banner564

Herkes mutsuz

Olası bir çözümde en büyük taviz bölgesi olan Güzelyurt’taki insanların çoğunluğu “KKTC’deki siyasete güvenimiz kalmadı” diyerek, çözüme destek verdi

Herkes mutsuz
banner598

Ufuk ÇAĞA

   Kıbrıs sorununun çözümünü amaçlayan müzakere sürecinin yeniden başlaması ve kısa bir süre sonra ikinci kez referanduma gidileceği haberleri üzerine, en büyük taviz bölgesi Güzelyurt’a giden Diyalog muhabirleri ‘mutsuz insanlarla’ karşılaştı.

   İşsizlik, ilgisizlik, parasızlık, borç ve gelecek belirsizliği nedeniyle mutsuz olduklarını söyleyen Güzelyurt sakinleri, özellikle KKTC’deki siyasete ağır eleştiriler yöneltiyor “bizim onlara güvenimiz kalmadı” diyor. Halkın önemli bir kısmı, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda referanduma gidilmesi halinde ‘göç edeceğini bilerek’ yine “evet” diyeceğini söylüyor. Bir kısım insan ise, Rum tarafına güven duymadığını belirterek “hayır” oyu kullanacağını ifade ediyor. Kuşkusuz henüz kararını vermemiş olanlar da var.

 

Güzelyurtlu ne dedi...

 

Ali Faik (Zümrütköy – Emekli)

“Ben aslen Peristeronalıyım, şu anda Zümrütköy’de kalırım. Ben kendimi bildim bileli bu Kıbrıs’ta hep problem vardı ve hala daha da devam ediyor. Şu andaki gelişmeleri izliyorum, bence bu defa anlaşma olabilir, çünkü şartlar her iki tarafta da çok uygun, onun için umutluyum. Ülkemizde en büyük sorun kesinlikle ekonomik sorunlardır, bunu çözebilmek için de idarecilerin bişeyler yapması lazım. Bir kez daha göçmen olabiliriz, ama çözüm için referandum yapılırsa oyum kesinlikle evet olacaktır. Zaten herhangi bir anlaşma olursa bence buradaki birçok büyük problem da yavaş yavaş yok olacaktır”

 

Ahmet Mergen (Güzelyurt – Emekli)

“Buraya Limasol’dan göçmen olarak geldim. Son günlerdeki gelişmeleri ilgiyle takip ediyorum, umarım bu defa anlaşma olur, benim isteğim o yöndedir. Çünkü KKTC’de artık o kadar çok problem ve sıkıntı var ki yaşanamaz bir hale geldi. Ekonomik sıkıntılar, işsizlik, dövizdeki artış, düzensizlik, sistemsizlik ne ararsan var. En azından bir anlaşma olursa bir ümit bunlar düzelebilir, çünkü bizde bu olumsuzlukların değişmesi artık imkansız gibi birşey. Çözüm için yapılacak referanduma kesinlikle Evet diyeceğim”

 

Mustafa Kemal Kayalp (Zümrütköy – Boyacı)

“Benim ailem Akaça’dan göçmen geldi ben burada doğdum. Bu ülkede anlaşma çok zor olur, zaten Annan Planında Türkler evet demesine rağmen hiçbişey kazanamadı. Bu sebeple de ümitlerini kaybettiler. Yani artık buradaki insanların çözüm olacak diye bir beklentileri yok. Ülkede sıkıntı çok, hangi birini sayayım. Nereya el atarsan at muhakkak bir sıkıntı var ve öyle çözülecek gibi de görülmüyor. Bu bölgenin görüşme masasında pazarlık konusu olduğunu biliyorum ama bir referandum olursa çözüm için evet oyu vereceğim”

 

Eşref Kanıpek (Zümrütköy – Kahveci)

“Biz Baf’ın Pelatusa köyünden buraya göçmen geldik. Geldiğimiz günden beridir de bu Kıbrıs Konusundaki görüşmeleri hep dinleyip izliyoruz. Benim beklentim bu defa bir anlaşmanın olması yönündedir. Çünkü bu ülke artık yaşanacak bir yer olmaktan çıktı. Her gün ahla vahla yaşıyoruz. Her taraf yangın yeri gibi, ekonomik sorunlar, dövizdeki yükseliş, işsizlik, düzensizlik, sistemsizlik, partizanlık her şey bizde var. İnşallah bir anlaşma olur ve öncelikle TL’den kaynaklanan döviz artışından kurtuluruz. Bir daha göçmen olacaksak bile referandumda çözüm için evet diyeceğim”

 

Erhan Celaller (Zümrütköy – Muhtar)

“Ben Baf kazasının Anatyu köyünde doğdum ve buraya göçmen geldik. Kıbrıs konusunda kesinlikle çözüm olmaz. Her zaman hareketlenme olur ama gördüğünüz gibi 40 yıldır da hiçbişey olmaz. Yani yine insanlara umut pompalamaktan başka bişey yok. KKTC’de en büyük sorun bence belirsizliktir. Bizim bir kimliğimiz yok, Dünyalı değiliz, ne olduğumuzu biz de bilmiyoruz bizi yönetenler de bilmiyor. Ben Annan Planı döneminde yapılan referanduma evet demiştim, ama bu kez hayır diyeceğim, çünkü nasıl olsa hiç bişey olmayacak”

 

Mustafa Korkut (Bostancı – Beden Eğitimi Öğretmeni)

“Ben aslen Gaziverenliyim ancak şu anda Bostancı’da ikamet ediyorum. Herhangi bir anlaşmanın olacağına inanmıyorum. Zaten anlaşma konusunda ne bizim ne Rumların ne de Türkiye ile Yunanistan’ın herhangi bir iradesi olduğuna da inancım yok. Amerika Birleşik Devletleri ne derse o olur, savaşacaksınız derse savaşacağız, barışacaksınız derse de barış olacak. Ülkedeki en büyük sıkıntı insanların mutsuz olmasıdır. Her sektörde büyük problemler var ve çıkış yolu da yok. İnsanların yüzü gülmüyor, her yerde çarpık bir düzen var. Hem özel hem de devlet sektöründe yaşanan karmaşa ve başıbozukluk her geçen gün artıyor. Kıbrıs konusunun çözümü konusunda yapılacak referandumda bizim görüşümüz çok da önemli değil. Büyük ülkeler ne isterse sonuç da o yönde çıkacaktır, yani benim düşüncemin çok da önemi olduğuna inanmıyorum”

 

Enver Mehmetoğlu (Taşpınar – Emekli)

“Ben göçmen değilim, Angolem’de kalıyorum. Kıbrıs konusunda çözüm belki olur ama benim pek fazla inancım yok. Eğer bir çözüm olacaksa dışardaki büyük devletler isterse olacak, yoksa bizimkiler bu işi bitirmez. Bizim memlekette sorun çok hangi birini sayayım, nereye bakarsan bak zaten problem olduğunu görürsün. Ülkede herhangi bir referandum olursa ben Hayır diyecem, çünkü Rum’ların rahat duracağına inanmam”

 

Hüseyin Yeltekin (Bostancı – Mühendis)

“Aslen Yalovalıyım ve buraya oradan göçmen olarak geldim. Kıbrıs konusunda son günlerde bir hareketlenme olduğu doğrudur, ama bana göre bir anlaşma olmaz. Nedeni ise henüz daha anlaşma için gerekli şartların oluşmadığı nedeniyledir. Bizim bölgede ekonomik sıkıntılar çok, bölge adeta batmış bir durumdadır. Bir an önce özellikle bu bölge için bazı adımlar atılması gerekiyor. Çözüm için yapılacak bir referanduma hayır diyeceğim”

 

Hasan Özkan (Bostancı – Narenciye Üreticisi)

“Bostancı’ya Ayanni – Baf’tan göçmen olarak geldik ve burada yaşıyoruz. Kıbrıs konusunda bir anlaşma olmasını bekleriz, ama anlaşma artık Rum’ların kabul etmesine kaldı. Her zaman başlayan görüşmelerde biraz ilerleme kat edildikten sonra Rum’ların kıvırması ile bir sonuç alınamıyor. Yani anlaşma olmasın diye Rum tarafının hep bir mazareti vardır. Bizim bölgede ekonomik sorunlar çok büyük boyutta, bu sene kuraklık da oldu, bahçelerde üretilen narenciyeyi zaten satamazdık şimdi hiç satamayacağız. Çözüm için yapılacak bir referandumda eğer Bostancı verilecekse Hayır diyecem, eğer verilemeyecekse evet diyecem”

 

Mevlüt Karslı (Yukarı Bostancı – Emekli)

“Ben Türkiye’den 1974 yılında asker olarak buraya geldim ve şimdi Bostancı’da yaşıyorum. Yani buraya tam 40 yıl önce geldim. Burada anlaşma kesinlikle olmayacak. Bu defa da hareketlenmeler var, yine görüşecekler ama bişey olmayacak. Bana göre anlaşmanın olabilmesi için bu ülkedeki tüm askerlerin ve Türkiyeli göçmenlerin buradan gitmesi gerekir. Bunun olacağı tarih olarak da ben 2022 yılını veriyorum. Yani şu andaki şartlarda ben çözüm için % 50 şans bile vermiyorum. Ülkede ekonomi bitmiş durumda, insanlar zorlukla geçiniyor, döviz artışı insanları daha da zora soktu. Yapılacak bir referandumda kesinlikle barıştan yana evet diyeceğim”

 

Hasan Cankurt (Güzelyurt – Narenciye Üreticisi)

“Buraya Malya köyünden göç ettik ve burada yaşıyorum. Kıbrıs’ta herhangi bir çözüm olmaz. Şu anda bildiğim kadarıyla ortada net bişey yok, her şey muallakta. Bu nedenledir ki ben anlaşma olacağını inanmıyorum. Bana göre ülkede şu anda hiç bir problem ve sorun yok. Her şey güllük gülistanlıktır. Kıbrıs'ta çözüm için yapılabilecek bir referanduma hayır diyeceğim”

 

Ali Alioğlu (Güzelyurt – KT Narenciye Üreticileri Der. Başkanı)

“Benim ailem buraya Kasaba’dan geldi ve 40 yıldır da burada yaşıyoruz. Çözüm konusunda olumlu olmakta fayda var. Ama ben 40 yaşındayım, 40 yıldır bu görüşmeleri de izliyoruz, belli konular haricinde herhangi bir ilerleme de olmadı. Bu bölge masada hep pazarlık konusu olduğu için en çok göç ün olduğu yer Güzelyurt’tur. Buraya hiç yatırım yok, iş alanları azaldı, narenciyede sorunlar çok büyük bu nedenle de gençler burayı terk ediyor. Hükümetler bu bölgeye sanki başka ülke toprağıdır gibi davranıyor. Yani ilgi sıfır. Benim 40 yıllık deneyimime göre analaşma konusunda garantör devletler ve ABD’nin vereceği kararlar çok önemlidir. Yapılacak olan herhangi bir referandumda, anlaşma şartları toplumun faydasına ise Evet, değilse de hayır derim”

 

Özdeş Faruk (Güzelyurt – Narenciye Üreticisi)

“Buraya Aynikola’dan göçmen olarak geldik. Son günlerde Kıbrıs’ta barış konusunda Türkiye’nin olumlu tavrı ümidimizi artırıyor. İnşallah en erken zamanda bir anlaşma olur diyorum. Ülkede şu anda her şey dökülür, ekonomik sıkıntılar diz boyu, ben narenciye üreticisiyim hani devlet daha fiyat bile açıklamadı, açıklasa bile biz ürünümüzü kime satacağız bu belli değil. Yani işimiz çok zor. Ülkede yapılabilecek bir referandumda Türkiye ne derse o olacak, bizim aksini diyecek bir irademiz olduğuna inanmıyorum, bence Kıbrıs halkı her yönden bitmiş bir halk durumundadır”

 

İbrahim Uyal (Güzelyurt – Serbest)

“Ben Kasaba – Baf göçmeniyim ve 1974’ten beridir de burada yaşıyorum. Ben Kıbrıs’taki görüşmeler veya barış çabaları konusunda bişe söyleyemeyeceğim. Çünkü sinirlenmemek için ne televizyon ne da gazete okuyorum, bu sebeple yorum da yapamam. Ülke hiç bişey düzgün değil, adeta batmış durumdayız. Ülkeyi yönetenler bu durumu sanki bilmezlermiş gibi davranmaya devam ediyor. Yani işimiz çok zor. Herhalde bu problemler artarak devam eder gibime gelir. Kıbrıs konusunda yapılacak bir referandumda çözüme hayır deycem. Çünkü Annan Planına evet dedim bir halt olmadı, bu defa hayır deycem belki bir halt olur”

 

Ziba Emiroğlu (Güzelyurt – Market Çalışanı)

“Ben ve ailem buraya Polemitya’dan göçmen olarak geldik. İnşallah Kıbrıs konusunda bu kez taraflar anlaşır ve bir çözüm olur. Çözüm için herkes çok umutlu gibi gözüküyor ama bence büyük ülkelerin ne dediği da çok önemli. Yani büyük ülkeler çözüm yapacaksınız derlerse bence çözüm olacaktır. KKTC’de en büyük sorun sadece bir tane değil, çok fazla sorun var. Örneğin pahalılık, maaşı alıyorsun arkanı dönene kadar maaş bitiyor. Döviz artışı, işsizlik, düzensizlik hepsi başlı başlına büyük sorun. Çözüm konusunda yapılacak bir referandumda kesinlikle çözümden yana evet diyeceğim”

 

Ramadan Gümüşok (Güzelyurt–Kameraman)

“Ailem Limasol’dan buraya göçmen olarak geldi, ben de burada doğdum ve hep Güzelyurt’ta yaşadım. Bence ülkenin şu anki geldiği noktaya bakarsak çözüm şarttır. Çünkü ülke tıkandı, kimi seçersek seçelim, yani hangi parti gelirse gelsin ayni sıkıntıları yaşıyoruz. Mutlaka bir çözümün bulunması gerekir. Ülkede sorun çok, işsizlik, maaşların yetersizliği, döviz artışı her şey sıkıntılı. Örneğin her şeye zam var ama devlet insanları rahatlatalım seyrüsefer, sigorta fiyatlarını biraz düşürelim gibi bile düşünmüyor. Ülkede çözüm yönünde bir referandum yapılırsa kararımı önümüze gelecek şartlara göre vereceğim”

 

Ayşe Göçer (Güzelyurt – Dükkan Sahibi)

“Güzelyurt’a Polemitya’dan göçmen olarak geldik ve tüm ailem burada yaşar. İnşallah bu defa Kıbrıs’ta bir çözüm olur, bunun için de bişeyler yaparlar. Ama yine de bizim ve Rum tarafının politikacılarına hiç güvenim yok, yani her iki taraftan biri ansızdan yan çizebilir. En büyük sıkıntımız ekonomik sıkıntılardır. Benim dükyanım var ama çoğu gün siftah bile yapmadan dükyanı kapatıyoruz. Dükkana sanki kahve içmeye ve sohbet etmeye geliyoruz. Bakınız yollar bom boş, buradaki gençler işsizlik nedeniyle hep başka yerlere göç etti. Yapılacak olan referanduma bu düzensizliğin düzelmesi umuduyla evet diyeceğim”

 

Osman Talaş (Kumköy-Berber)

“Benim ailem Baf kazasının Yalya köyünden Kumköy’e göçmen olarak geldi ve orada yaşıyoruz. Kıbrıs konusunda çözüm olmasını çok isterim, zaten Güzelyurt verilecek diye bu bölgeden birçok genç başka yerler göç etti. Burada insan bile kalmadı. Onun için bu defa yapılan açıklamalara da bakarak anlaşmanın olacağı konusunda ümidim yüksek. Bizde en büyük sıkıntı ekonomik sıkıntılardır, burada iş yok, yollar bomboş, iş olmadığı için burada her gün tavla turnuvası düzenliyoruz. Yani artık bir an önce çözüm olsun. Anlaşma konusunda referandum yapılırsa ben evet diyeceğim”

 

Niyazi Erkol (Güzelyurt-Çiçekçi)

“Ben ve ailem Limasol göçmeniyiz. Anlaşmanın olacağı konusunda hiçbir ümüdim yok, hep Kıbrıs konusu hareketlenir, barış yakın denir ama son anda bir aksilik çıkar, yani çözüm bana göre ümitsiz vaka. Ülkede işsizlik, parasızlık, düzensizlik ne ararsan var. Ben ekonomi konusunda bu kadar kötü bir dönemin yaşandığını hatırlamıyorum. Bir de Güzelyurt belirsizlikten dolayı sürekli insan kaybediyor, gençler burayı terk ediyor. Burası ilçe oldu ama bana göre Güzelyurt köy bile değil burası bir varoş gibidir. Çözüm konusunda yapılacak referanduma evet diyecem. Çünkü Annan Planına hayır dedim hiç bişey değişmedi dah kötü oldu, bu defa evet deycem belki bişeyler değişir”

Güncelleme Tarihi: 13 Şubat 2014, 01:54
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner471

banner474