Hüseyin ÇİÇEK

   Ülkeye Girne limanından giriş yaptıktan birkaç gün sonra Gazimağusa bölgesinde faaliyete başlayan ‘Korku Çetesi’nin, kısa sürede yalan ve hile ile çok sayıda insanı dolandırdığı ortaya çıktı. 

   Özellikle yaşlı insanları hedef alan ve “başınız belada, sizi kurtarmamız için şu adrese, şu kadar para getirin” diyen çete üyeleri, polisin baskını sonucunda ortaya çıkarıldı. Polis, çete üyelerinin 5 ayrı koldan harekete geçtiğini ve sırf soygun amacıyla ülkeye geldiklerini bildirdi.

Gazimağusa polisi önceki gün hile yolu ile para sirkat eden 8 kişilik bir şebekeyi çökertti. Yaşlı insanları arayıp kendilerini Savcı ve Polis diye tanıtan kişilerin, Kuzey Kıbrıs’ta daha önce eşine benzerine rastlanmayan bir dolandırıcılığa imza attıkları ortaya çıktı.

Önce ilk 5’i yakalandı

Polisin ilk olarak yakaladığı Abdülkadir Coşkun, Abdülkadir Doğan, Aziz Demirkan, Süleyman Demirkan ve  Süleyman Elbedrami isimli şahısların aradıkları kişileri “başınız belada bize para ve mücevher verirseniz sizi kurtarırız” diyerek kandırdıkları ortaya çıktı. Endişe ile bu şahıslara inananların ise elde avuçta ne varsa bir çuvalın içerisine koyup çete üyelerinin dedikleri yere bıraktığı belirlendi.

10 ve 13 Eylül’de geldiler

Çete üyelerinden önce Abdülkadir Doğan 10 Eylül 2014 günü Girne limanından KKTC’ye geldi, 13 Eylül de ise diğer çete üyeleri Abdülkadir Çoşkun, Aziz Demirkan, Süleyman Demirkan ve Süleyman Elbedrami KKTC’ye giriş yaptı.

İlk icraatları 15 Eylül de

Şebeke üyeleri daha sonra 15 Eylül 2014 tarihinde Gazimağusa’da sakin Kezban Yüzcen’i arayarak kendilerini savcı ve polis olarak tanıttı ve “uyuşturucu suçu ile başınız belada” dedi. Kendilerine para ve mücevher verdikleri halde “ seni kurtaracağız” diyen bu şebeke üyelerine inanan Kezban Yüzcen, 600 Sterlin ve 50 TL nakit para ile 1 adet altın ve 4 adet erkek yüzüğünü bir poşetin içerisine koyup, bu çete üyelerinin dediği gibi evinin az ilerisinde bulunan boş bir araziye koydu. Çete üyelerinden zanlı 2 Abdülkadir Doğan da bu poşeti konu yerden aldı.

İkinci kurban Topçay çifti

Dolandırıldığını anlayan Kezban Yüzcen ve ailesi olayı aynı gün polise bildirdi. Çete üyeleri bir gün sonra 16 Eylül 2014 günü bu sefer Tuzla’da sakin Orhan ve Şöhret Topçay çiftini aradılar. Yine aynı şekilde kendilerini savcı ve polis olarak tanıtan çete üyeleri Orhan Topçay’a “kara para olayına adınız karıştı, başınız belada, eğer bize bir miktar para ve mücevher verirseniz sizi kurtarırız” dedi. 

Bunun üzerine Şöhret Topçay, bankadan çektiği 2 bin Sterlin nakit parayı ve evden toparladığı 130 sterlin ve bin 700 TL nakit para ile 20 çeşit mücevheratı  bir poşetin içerisine koydu ve çete üyelerinin dediği gibi evinin yakınında yol kenarına bıraktı. Zanlı 2 de aynı şekilde parayı ordan alıp gitti.

Polis önce arabayı tespit etti

Olay bilgisine 15 Eylül’de gelen polis, o günden itibaren yürüttüğü teknik takip ile zanlıların ZNC 179 plakalı kiralık bir aracı kullandıklarını tespit etti. Yaptığı yoğun aramalar sonucunda konu aracı Gülseren bölgesinde bir ikametgahın önünde park edilmiş halde bulan Adli Şube ekipleri bölgede pusuya yattı. Zanlıların aracın yanına gelmesiyle de harekete geçen ekipler 5 zanlıyı da etkisiz hale getirerek tutukladı. Zanlıların ikametgahında arama yapan Adli Şube ekipleri 5 bin 700 TL nakit para,  çok sayıda mücevherat  ve sim kart bulup emare olarak el koydu.

Mesele ile bağlantılı 3 kişi daha tutuklandı

Yakalanan çete üyelerinden zanlı 2 Abdülkadir Doğan verdiği gönüllü ifadesinde suçunu kabul etti. Polis yürüttüğü soruşturma neticesinde mesele ile bağlantısı olan 3 kişi Tahsin Sezer, Serap Sezer ve Tamer Göker’i de yakaladı. Tutuklanan 8 kişi dün Gazimağusa Kaza Mahkemesinde Yargıç Ayşen Toroslu’nun huzuruna çıkarıldı.

Kendilerini polis ve savcı olarak tanıttılar

Mahkemeye meseleyi aktaran Adli Şube’de görevli polis memuru Mehmet Kutlu, ilk 5 zanlı Abdülkadir Coşkun, Abdülkadir Doğan,  Aziz Demirkan, Süleyman Demirkan ve  Süleyman Elbedrami’nin Gazimağusa’da sakin Kezban Yüzcen ve Tuzla’da sakin Orhan-Şöhret Topçay çiftini arayıp kendilerini Savcı ve Polis olarak tanıttıktan sonra hile yolu ile konu şahıslardan para ve mücevherat sirkatı yaptıklarını anlattı. 

Demirkıran suçlamaları reddetti

Zanlı 6 Tahsin Sezer, Zanlı 7 eşi olan Serap Sezer ve zanlı 8 Tamer Göker’in de mesele ile bağlantılarının tespit edildiğini aktaran Kutlu, savcı Hasan Çaltılı’nın sorusu üzerine zanlı 6, zanlı 7 ve zanlı 8’e şebeke üyeleri tarafından sirkat edilen para ve mücevherlerin bir kısmının verildiğinin tespit edildiğini söyledi.  Soruşturmanın yeni başladığını ifade eden Kutlu, çok yönlü olarak sürdürülen soruşturmanın salimen yürütülebilmesi açısından zanlıların birer gün süre ile poliste tutuklu kalmalarını talep etti. Mahkemede söz alan zanlılardan Aziz Demirkan kendilerinin turist olarak adaya geldiklerini sadece Tahsin Sezer’in evine misafirliğe gittiklerini  ve suçlamaları reddettiklerini  söyledi. 

Sezer: Diğer zanlıları tanımıyorum

Zanlı 6 Tahsin Sezer ise kendilerinin geçen yıl Abdülkadir Coşkun’a Türkiye’de misafir olduklarını, Coşkun’un da bu yıl kendilerine misafirliğe geldiğini ve diğer zanlıları tanımadığını söyledi.

Bari eşimi serbest bırakın

6 ve 9 yaşlarında iki çocuklarının bulunduğunu söyleyen Sezer, “hiç olmazsa eşimi serbest bırakmanızı talep ediyorum” dedi. Huzurundaki şahadet ve beyanları değerlendiren Yargıç Ayşen Toroslu zanlıların birer gün süre ile poliste tutuklu kalmalarına izin ve emir verdi.

Polis uyardı

Polis yetkilileri vatandaşları buna benzer çetelere karşı uyardı. Bu şebekenin dolandırıcılık amacı ile KKTC’ye geldiğini söyleyen polis yetkilileri, özellikle emekli ve yaşlı insanların seçilerek rehberden rast gele arandıklarını ve çete üyelerinin kendilerini Savcı ve Polis olarak tanıtmasından sonra aradıkları şahıslara başlarının belada olduğunu söyleyerek dolandırdıklarını söyledi. 

Polis telsizi effecti bile kullanıyorlar

Bu kişilerin yaşlı insanları tedirgin ettiklerini söyleyen polis yetkilileri bu çete üyelerinin telefonda konuştukları esnada da arka plandan polis telsizi sesi duyulduğunu, bunun başka çep telefonları ile yine çete üyeleri tarafından çıkarılıp özellikle yaşlı insanların bu şekilde kandırıldıklarını söyleyerek tüm vatandaşların bu gibi çetelere karşı dikkatli olmasını ve kendilerini savcı veya polis kimliği ile arayıp benzer isteklerde bulunan kişilere karşı itibar etmemelerini istedi.