Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, içinden geçilmekte olan süreçle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, ülkedeki Korona virüs salgınıyla ilgili durumun kötümser olmayı gerektirmediğini ancak test sayısının yetersiz olduğunu, bu nedenle sadece pozitif vaka sayısına bakarak rehavete düşülmemesi gerektiğini vurguladı. Cumhurbaşkanı test sayısının bir an önce artırılmasının gerekli olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Akıncı, koronavirüs nedeniyle hayatını kaybeden dünya tıp camiasında saygın bir yere sahip olan Kıbrıslı Türk Prof. Dr. Sedat Tellaloğlu’na Allah’tan rahmet, ailesi ve sevenlerine de başsağlığı diledi. Cumhurbaşkanı Akıncı ayrıca, gerek adamızda, gerek Londra’da yitiren Kıbrıslılarla tüm dünyada hayatını kaybeden insanların acısını paylaştığını belirtti.
Katıldığı televizyon programında bu dönemde eleştiri yapmak istemediğini ancak, hükümetin icraat ve kararlarında tutarlılık olması gerektiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Akıncı, alınan bazı kararların ertesi gün değiştirildiğini, ekonomik önlemler paketinde de birbiri ardına sürekli değişen düzenlemelerin söz konusu olduğunu belirterek, “Belli ki oturup ortak akılla bir karar alınmıyor. Ortak akılla ve mümkün olan en geniş konsensusun sağlanması gereken bir dönemden geçiyoruz. Bu olmadığı için maalesef kararlar sürekli değiştiriliyor” dedi.
Ortada bir tartışma yoktur, bir itham vardır
Güney Kıbrıs’tan alınan ilaç ve tıbbi malzemelerin yasa dışı olduğunun iddia edildiği Başbakanlık açıklamasına ilişkin tartışmalarla ilgili değerlendirmesi sorulan Cumhurbaşkanı Akıncı, “Ortada bir tartışma yoktur. Ortada olan bir olayın çarpıtılması ve itham vardır. Bu ithama cevap verme mecburiyetimiz vardır” dedi.
3 Şubat’ta liderlerin de katıldığı İki Toplumlu Sağlık Teknik Komitesi toplantısında, korona virüsün adaya gelişinin en asgaride tutulması için yapılması gerekenler hususunda uzlaşıya varıldığını belirten Cumhurbaşkanı Akıncı, komitenin bunun ardından iki kez daha toplandığını, iletişimin ise günlük olarak sürdürüldüğünü ifade etti.
Akıncı, “Bu ilaçların hangi gün saat kaçta intikal edeceğini geçtiğimiz gün güneydeki eş başkan kuzeydeki muhatabına iletti. Kuzeydeki muhatap da Cumhurbaşkanlığına ilaçların alınması için yardımcı olunmasını rica etti. Cumhurbaşkanlığında kamyon olmadığı için konuyu LTB Başkanı Sayın Harmancı’ya ilettim. Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı da malzemelerin alınacağı kamyon ile ilgili bilgileri Polis Genel Müdürü’ne bildirdi. Olay bundan ibarettir. İlaçlar Sağlık Bakanlığı’nın yetkilisinin indirilsin dediği yere indirildi. Bu ilaçlar Cumhurbaşkanlığı’nda değil, Sağlık Bakanlığı’na ait depodadır” dedi.
“Herkes aklını başına toplayacak”
“Başbakanlık açıklamasını kim yazdıysa dönüp bir daha okuyacak. Ne dedim diye bakacak. Halkın bu tavır karşındaki tepkisini anlamaktan bu kadar mı aciz hale geldiler? Son derece üzücü. Söylenenleri akıl almıyor. Herkes aklını başına toplayacak. Başka ne desem kırıcı olacak. Bundan başka bir şey söylemek istemem, çünkü bu yapılanları akıl almaz. Bu sıkıntılı süreçten ve stresten, aslı astarı olmayan akıl dışı suçlamalarla çıkamayız. Omuz omuza verip dayanışarak çıkabiliriz. Cumhurbaşkanı olarak bu badireden çıkabilmemiz için her türlü katkıyı yapmaya hazırım ve yapmaya devam edeceğim. Birilerinin kuyusunu kazmaya çalışmayı bırakıp, ortak akılla yol almayı denerlerse, el birliği ile bu badireyi aşacağız. Toplumumuzun beklediği budur.”
Rekabetçi değil, dayanışmacı bir anlayış
Sağlık Danışma ve Ekonomi Danışma Kurulları ile sürekli iletişim içinde olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Akıncı, “Biz bu kurulları birilerine rekabet olsun diye kurmadık. Rekabetçi değil dayanışmacı bir anlayışa ihtiyacımız var” diyerek, Ekonomi Danışma Kurulunun 4 çalışma yaparak hükümete ilettiğini, toplum adına Türkiye, AB, Dünya Bankası, Dünya Sağlık Örgütü, İslam İşbirliği Teşkilatı, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’na mektup yazdığını, Dünya Bankası’ndan her türlü teknik desteği verecekleri yanıtını aldıklarını söyledi.