Rum Başpiskoposu Hrisostomos, 2004 yılında BM eski Genel Sekreteri  Kofi Annan’ı, 2014’te Ban ki Moon’u, dün de ABD’nin Lefkoşa Büyükelçisi John Koenig’i ‘istenmeyen adam’ ilan etti. Hrissotomos, Koenig’in, twitter hesabından Anastasiadis’in Moskova ziyaretiyle ilgili bazı sorular yöneltmesine sert tepki gösterirken “utanmalıdır” dedi.

   Fileleftheros gazetesi “Koenig İle Öfke İlişkisi”...Amerikan Büyükelçinin Tweetleri Kendisini İstenmeyen Kişi Haline Getirdi” başlığıyla manşete çektiği haberinde, Ada’daki 3 yıllık görev süresi eylül ayında bitecek olan  karşın Koenig’in “giderayak veda atışları” yaptığını yazdı. 

   Gazete Güney’i ayağa kaldıran asıl meselenin Koenig’in attığı tweetin, Anastasiadis’in Moskova ziyareti ile Nemtsov’un öldürülmesini bağdaştırmaya çalıştığı şeklinde algılanması olduğuna işaret etti. 

   Rum yönetiminin ABD hükümetinden Koenig’i geri çağırmasını talep etmeyeceğini ancak Büyükelçi’nin tavrının, Rum hükümeti ile iletişim kanallarını kopardığına işaret eden gazete, Anastasiadis’in bundan sonra Koenig ile görüşmek niyetinde olmadığına, dünkü açıklamasının da Amerikalı diplomat ile (ABD hükümetiyle değil) ilişkilerinin tamirine olanak bırakmadığına işaret etti.

   Habere göre, Koenig’in Güney’de tepki tufanı yaratan davranışı, Washington’da bulunan Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis’in ABD Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Victoria Nuland’la dünkü görüşmesinde de gündeme geldi. 

Doherty gelecek

   Gazete, eylül ayında ABD Dışişleri Bakanlığı’na (merkeze) dönecek olan John Koenig’in diplomasi akademisinde görev alacağını, yerine de ABD’nin Roma’daki büyükelçiliğinde 2’nci adam olarak görev yapmakta olan Kathleen A. Doherty’nin atanacağı yolunda bilgi bulunduğuna işaret etti.

   Gazete haberini “Koneig Kıbrıs’tan Ayrılana Kadar İstenmeyen Kişi... Başkan Anastasiadis’in Kendisini Bir Daha Görmesi Söz Konusu Değil” başlığıyla iç sayfasına taşıyan gazete özetle şu detayları aktardı:

Anastasiadis küstü

  “Amerikan Büyükelçinin Kıbrıs hükümeti ile ilişkileri zaten kötüydü, bugün yok olma eğilimindedir. Attığı tweetten sonra hükümet ile bütün iletişim kanallarını koparmış oldu. Kıbrıs hükümetiyle ilişkilerde birçok kez çalkantılara sebep olan Koenig’e Başkanlık yolu artık açık değil. Lefkoşa’daki görev süresinin sona ereceği gelecek Eylül ayına kadar Anastasiadis’in kendisiyle görüşmesi söz konusu değil. 

   Başkan Anastasiadis RİK’e yaptığı açıklamada ‘ülkeler arası ilişkileri ya üst düzey yetkililerin veya akredite büyükelçilerin ilişkileri şekillendirir. Bir büyükelçi ilişkilerin iyileşmesine yardımcı olacağına sürekli soğukluğa neden oluyorsa ne kendi ülkesi ne de akredite olduğu ülke açısından iyi bir performans göstermez’ dedi.

   Anastasiadis’in bu açıklaması Koenig’i istenmeyen kişi haline getirdi. Ancak bu Lefkoşa’nın ABD’den Koenig’i geri çağırmasını isteyeceği anlamına gelmiyor. Kıbrıs hükümetinin böyle bir prosedüre girmek niyetinde olmadığı ortadadır keza yetkili kaynaklar büyükelçinin öyle veya böyle önümüzdeki günlerde gideceğine dikkat çekiyor.

   Gösterilen sert tepkiler üzerine Koenig dün öğlen bir ‘düzeltme açıklaması’ yapmak zorunda kaldı. Twitter hesabında yazdıklarının ‘yanlış anlaşıldığını’, Anastasiadis’in Moskova ziyareti ile Nemtsov’un öldürülmesini bağdaştırmak istemediğini, iki ayrı olayla ilgili halkın düşüncelerini almak istediğini belirtti.”

Koro halinde yüklendiler

 Gazete “Siyasi Partiler De Büyükelçi’ye ‘Attı’” başlıklı haberinde, kullandıkları tonlamalar farklı olsa da siyasi partilerin tamamının Koenig’in hareketinden rahatsız olduklarına işaret etti.

   Habere göre Koenig’in hareketini DİSİ “düzeltmek zorunda kaldığı büyük bir talihsizlik”, AKEL “diplomatik teamüllere aykırı”, EDEK “etik dışı ve tahrikkar”, EURO.KO “en hafif tabiriyle yakışıksız” bulduğunu açıklarken Vatandaşlar İttifakı, “Washington’daki Rum büyükelçinin de tweet atarak ABD’nin Irak istilasını yorumlamalarını istese bunun nasıl görüneceğini” sordu.

Papaz kendinden geçti

   Gazete Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu Hrisostomos’un hem ABD’nin hem de İngiltere’nin Güney Kıbrıs’taki büyükelçilerine karşı çok sert üslup kullandığını, “Başpiskopos AngloAmerikanlara Öfkeli” başlığıyla aktardı. 

   Hrisostomos hem ABD Büyükelçisi Koenig’in hem de İngiliz Yüksek Komiseri Todd’un tavırlarını “kabul edilemez” diye niteleyerek “her ikisini de şiddetle kınıyorum” dedi. Güney Kıbrıs’ın “bağımsız bir devlet olarak herhangi bir anlaşma yapabileceğini” söyleyen II. Hrisostomos “Başta Amerikan Büyükelçi kendi hükümetinin tavrına da bakmalı, utançtan yüzü kızarmalı ve susmalı” ifadesini kullandı.