Rum Komünist AKEL partisinin bu sabah 09.30’dan itibaren bazı Kıbrıs Türk partileriyle Derinya sınır kapısında gerçekleştireceği eyleme, Rum fanatiklerden ağır saldırı geldi.
Anastasiadis’in gazetesi Alithia haberi “AKEL’den Kıbrıs Cumhuriyeti’ne Sinsi Darbe… Kıbrıs Sorunu: Kıbrıs Türk ve Diğer Yabancı Komünist Partilerle Birlikte Kıbrıs’a Karşı Kararı da Onaylıyor… ” başlığıyla manşetten verdi.
AKEL’i “sıfırlayıcı muhalefet yapmakla” ve “Kıbrıs Cumhuriyeti’ni uluslararası camiaya şikâyet etmeyi alışkanlık haline getirmekle” suçlayan gazete, KKTC ile Güney Kıbrıs arasındaki kara kapılarının kapatılması, Mustafa Kemal Atatürk’ün anlatıldığı lise 2’nci sınıf kitapların müfredattan kaldırılması ve Genel Sekreter Stefanos Stafanu’nun geçen hafta Güney Kıbrıs’ta görev yapan büyükelçilere Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’i şikâyet etmesi olaylarını örnek gösterdi.
“Ancak, başka komünist partiler ile Derinya’da düzenleyeceği yürüyüş, AKEL’in vatanımız aleyhine şikâyetlerinin -şu ana kadarki- zirvesi olacak” ifadesini kullanan gazete, yürüyüş çerçevesinde onaylanacak ve bir suretinin BM’ye verileceğine dikkat çektiği kararda yer alacakları özetle şu ifadelerle aktardı:
“Kıbrıs Rum tarafı Türkiye ile eşitleniyor ve Kıbrıs sorununda ‘olumsuz ortam’ yaratmakla suçlanıyoruz. Yine, Başkan Nikos Anastasiadis ve Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis, Genel Kurul’da zamanı iletişim puanı için(!) kullanmakla suçlanacak.
AKEL tarafından basına verilen ve yürüyüş sırasında onaylanacak, ardından da BM dâhil birçok ülkeye dağıtımı yapılacak ortak açıklamada Kıbrıs ve Yunanistan aleyhine benzeri görülmemiş meydan okuma ve suçlama yer alıyor.
Örneğin: ‘on yıllar sonra çözümsüz Kıbrıs sorunu ile yeni ve ciddi bir çıkmazla karşı karşıyayız. BM Genel Kurulu New York’ta 75’inci kez toplanırken, iki toplum lideri ve Kıbrıs sorununun diğer müdahilleri BM’nin ilgili kararları ve bugüne kadar uzlaşılan yakınlaşmalar çerçevesinin dışında öneriler sunarak Genel Kurul’daki zamanlarını iletişim puanı kazanmak için harcadığı Kıbrıs bölünmüş olmaya devam ediyor.’ Bu paragraf ile AKEL Kıbrıs’ı ve Yunanistan’ı, Genel Kurul’da zamanlarını iletişim puanı almak için harcamakla suçluyor. Suçlama Yunanistan’ı da hedef alıyor görünüyor çünkü geçen haftaki Genel Kurul’da Başkan Anastasiadis, Yunanistan Başbakanı Miçotakis ve Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan başka kimse Kıbrıs sorunu hakkında konuşmadı.
Yarın onaylanacak ortak açıklamanın başka bir bölümünde ‘Her iki taraftaki bugünkü liderliklerin yarattığı olumsuz ortamın aşılması kararlılığıyla hareket etmek Kıbrıs’taki ve yurt dışındaki Kıbrıslı Rumların ve Kıbrıslı Türklerin ortak kararıdır.’ Yani AKEL burada da Kıbrıs Cumhuriyeti ile Türkiye ve işgal bölgelerini eşitleyerek, yalnız Türkiye’yi ve işgal rejimini değil Kıbrıs Cumhuriyeti’ni de(!) Kıbrıs sorunundaki bu olumsuz ortamı yaratmakla uluslararasına şikâyet edecek.
Açıklamada ne var?
‘Ortak açıklamanın Kıbrıs Cumhuriyeti aleyhine olan diğer bir maddesi ise şu:
‘Müzakerelerin ortamının iyileştirilmesi için özlü adım olarak; bölgedeki istikrarsız durumu daha da kötüleştirme eğilimindeki Doğu Akdeniz’deki bütün faaliyetlere derhal moratoryum uygulanmasını ve bütün taraflarca militarizasyona son verilmesini istiyoruz.’ Kısacası bu paragraf ile AKEL, yalnız Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Kıbrıs MEB’indeki sondajlarını durdurmasını istemiyor, ‘Doğu Akdeniz’deki bütün faaliyetlere derhal moratoryum’ derken: arama kurtarma tatbikatlarımızı, bölgedeki başka ülkeler ile ittifak/işbirliklerimizi vb. her şeyin durmasını kast ediyor.”
Öte yandan AKEL yarın 09.30’da Zappetio’dan başlayarak Derinya kara kapısına kadar devam edecek 2.5 km’lik yürüyüşe Yunanistan’dan örgüt ve birliklerin de katılacağını, yürüyüş sırasında onaylanacak karar taslağına yurt dışından 45 komünist partinin imza atarak destek verdiğini bildirdi.
Gazete bugünkü yürüyüşe katılacakları Derinya’ya taşımak üzere bütün kazalardan otobüsler kaldırılacağını da kaydetti.
