Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli “KKTC’nin vereceği toprak var mıdır?” diye sordu. Bahçeli şöyle dedi:
“Varsa nerelerdir? Tüm dikkatlerin çevrildiği Güzelyurt ve Karpaz gözden çıkarılmış mıdır? Ç ıkarıldıysa ya da özel statülü olması düşünülüyorsa, buradaki Türk varlığı ne olacaktır? Planlanan geçiş sürecinde adaya uluslararası bir gücün konuşlanmasıyla Türk askerinin akıbeti ne olacaktır?”
Bahçeli, Kıbrıs’taki Türk toplumunun aleyhine, kazanımlarını sekteye uğratacak, egemenlik haklarını hiçe sayacak herhangi bir anlaşma veya uzlaşmanın Türk milleti nezdinde itibar ve inandırıcılığı olmayacağını belirtti.
Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Kıbrıs görüşmelerin muhtevasının sır gibi saklandığı eleştirisinde bulunarak, Kıbrıs müzakerelerinde adil ve kalıcı bir çözüme ulaşılmasının son derece acil ve önemli olduğunu vurguladı.
Ancak sırf çözüm olsun diye tavizlerle Türk vatanını terk etmenin, tarihsel hak ve çıkarlardan bir çırpıda ayrılmanın yanlış ve skandal olacağını belirten Bahçeli, "Kıbrıs’taki Türk toplumunun aleyhine, kazanımlarını sekteye uğratacak, egemenlik haklarını hiçe sayacak herhangi bir anlaşma veya uzlaşmanın milletimiz nezdinde itibar ve inandırıcılığı olmayacaktır." diye konuştu.
Bahçeli, Kıbrıs konusunda şu görüşlerini aktardı:
"Kıbrıs’ta barış ve istikrarın sağlanması adına tek yanlı ve fren tutmayan tavizlerin, Türklerin hayat alanlarını daraltacağı, vatan bildiği topraklarından koparacağı, Akdeniz’den uzaklaştıracağı kesindir. Bu itibarla, KKTC Cumhurbaşkanı’nın Rum tarafına neleri vaat edip etmediği, çözüm diye sunulan reçeteyle hezimetin Kıbrıs Türklüğüne musallat olup olmayacağı açıklığa kavuşturulmalıdır. Gizli kapaklı yapılan müzakerelerin ne getirip ne götüreceğini öğrenmek Türk milletinin, Kıbrıs Türklüğünün en tabii hakkıdır. Çünkü her şey dönüp dolaşıp toprak ya da mülkiyet meselesine dayanmaktadır. Özellikle Rum tarafının toprak ve garantiler konularındaki taleplerinin belli ölçülerde karşılanması halinde, adada federal devlet çatısı altında; 4 yıl Rum, 2 yıl da Türk tarafının başkanlık yapmasıyla ilgili mutabakat arayışları olduğu iddia edilmektedir. KKTC’nin vereceği toprak var mıdır? Varsa nerelerdir? Tüm dikkatlerin çevrildiği Güzelyurt ve Karpaz gözden çıkarılmış mıdır? Çıkarıldıysa ya da özel statülü olması düşünülüyorsa, buradaki Türk varlığı ne olacaktır? Planlanan geçiş sürecinde adaya uluslararası bir gücün konuşlanmasıyla Türk askerinin akıbeti ne olacaktır?
Unutulmasın ki Kıbrıs Türklüğü, Türk milletinin ayrılmaz bir parçasıdır. Ve KKTC Türk vatanıdır. Telaşla çözüm olsun diyenler, Kıbrıs’ın tapusunu karambole getirip devrederlerse bunun hesabını veremezler. Şehitlerimize, yıllardır Kıbrıs davasını şeref bilenlere bunu asla anlatamazlar. KKTC Cumhurbaşkanı tarihi bir sorumlulukla karşı karşıya olduğunu iyi bilmelidir."
Güncelleme Tarihi: 16 Kasım 2016, 08:07