banner564

Sektörler hazır

Çıralı Plastik’in sahibi Ali Çıralı, Rum tarafı ile her alanda rekabet edilebileceğini söyledi

Sektörler hazır
banner598

Züleyha KARAMAN

   Lefkoşa’nın Organize Sanayi bölgesinde faaliyet gösteren Çıralı Plastik’in sahibi ve Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Ali Çıralı, “Güney Kıbrıs’taki üreticilerle rekabet etmede hiç bir sorunumuz yoktur. Aşağı yukarı girdi maaliyetlerimiz Güney Kıbrıs ile aynıdır.  Ancak; Güney Kıbrıs’a yapılan satışlarda piskolojik engeller var” dedi.

   Olası bir çözüm sonrasında Kıbrıs Türk işletmelerin rekabet edebilirliği konusunda araştırmasını sürdüren Diyalog, 1992’den bu yana faaliyet gösteren Çıralı Plastik’in sahibi Ali Çıralı ile görüştü.

   Çıralı, iki toplum arasındaki ticaretin geliştirilmesi halinde, bunun çözüme de olumlu etki yapacağı düşüncesidne.

   Birçok engellemeye rağmen Yeşil Hat Tüzüğü kapsamında Güney Kıbrıs’a mal sattıklarını belirten Çıralı, “Piskolojik engellere rağmen satış yapabiliyoruz. Demek ki bu engeller kaltığı zaman satış hacmimiz daha da  artabilecek” diye konuştu.

 

Ayda 100 ton üretim

    Çıralı, Diyalog’un sorularını şöyle yanıtladı:

   Soru:Çıralı Plastik hakkında bilgi verir misiniz?

   Çıraklı Plastik faaliyetlerine 1992 yılında başladı. Plastik sektöründe üretim yapıyor. Market poşetleri, çöp torbaları, ambalaj malzemeleri üretiyor. 22 yıllık sürede büyüme de kaydedildi. Aylık 8-10 ton kapasite ile üretime başlanmıştı, şimdiki kapasitemiz 100 tonun üzerindedir. Şuan 36 kişi çalışıyor. Ürünlerimiz tamamen iç piyasaya yöneliktir.

   Soru:Güney Kıbrıs’la iş ilişkileriniz nasıl, birleşik Kıbrıs’ta Türk firmaları Rum firmalarla kolay rekabet edebilecek mi?

   Yeşil Hat Tüzüğü kapsamında. 2005’ten beri Güney Kıbrıs’a satışlarımız artarak devam etmektedir. Sektör olarak en büyük sıkıntımız, Türkiye’deki sanayicilerle rekabet etmede zorlanıyoruz.  Çünkü; bu sektörde elektrik önemli bir girdidir, maliyetlerin yüzde 10’una yakınını teşkil ediyor. Bizdeki ve Türkiye’deki elektrik fiyatlarını kıyasladığımız zaman bizde elektrik fiyatı üç katı, işçilik Türkiye’ye göre iki katı. Finansman erişiminde de zorluklarımız var. Bu  dezavantajlarımıza rağmen Türkiye’den buraya gelen plastik ürünleri ile de rekabet etmeye çalışıyoruz, ama çok da zorlanıyoruz. Güney Kıbrıs’taki üreticilerle rekabet etmede hiç bir sorunumuz yoktur. Aşağıyukarı girdi maaliyetlerimiz Güney ile aynıdır.

 

“Güney’e satışta engeller var”

 

   Soru: Güney Kıbrıs’a rahat mal satıyor musunuz?

   Güney Kıbrıs’a yapılan satışlarda başka sorunlar var. Piskolojik engeller var. Tüketicilerin büyük bölümü, bu ürünlerin Kuzey Kıbrıs’tan gittiğini bilmeden tüketiyor, öğrendiği zamanda büyük tepki gösterip, bir daha almıyor. Türk firmaları güneyde reklam da yapamıyor. Sanayi Odası olarak 2006’da Güney Kıbrıs’ta yapılan fuara  65 firma ile katılmıştık. Ondan sonraki yıl firma sayısı 30’a daha sonra 15’e düştü, sonra hiç katılım olmadı. Bunun en büyük nedenlerinden biri, Yeşil Hat Tüzüğü’ne uygun olarak Güney Kıbrıs’ta satılan ürünlerin bir çoğu kuzeyden gittiği bilinmeden satılıyor. Biz fuara katıldığımızda bu ürünleri teşhir ederiz, o fuarı ziyaret edenler görür ve Türk tarafından gittiğini görünce almaz. Fuara katılma olumsuz etki yaptı ve durdu. Zaman zaman Güney Kıbrıs’ta Türk ürünlerine karşı tepki gösterilir. Bu nedenle Yeşil Hat Ticareti de pek gelişemedi. İlk yıllarda kuzeyden, güneye giden mallar toplamda 8 milyon Euro’ya ulaşmıştı, fakat yıllar içerisinde geriledi. Geçen yıl da 4 milyon Euro civarında oldu. Bu da piskolojik engellerden kaynaklanıyor. Halbuki Yeşil Hat Ticareti’nin geliştirilmesi yönünde çalışmalar yapılsa, iki toplumu kaynaştırmak için güven artıcı önlemler gibi, iki toplum arasındaki ticaretin geliştirilmesi bir çözüme de olumlu etki yapar. Bu düşünceyle çalışmalar yapılsa, Yeşil Hat ticaretinin 20 milyon Euro’ya çıkması çok da zor değil.

 

“Annan Planı dönemindeki endişelerimiz yok”

 

   Ekonomik açıdan da bakıldığında çözüm iki toplumun da menfaatinedir. Kuzey ve Güney’deki üreticiler, şartlar eşit olduğu için, rekabet mümkündür. Eski uçurum kalmadı. Güney Kıbrıs AB’ye girdikten sorna yardım ve hibeler aldı. Herkes tesisini yeni teknolojilere göre geliştirerek rekabet şanslarını artırdı. Olası bir çözümde,  bu imkanların Kuzey’deki sanayicilere de sağlanacağına inanıyorum. Dolayısıyla bir çözümün Kuzey Kıbrıs sanayici için dezavantaj değil de bir avantaj olcağına inanırım. Çünkü daha büyük bir piyasa, daha büyük bir pazara da açılmış olacağız. Çözüm olduğunda, piskolojik engelin de kalkacağına inanıyorum.

  Anna Planı dönemi ile şimdiki dönemi kıyasladığımızda tamamen farklı bir konumdayız. Aradan 10 sene geçti. Kuzey olarak daha da toparlandık, Güney’de de ekonomik krizler yaşandı, iki ekonomi arasında fark azaldı. Dolayısyla Annan Planı dönemindeki endişelerimiz artık o boyutlarda değil. Piskolojik engeller olmasaydı, bizim sanayicimiz Yeşil Hat üzerinden Güney Kıbrıs’a daha çok mal satardı.

 

“İnşaat sektörü daha avantajlı”

 

  Soru:Sektörler olarak kıyaslama yaparsanız, hangileri daha avantajı?

   Kuzey’de inşaat sektörüne malzeme üreten sanayiciler Güney Kıbrıs ile  rekabet edebileck durumdadır. Çünkü, Annan Planı döneminde Kuzey’de inşaat sektöründe patlama oldu, sanayiciler bu talepleri karşılamak için teknolojik yatırım yaptı, rekabet güçleri de arttı.

   Plastik sektörüne baktığınızda,  piskolojik engellere rağmen satış yapabiliyoruz. Demek ki bu engeller kalktığı zaman satış hacmimiz daha da artabilecek. Temizlik ürünleri sektörümüz de avantajlı. Fiyat ve kalite açısından bir endişemiz yok. 

   Bir anlaşmadan sonra, hellim konusunda da bir sıkıntı çıkmaz. Yarı yarıya bir fiyat farkı var. Bizde süt daha ucuz. Bizim üreticimiz Güney Kıbrıs’a çok rahat hellim satabilir. Tekstil sektörümüz zayıf.”


YARIN: LONDRA TEMZİLEME EVİ

Güncelleme Tarihi: 01 Mart 2014, 01:28
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner608

banner474