Maliye Bakanı Serdar Denktaş, Kıbrıs Türk Hemşireler ve Ebeler Sendikası’nı kabul etti.

Baakanlıkta dün gerçekleşen ziyarette, Kıbrıs Türk Hemşireler ve Ebeler Sendikası Başkanı Ali Özgöçmen’in hemşire istihdamı ve geçici çalışan hemşirelerin vardiya tahsisatı talebi oldu.
Denktaş ise sendikanın geçici hemşirelere vardiya tahsisatı talebini haklı bulduğunu ve bu yönde karar alındığını belirterek; “genel yaklaşımımız, geçici de olsa, işçide olsa o görevin hakkını alması. Dolayısıyla talebiniz tarafımızdan olumlu görünmüştür” dedi.
Maliye Bakanı Serdar Denktaş ayrıca hemşirelere bir müjde de vererek; “166 kişilik yetkiniz şuanda Kamu Hizmetleri Komisyonu’na ulaşmıştır” ifadesini kulandı.  

Tel-Sen endişelerini Denktaş’a aktardı
Öte yandan Maliye Bakanı Serdar Denktaş, Kıbrıs Türk Telekomünikasyon Dairesi Çalışanları Sendikası (Tel-Sen) heyeti ile bir araya geldi.
Bugün öğle saatlerinde bakanlıkta gerçekleşen görüşmede, sendika başkanı Tamay Soysan ile yönetim kurulu üyeleri, endişelerini dile getirdi.
Soysan, Maliye Bakanlığı ile sendikanın Telekomünikasyon Dairesi ile ilgili öngörüleri ve çözüm önerilerini de ortaya koyduğu birçok toplantı gerçekleştirdiklerini bir kez daha bir araya gelerek kamuoyu, sendika ve Telekomünikasyon Dairesi personelinin giderilmeyen endişelerinin masada olduğunu söyledi.
Soysan,  Telekomünikasyon Dairesi’ne ilgili bakanlığın yaklaşımı ve Tel-Sen’in çözüm önerilerini içeren bir rapor hazırladıklarını söyledi ve bu raporu Maliye Bakanı Denktaş’a sundu.
Tel-Sen Başkanı Tamay Soysan endişelerinin ne olduğunu ise şu şekilde dile getirdi: “Ortada bir Bakanlar Kurulu kararı var. Bu kararı Tel-Sen olarak incelediğimiz zaman ortaya, Telekomünikasyon Dairesi ile birlikte hizmetlerin tamamen özele devredileceği sonucu çıkıyor. Yani, o Bakanlar Kurulu kararı alt yapıda ‘Kamu Özel Ortaklığı’, üst yapıda da ‘Yap İşlet Devret’ modelini öngören ve Özelleştirme Yasası’nın da 5. Maddesine atıfta bulunan kararı ortada. Biz burada Telekomünikasyon Dairesinin özele devredileceğini anlamaktayız ve bunu kabul etmemiz mümkün değil. Bizim endişemiz kurum ve kuruluşlarımızın, kendi değerlerimizin özeleştirilmesi endişesidir.”