşmacı bir tutumla Rum tarafı ile görüşmeleri sürdüren, Rum tarafına beş aşamadan oluşan bir çözüm takvimi öneren Cumhurbaşkanımız Eroğlu’na destek olmaktır, şu veya bu şekilde kösteklemeye çalışmak değildir.
Cumhurbaşkanı Eroğlu her zaman için yapılacak önerilere ve katkılara açık olduğunu vurgularken kafa karıştırıcı siyasi çıkar hesaplı suçlamalar yapmak Kıbrıs Türk Halkı’nın gerçek çıkarları ile bağdaşmaz.”
Güncelleme Tarihi: 28 Temmuz 2014, 09:59