Avrupa’da öğrenim gören ve Avrupa Kıbrıslı Öğrenciler Platformu çatısı altında toplanan gençler, var olan burs tüzüğünde gerekli düzenlemelerin yapılması ve kendilerine de burs hakkı verilmesi talebiyle Başbakanlık önünde eylem yaptıktan sonra siyasilere ziyaretler başlattı.

Gençlerin temsilcileri dün, Birleşik Kıbrıs Partisi’ni (BKP) ziyaret ederek BKP Genel Sekreteri Abdullah Korkmazhan ve parti yetkilileriyle bir araya geldi.

Ziyarette ilk sözü alan Kıvanç Manyera, var olan burs tüzüğünün öğrenciler arasında adaletsizliğe ve eşitsizliğe neden olduğunu kaydederek, bu uygulamanın Anayasa’ya da aykırı olduğunu söyledi.

KKTC’de ve Türkiye’de lisans öğrenimi görenlere burs verildiğini ancak diğer ülkelerde okuyan öğrencilere burs hakkı tanınmadığını ifade eden Manyera şunları ekledi:

“3’üncü ülkelerde okuyan öğrencilerin zengin olduğuna, bursa ihtiyaç duymadığına dair genel bir kanı var. Bu doğru değil. Orda okuyan öğrencilerin hepsi varlıklı ailelerin çocuğu değil, birçoğu bin bir zorlukla okuyor.”

Çocukları yurt dışında öğrenim gören ailelerin dövizdeki dalgalanmalar nedeniyle sıkıntı yaşadığını da anlatan Kıvanç Manyera, yurt dışındaki hayat pahalılığına da işaret etti.

Korkmazhan:Eşitlik ilkesine aykırı

BKP Genel Sekreteri Abdullah Korkmazhan ise ziyaretteki konuşmasında üniversiteye yurtdışında ve Kıbrıs’ın güneyinde giden öğrencilere burs verilmemesini eleştirerek, bunun Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu söyledi. Mevcut siyasi anlayışın gençlerin kendi kontrolleri altındaki kurumlarda eğitim almasını istediğini, burs düzenlemelerinin de bunu teşvik ettiğini savunan Korkmazhan, “BKP olarak bütün öğrencilere eşit ve adaletli şekilde burs hakkı tanınmasını istiyoruz. Gençlerin destekçisiyiz” dedi.

Açıklamasında “Bu uygulamanın tüzükteki açıktan ya da yasal boşluktan kaynaklandığını düşünmüyoruz” ifadesine de yer veren BKP Genel Sekreteri Abdullah Korkmazhan şunları da savundu:

“Mevcut siyasi anlayış gençlerin Avrupa’da, Kıbrıs’ın Güneyinde, dünyanın değişik üniversitelerinde eğitim almasını, farklı eğitim ve düşünce sistemlerinden yararlanmasını, kendilerini geliştirmesini, sorgulayan, eleştiren bireyler olarak yetişmesini, toplumda etkin görevler almasını istemiyor.”