Suna ERDEN
Gazimağusalı İnci Avcı, henüz 25 yaşındayken göğüs kanserine yakalandı. Erken yaşta evlilik yapan Avcı, hasta olduğunu öğrendiğinde kızı 6 yaşında, oğlu ise 10 aylıktı.
Göğsünde kitle fark eden, doktora gittiğinde kanser olduğunu öğrenen Avcı, önce korku ve şok yaşadı ancak hemen toparlanıp, hayata dört elle sarıldı.
Başarılı bir tedavi sürecinden sonra hastalığı yenen Avcı için, 10 yıl sonra yeni bir mücadele başladı.
Şu anda 34 yaşında olan Avcı’nın hastalığı, 2020 yılının Kasım ayında nüksetti.
Son 5 buçuk aydır zorlu bir tedavi süreci geçiren Avcı, bu badireyi de atlattı. Saçlarının dökülmesini beklemeden kazıtan, peruk takma gereği duymadan sosyal hayatına devam eden Avcı, 1-7 Nisan Dünya Kanser Haftası dolayısıyla yaşadıklarını Diyalog’a anlattı, soruları içtenlikle yanıtladı.
“Kendime olan inancım ve güvenim tam… Çok nadir peruk kullanıyorum; kel kel dolaşıyorum, insanların bakışı beni hiç rahatsız etmiyor” diyen Avcı, erken tanı ve moralin kanseri yenmede en önemli faktörler olduğunu söyledi.
Soru: Kanserle ilk ne zaman karşılaştın; neler hissetin, ne kadar sürede atlattın… Zorlukları nelerdi…?
Avcı: Kanserle ilk tanıştığımda henüz 25 yaşındaydım. Göğsümde bir kitle vardı, üstelik yeni anne olmuştum. Oğlum 10 aylıktı… Doktora gittim, meme kanseri teşhisi konuldu; kitleyi ve lef bezini aldılar. Kanserin ilk evrede olduğunu söylediler. Ve sancılı uzun bir süreç başladı, hiç bilmediğim bir yola çıktım.
Dr. Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Onkoloji Bölümüne gittim orada o kadar hasta vardı ki hepsi telaşlı; kimisi ağlıyor kimisi de bekliyordu…
Sıramın gelmesini bekliyordum, korku ve heyecan vardı.
Sıra bana geldi, içeri girdim bir bayan doktor vardı, Özlem Gürkut Hanım’la tanıştım. O anki korkum gözlerimden okunuyordu.
Zor bir dönemdi
Özlem Hanım bana nasıl bir süreç başlayacağını, nasıl tedavi olacağımı anlatmaya başladı. O anda bana bir doktor değil de bir anne gibi şefkat ve sevgi göstermişti.
Ona sarılıp ağlamıştım… 3 haftada bir 12 kür kemoterapi alacağımı ve bunun sonrasında 21 gün radyoterapi alacağımı anlattı.
Tedavi sürecim başladı tabi ki çok zor bir dönmedi benim için. Kızım 6 yaşında, oğlum 10 aylıktı… İlk kürümü aldım onkoloji bölümündeki özel ve birbirinden sevgi dolu hemşirelerle tanıştım. Bir yıl tedavi gördüm sonrasında her şey yoluna girmeye başladı. En büyük motivasyonum çocuklarımdı onlara sarılarak bu zorlu süreci atlattım…
Soru: İyileştikten ne kadar süre sonra hastalığın nüksettiğini öğrendin; neler hissettin, nasıl mücadele ettin, şu anda sağlık durumun nasıl?
Avcı: Zorlu bir tedavi sürecinin ardından iyileşip, hayatıma devam ettim. Her yıl kontrollerimi yapıyordum. 2020 yılı Kasım ayında tekrar göğsümde bir şey çıktığını fark ettim.
Biyopsi yapıldı ve hastalığımın tekrar nüksettiğini öğrendim.
Aynı göğsümde ve aynı yerde çıkmıştı… Dr. Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Cerrahi Bölümde ameliyatımı oldum, sol göğsümü aldılar.
Kemoterapi alıp almayacağıma patoloji sonuçlarına göre karar verilecekti.
Patoloji sonuçları geldi ve tekrar kemoterapi alacağımı öğrendim…
Şok geçirdim, hıçkırarak ağladım
Orada bir şok geçirdim, dışarı çıktım ve hıçkırarak ağladım. 10 yıl önce yaşadıklarım gözümün önünden bir film gibi geçti ama sonra toparlandım. 12 kür kemoterapi alacağımı öğrendim, saçlarım tekrar dökülecekti 3. kürden sonra saçlarım dökülmeye başladı. Ben hepsinin dökülmesini beklemeden saçlarımı kazıttım.
Kendime olan inancım ve güvenim tam… Çok nadir peruk kullanıyorum; kel kel dolaşıyorum insanların bakışı beni hiç rahatsız etmiyor.
Çok şükür bunu da atlattım
Aksine kendimle gurur duyuyorum, 10 yıl önceki gibi değilim; daha güçlü ve daha bilinçliyim. Çocuklarım büyüdü ve kendimi asla bırakmadım… Spor yapıyorum, bisiklet sürüyorum ve her hafta kemoterapi alıyorum.
Ben kendimce tedaviye ‘kemo amca’ diyorum… 2020 yılı Kasım ayında başladığım tedavi süreci yarın bitiyor. Son kemoterapimi alacağım.
Çok şükür bunu da atlattım.
Kanser değil biz güçlüyüz
Soru: Herkese, özellikle kadınlara ne tavsiye edersin...?
Avcı: Sağlık her şeyden önce gelir, her kadın 30 yaşından sonra mamografi ve diğer testleri yaptırmalı.
Kimse ‘Ben olmam’ demesin. Kanser değil biz güçlüyüz. ‘Benim savaşım, benim başarım’… En önemli şey ise erken tanıdır. Erken tanı hayat kurtarır.