Pelin YÜKSELAY

Eski adıyla ‘Larnakas Tis Lapithou (Lapta Larnakası) şimdiki adıyla Kozanköy; Beşparmak sıra dağlarının güneye bakan kısmında, 300 metre yüksekliğindeki kayalık bir tepenin yamacında kuruludur.  
   Nüfusu 300 civarında olan bu köyün insanları genellikle hayvancılık ve tarımla uğraşıyor…
   Köyüne ülkesine aşık bir insan olan ‘Kozan Experience’ adlı restorantın işletmecisi Savaş Boransel, 5 yaşında Baf kasabasından göç etmiş… Fakir bir ailenin çocuğu olan Savaş Boransel, askerlik görevi sonrasında gittiği Finlandiya’da hem çalışmış, hem de yüksek tahsil yapmış ve 15 yıl süreyle burada kalmış…
   Boransel, bundan 10 yıl önce de çok sevdiği ülkesine ve köyüne geri dönüş yaparak kendi lokantasını hizmete açmış…
   Çalışkanlığı ve üretkenliği ile tanınan Savaş Boransel, bundan 4 yıl önce köy halkının ürettiklerini pazarlayabilmek için bir fikir geliştirmiş…
   Bundan sonrasını kendisinden dinleyelim:
   “Bir gün bunları neden Merit otellerine satmayalım diye düşünmeye başladım… Ve cesaretimi toplayıp, köylünün ürettiklerini arabama koyup doğruca Alsancak’ta Merit otelinin yöneticilerine gittim. Köy ekmeği, hellimli, zeytinli, köy yumurtası, hellim, nor, zeytin yağı ve reçel… Kısa bir süre içinde Sayın Besim Tibuk’un onayı ile ürünlerimiz kabul gördü ve düşüncem gerçekleşmiş oldu. O gün, bugündür her sabah köylünün ürettiklerini toplayıp, Merit’lere götürüyorum. Onlar da müşterilerine doğal yiyeceklerimizi ikram ediyorlar.”

Herkese moral geldi

   Merit’lere satışların başlamasından sonra köylüye moral geldiğini, üretim azminin daha da arttığını belirten Savaş Boransel “Yeter ki isteyelim ve üretelim… Bu ülkede turizm geliştikçe bunun her şeye büyük katkıları oluyor. Ben hem köylüme, hem de ülkeme bir miktar da olsa katkı sağlıyorsam bundan büyük bir gurur duyarım. Merit otellerinin bizlere kucak açması en büyük mutluluğumuzdur”diyor.

Fırıncı kardeşler Şerif Demirbey-Fatoş Demirbey...

   Kozanköy’ün fırınını Şerif ve Fatoş Demirbey adlı iki kız kardeş işletiyor… Babalarının ‘üretin’ öğüdü ile 10 yıl önce bu serüvene başlayan kardeşler her sabah saat 03.30’da kalkıyor ve bıkmadan, usanmadan fırınlarını çalıştırıp, üretmeye başlıyorlar... 
   En büyük sevinçleri ise saat 11.00’i bulduğunda ellerinde hiç ürün kalmaması... İlk başlarda sadece köy halkının desteklediği fırıncı kardeşler bugün ürettiklerini Merit gibi bir oteller zincirine satmanın ve ürünlerini dünyanın birçok ülkesinden gelen turistlerin beğenisine sunmanın haklı gururunu yaşıyorlar!
   Kardeşlerden Şerif Demirbey’in sabah 3.30’da fırının kapısını açmasıyla başlayan serüven, hamurun yoğrulması ve fırının yanmasıyla sürüyor. Ardından Fatoş Demirbey ekmek yanında, çörek, hellimli ve zeytinlileri pişiriyor. Bu arada köy halkı da yavaş yavaş fırına gelmeye başlıyor... 
   Diğer yandan ekmekler Merit Otelleri’ne gitmek için de hazır oluyor... 
   İki kardeş, 6 yıl boyunca ürünlerini sadece köy halkına satmış... Daha sonra annelerinin Pazar yerine gitmeye başlaması ile birlikte, ürünleri pazarlarda da yer almış... 
   İlerleyen zamanlarda ise köyüne âşık Savaş Boransel onlara çılgın bir fikirle gitmiş. Neden ürettiklerimizi Merit Otelleri’ne satmayalım? Bu fikri duyunca oldukça heyecanlanan kardeşler, bundan 4 yıl önce ekmeklerini Merit Otelleri için de üretmeye başlamış... İki kardeş Merit Otelleri’ne müteşekkir. 
   “Diğer kurumlar da köylerimize bu tarz destek verdiği takdirde ülkede işsiz insan kalmaz, üretimde sıkıntı yaşanmaz” diyorlar.

Hellim, noru, yoğurdu Merit’e... 
   ‘Hellim’ denince akla gelen ilk köylerden biridir Kozanköy. Merit Otelleri için taze günlük hellimi Savaş Boransel’in kız kardeşi Leman Boransel tarafından hazırlanıyor... 
Leman Boransel her gün bıkmadan usanmadan hem kendi ailesi, hem de Merit Otelleri için hellim, nor ve yoğurt üretimi yapıyor. 
   Ev hanımlarına çağrı yapan Boransel, ‘ev hanımıyım, ben bu şekilde nasıl kazanırım diye endişelenmeyin. Evde ürettiğiniz, zeytin, zeytinyağı, tarhana, hellim, ekmek ne varsa üretmeye devam edin. Kaliteli ürün gün gelir alıcısını bulur’ diyor.
   Boransel, Merit Otelleri’nin müşterilerine yerli doğal ürün sunma çabasını da takdire şayan buluyor ve ‘onlara benim ürünlerimi alıp, müşterilerine sundukları için binlerce kez teşekkür ederim’ diyor!

Mevsimine göre reçel
   Evinde ailesi için reçel yaparken, bir anda kendisini Merit Oteller zincirine üretim yapan bir kadın olarak bulmuş Sevgül Boransel’de... 
   Mevsimine göre yetişen meyve ne ise dalından toplayıp ve reçel yapıyor ve bunları Merit otellerine satıyor. Oteller de sabah kahvaltılarında bu doğal üretimi müşterilerine sunuyor.
  Turunç macunu, elma reçeli, bal kabağı reçeli, kara erik, böğürtlen, çilek ve alıç reçeli şu an Boransel’in üretimini yaptığı ve pazarladığı reçellerin en önemlileri... 
   Her ne olursa olsun kaliteli ürünün günü geldiğinde alıcısını bulduğunu düşünen Boransel, bugün ürünlerini Merit Otelleri aracılığı ile dünyanın birçok ülkesinden gelen turistle buluşturmanın mutluluğunu yaşıyor...
   Boransel, Merit zincirinin yerli, doğal üretimi desteklemesinden dolayı son derece memnun! Boransel ülkede bu tarz işletmelerin kalmadığından yakınıyor!

Serbest büyüyen tavukların yumurtaları
   Merit’lerin köy ürünlerine olan ilgisi Firdevs Sezginsoy’ da büyük br moral vermiş... Sırf torunları taze yumurta yiyerek büyüsün diye tavuk besleyen Sezginsoy bugün yumurtalarını Merit Oteller zincirine de pazarlıyor. 
   Savaş Boransel’in teklifi ile heyecanlanan Firdevs Sezginsoy, “ürününüzü ülkemize gelen turistlerin beğenisine sunacağınızı bilmek büyük bir mutluluk” diyor.
   Her sabah yumurtalarının alıcısı olduğunu bilmenin heyecanıyla kümese giden Sezginsoy, yumurtaları özenle topluyor, diziyor; ardından Savaş Boransel aracılığıyla Merit Otelleri’ne gönderiyor. 
   Önceleri 20 tavukla işe başlayan Sezginsoy “Merit’lerin sayesinde tavukların sayısını 100’e çıkardım. Talep olduğu için daha da artıracağım” diyor.