Çiğdem AYDIN
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın, Rum lideri Nikos Anastasiadis’e Guterres çerçevesinin olduğu gibi kabul edilmesine ilişkin çağrıda bulunması vatandaşlar arasında farklı görüşlerin belirginleşmesine sebep oldu. Guterres çerçevesinin içeriğinden emin olmayan vatandaşlar sıfır asker sıfır garanti maddesinin kabul edilemez olduğunu belirtti. Diyalog muhabirine konuşan bir Kıbrıslı Rum ise, Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar arasında herhangi bir problem bulunmadığını, adadaki garantör ülkeler olan Türkiye, Yunanistan ve İngiltere’nin adadan ordusunu çekmesi halinde gerçek çözüme ulaşılabileceğini ifade etti.
Vatandaş ne dedi?
Osman Güvenir:
Çok detaylı olarak bildiğimiz bir çerçeve değil, ama az çok biliyoruz. Crans Monta’da ortaya çıkan bir çerçeve ve Genel Sekreterlerin genellikle dengeli hareket ettiğini görüyoruz. Rumların önüne Guterres belgesi de koysanız onlar anlaşma niyetinde değildir ve yine bir şey olmayacak. Guterres belgesi Annan Planı’na benzer bir çerçevedir, maksat Kıbrıs konusunu öyle bir yere getirmektir ki artık Türkler de Rumlar da bir noktada birleşsinler diye, ama sıfır asker olur mu? Kim güvenebilir karşı tarafa? Evde gece yattığınızda rahat uyuyabilecek miyiz? Ben şahsen güvenmiyorum ve böyle bir madde nerede olursa olsun kabul edilemez.
Salih Dereli:
Guterres çerçevesi dedikleri Crans Montana’da görüştükleri konulardan oluşuyor diye biliyorum ama detaylarını bilmiyorum. Sıfır asker sıfır garanti konusu bu çerçevede varsa sıfır asker konusu kabul edilemez. Rum tarafı sıfır asker sıfır garanti istedi zaten Crans Montana’da ipler orada kopmuştu bu yüzden. Peki şimdi neden aynı çerçevede Sn. Cumhurbaşkanı çağrı yaptı anlamış değilim, ne değişti mesela? Cumhurbaşkanını anlıyorum, bir atılım yapmak istemiş olabilir ama neticede bir önceki görüşmeye dönüşecekse, bir takvim yoksa ucu açık olacaksa, sıfır asker sıfır garanti konusu olursa kabul edilemez.
Arif Salih Kırdağ:
Guterres çerçevesini çok iyi biliyorum. Türkiye’nin garantilerden vazgeçmesini kısa bir süreç içerisinde askerini tamamen geri çekmesini içeriyor. Toprak vermemizi istiyorlar. Kıbrıslı Türklere verilen topraklar veya verdiğimiz harita kadar toprağımız kalacaksa bizim sıkıntı olur diye düşünüyorum. Türkiye’nin Kıbrıs’tan çekilmesi gelecekte Kıbrıs Türkü için sıkıntı yaratır. Ne olursa olsun güvenlik şartları oluşturulmalı. Kıbrıs Türkünün gerektiğinde korunması için Birleşmiş Milletler bir karar üretirse neden olmasın?
Mehmet Kadiri:
Benim kişisel görüşüm sırf masada görüşmek için oturuyorlar. Zaten irade iki toplumun elinde değil, o yüzden böyle 40 senedir görüşme devam ediyor. Kimse masadan kalkarak suçlu duruma düşmek istemez. Bu işler böyle gidecek ben hiç bilmem anlamam. Guterres belgesi anladığım konular değil bildiğim şudur ki; oturup görüşecekler. İş esaslı konulara gelince de yine anlaşamayıp kalkacaklar. Çünkü düşüncem odur ki Kıbrıs’taki çözüm Kıbrıslıların elinde olan bir durum değildir. Ne bizim ne de onların (Rum). Emperyalist güçler bu ülkede bir çözüm istemiyor. Biz burada oyalanıyoruz, hayal dünyasında yaşıyor, yaşatılıyoruz oldu olacak. Kimse bizlerin menfaatini düşünmüyor.
Aleksandros Neofitu:
“Biz Kıbrıslılar arkadaşız, dışarıdan gelenler aramızı bozdu. Türkiye, Yunanistan, İngiltere gidecek biz birlikte yaşarsak sorun yok. Her iki lider de çözümü arzulayarak görüşmelere otururlarsa Türkiye, Yunanistan ve İngiltere görüşmelere dahil edilmezse garantörlük istenmezse sorun çözülür. Garantörlük istenirse o zaman sorun çözülmez. Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar arasında bir sorun yok. Türkiye geldi, Yunanistan geldi İngiltere var sorun garantörlerdir gitsinler o zaman sorun kalmaz. Türkiye askeri buradan çıksın İngiltere de gitsin.