Hüseyin ÇİÇEK
Coronavirüs sürecinde 2 ay kapalı kaldıktan sonra 4 Mayıs’ta iş başı yapan Gazimağusa Suriçi esnafı, çarşıya kimsenin gelmemesinden şikâyetçi. Salgın nedeniyle kapalı kaldıkları dönemde zarar ettiklerini ifade eden esnaf, iş yerlerini açtıklarını ancak çoğu kez siftah yapamadan dükkânlarını kapattıklarını söyledi. 
Diyalog’a konuşan Suriçi esnafı, turist ve öğrencilerin olmayışından dolayı çarşının canlılığını yitirdiğini dile getirdi. 
Esnaf, “Umarım turistler gelmeye başlar ve çarşı canlanır” dedi. 

Ne dediler?

Tahsin Salahi: 
Uzun süre gelirimiz olmadı, hep cebimizden harcadık. Dükkânlarımız açıldı ancak henüz çarşıya insan gelmiyor. Şu an için tek umudumuz uçuşların başlaması ile turistlerin gelmesidir. Coronavirüsü az kayıpla atlattığımız için, turistlerin en güvenli ülke olarak buraya geleceğini ve bunun da çarşıya olumlu yansıyacağını ümit ediyorum.

Salih Oktay:  
İki ayın ardından dükkânımızı açtık ancak zararımız o kadar fazla ki şu an boyutunu hesaplayamıyoruz. Kapalı olduğumuz dönemde tek kuruş kazanmadık. Durumumuzu bilen müşterilerimiz gelip bir şeyler alarak ufak tefek katkı koymaya çalışıyorlar. Biz millet olarak krizlere alıştık, bunu da atlatacağımızı umut ediyorum. Ancak bu günlerde durum hiç iç açıcı görünmüyor. Turist yok, öğrenci yok. Çalışan yabancı kesim de ülkeden ayrıldı. Dolayısı ile insan kalmadı desek yalan olmaz. Çarşıyı canlı tutan unsurlar artık yok. Belki hava, deniz ve sınır kapıları açılınca turist gelir ve canlılık başlar.

Haldun Birsoy: 
Salgından önce satışlarımız iyiydi, kendi yağımızda kavruluyorduk. Ancak iki ay boyunca kapalı kalınca battık. Tüm ülke bu kapalılık sürecinde kötü etkilendi. Toparlanacağımıza dair umudumuzu kaybetmek istemiyoruz ancak şu an itibarı ile zarardayız. Çarşıda ise henüz bir hareketlilik yok. Ülkeden giden turistler, öğrenciler ve yabancı işçiler durgunluğun esas sebebi. Ayrıca tüm ülke olarak ekonomik sıkıntı içerisinde olduğumuz için vatandaşın da alım gücü kalmadı. Nasıl alışveriş yapsın. Herkes geçim derdine düştü. 

Celal Yeşilada:
Bir esnaf için baya uzun olan iki aylık kapalılık döneminin ardından 4 Mayıs’ta iş başı yaptık ama bir şey değişmedi. Ben şahsen dükkânımı açmasam daha iyi olurdu. Çünkü ne gelen var, ne giden. Cebimde elektrik parasını dahi ödeyebilecek tek kuruşum yok. Dükkânlar açıldı ancak insanlar da ekonomik krizden dolayı çarşıya gelmiyor. Umarım eski günlere dönebiliriz. Bekleyip göreceğiz. 

Yusuf Yenidoğanay: 
Salgın döneminde ekonomik yönden oldukça olumsuz etkilendik. Düğün ve nişan, yaz sezonunda gelecek olan turistler için yatırımlar yaptık ancak salgın her şeyi alt üstü etti. Dileğimiz bir an önce etkin bir aşı ve tedavinin bulunması, herkesin de devletin koyduğu tedbir amaçlı kurallara uyarak sokağa çıkmasıdır.

Hasan Ürüncüoğlu:  
Salgınla mücadele kapsamında iki ay kapalı kaldık ve bu bizi oldukça kötü etkiledi. Dükkânlarımızı açtık ancak insanlar haklı olarak karınlarını doyurmanın peşinde. Alım gücü düşen insanlar, ayakkabı, çanta mı alacak yoksa en acil ihtiyaçlarını mı karşılayacak?. Çarşının canlanması için öncelikle ülke olarak toparlanmamız gerek. O zaman bu toparlanma çarşıya da yansıyacak. Ayrıca ülkeden giden turist, öğrenci ve çalışan kesimin de geri gelmesi gerek. O zaman sadece Suriçi esnafı değil, tüm ülkede piyasa hareketlenecek. Aksi takdirde ekonomik açıdan toparlanmamız çok zor. Umarın en kısa sürede işler yoluna girer.