banner564

‘Kovalarla su taşınan 60’lı yıllara dönüşü' başardık

Kıbrıslı Türklerin ‘kovalarla su taşıdığı’ 60’lı yıllara dönüş

‘Kovalarla su taşınan 60’lı yıllara dönüşü' başardık
banner598

Raif DOĞRU

   Kuzey Kıbrıs’ın birçok bölgesinde susuzluğun artması nedeniyle, parası olan vatandaşlar tankerle tonu 20 ile 50 lira arasında değişen fiyatlarla ihtiyacını karşılamaya çalışırken; dar gelirli vatandaşlar 60’lı yıllarda olduğu gibi mahalle çeşmesinden kovalarla su taşımaya başladı.
   Bir hafta süreyle su alamayan vatandaşlar yetkililerin çözüm üretmesini beklerken, belediyelerin gözü Anamur’dan gelecek suya çevrildi. Ancak; Tarım Bakanı Dursun Oğuz, hava koşulları nedeniyle tamirat çalışmalarının aksadığını ve 25 Eylül’de su akışının başlamayacağını duyurdu.
   Bu arada sosyal medyada ‘susuzlukla ilgili’ paylaşımların giderek artmakta olduğu görülüyor. Lefkoşa’da yaşayan Baki Arıcı dün elinde iki kova su ile yaptığı paylaşımda “Ne günlere kaldık Allah’ım” diyerek, yaşanan sıkıntıya dikkat çekti.
   Kamu-Sen eski başkanı Mehmet Özkardaş da dünkü paylaşımında Gazimağusa Belediye Başkanı’na seslenerek şöyle dedi:
   “Günaydın Mağusa Belediyesi. Beş gündür Karakol Mahallesi’nde damla su yok. Ne yapmayı düşünüyorsunuz?. Pislikten mi ölelim?..”

Fikri Toros’un paylaşımı

   Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili, işadamı Fikri Toros da Geçitköy Barajı’nı ziyaret ederek, burada karşılaştığı manzaradan söz etti ve fotoğraf paylaşımı yaptı. “Keşke bu manzaraya tanık olmasaydım” diyen Toros’un paylaşımı şöyle:
   “Geçitköy Barajı tamamen boşalmış durumda. Yerel kaynaklarımıza gereken ilgiyi ve yatırımı ihmal etmiş olmanın bedelini ağır ödüyoruz. Birçok yerleşim yerimizde su kesintileri artarak devam ediyor. Hükümetin “başarı” edebiyatının son örneği. Keşke bu manzaraya tanık olmasaydım...”

Bakan Oğuz’un açıklaması

   Tarım ve Orman Bakanı Dursun Oğuz dün yaptığı açıklamada, deniz altından borularla KKTC’ye su taşıyan hat üzerindeki çalışmalarda aksama yaşandığını söyledi. Oğuz; 25 Eylül olarak açıklanan su akışında 3 günlük bir gecikmenin olabileceğini belirterek, ekiplerin olağanüstü bir uğraş ile sorunu gidermek için çalıştıklarını belirtti.  Oğuz, Türkiye Cumhuriyeti yetkilileri ile Devlet Su İşleri’nin sorunu gidermek için en üst düzeyde işin başında olduğunu söyledi. 
   Bakan Oğuz, askıdaki son kalan 2 borunun ucu ile ilgili montajın devam ettiğini ifade etti. Hava şartlarının an itibariyle iyi olduğunu ancak tamiratın tamamlanmasında 3 gün gecikme olabileceğini kaydeden Bakan Oğuz, suyun gelmesiyle ilgili tarihin bugün netleşeceğini söyledi.
   
   Başbakan Ersin Tatar ve Türkiye Cumhurbaşkanı yardımcısı Fuat Oktay daha önce birlikte yaptıkları açıklamada suyun 25 Eylül’de yeniden akmaya başlayacağını açıklamıştı. 

YORUM EKLE
YORUMLAR
Ismet
Ismet - 4 yıl Önce

Bakan önce Eylül basi su gelecek ve kesinti olmayacak dedi. Su da gelmedi kesinti de oldu. Daha sonra koskoxa TC baskan yardimcisi 'en gec' 25 eylul dedi, o da yalan cikti. Bari aciklama yapip da kendinizi rezil etmeyin. Istifa beklenirdi etik olsaydi

Vatandas
Vatandas - 4 yıl Önce

Hic sasirmadik dogrusu.

Kibrista yasayan, birazcik bu ulkenin duzeninin ne kadar bozuk, ne kadar yalan oldugunu bilen bir kisi zaten bunlarin laflarina guvenip de boru hattinin zamaninda tamir edilebilcegine inanmamistik zaten.

O yuzden biz hic sasirmadik. Bozuk duzene yalanlara alistik artik, daha iyisini de beklemiyoruz. 50 senedir boyle gelmis boyle de gidiyor.

salih
salih - 4 yıl Önce

suyu türkiyeden getirene kadar denizden arıtılsaymıs daha iyi olmazmıydı

Vatandas
Vatandas @salih - 4 yıl Önce

Bunu yapacak kapasitede tesis nerde? Yapabilsen bile kisa sureligine bu kadar yatirim yapmak akillica degil ustelik uzun sureli bile yapmaya kalksak fiyati cok pahali. Denizden aritma sitemleri en pahali cozumlerden biri sayiliyor.

ESAS sorun ise Nufus patlamasi, ve kontrolsuz bir sekilde nufuzun artmasi ve artmaya devam etmesidir. Eger nufus artisi kontrol edemzsek (ki su anki haliyle ulkeye girip cikanlari bile bilmiyoruz) sadece susuzluk degil daha basimiza bircok sorunlar gelecek ve bunlari cozmemeiz de her gecen gun zorlasacak. Yani cevre sorunlarinin cogunun sebebi insanlarin artmasi ve cevreye verdigimiz zararin da ayni olcude artmasindan dolayidir.

Malesef kontrolsuz nufus artisni nasil coebilecegimiz konusunda herhangi bir gundem bile yok, kimsenin umurunda da degil. Fakat bu gidisat cok kotu tam bir felakete dogru gitmekteyiz. Yasanamaz bir melekete donecegiz boyle giderse.

SIRADAKİ HABER

banner471

banner474