Melin DOBRAN

   Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Şerife Atun, mevsimin değişmesi ve güneşin etkisini göstermesiyle, vatandaşların daha sık güneş gözlüğü kullandığını belirterek, sağlık açısından önemli uyarılarda bulundu.

    Diyalog’a yaptığı açıklamada; güneş gözlüğü seçerken UV ışınlarını geçirmeyen cam özelliğine dikkat edilmesini öneren Atun “Optik dışında başka bir yerden gözlük almak çok doğru değildir” dedi. Atun şöyle dedi:

   “Güneş gözlüğü alırken, UV cam özelliğine dikkat etmezsek, güneş ışınlarından korumuş olmayız. Güneş gözlüğü kullanmada maksadımız, güneşin zararlı ışınlarından gözü korumaktır. Cam bu işlevi yapmıyorsa, o zaman güneş gözlüğü takmakla takmamak arasında bir fark yoktur. Gözlük alırken vatandaşlar, UV koruyuculu olan gözlük alsınlar. 

   Piyasada satılan modeli güzel, rengi hoş olan gözlükler, cam kalitesi açısından yeterli olmayabilir. Dolayısıyla zevkimize hitap eden bir gözlüğü alırken, muhakkak cam kalitesiyle de ilgilenip, camının Ultraviyole ışınlarını geçirip geçirmediğini öğrenmemiz lazım. Böyle bir gözlük kullanırsak göz sağlığımız için en iyisini yapmış oluruz. Gözlüğün rengi önemli değildir. Mühim olan gözlük camının UV ışınlarını geçirmeyen bir cam olmasıdır.”

Alerjik durumlar ortaya çıkıyor

   Havaların ısınmasıyla doğadaki bir takım değişikliklerin bize yansıdığını dile getiren Dr. Atun, özellikle alerjik bünyeli kişilerde alerjiyi daha sık görebildiklerini belirtti. Atun, havadaki polenlerin fazlalaşması, bitkilerin çiçek açması, tozun toprağın artması ve güneş ışınlarının artmasından dolayı, gözlerde kaşıntı, şişlik ve kızarıklık gibi belirtilerle seyreden alerjik konjonktivitler görüldüğünü kaydetti. 

  Bu gibi durumlarda çoğu hastanın doktora gidecek boyuta gelebildiğinden söz eden Atun, genelde göz kapaklarının şiştiğini, gözlerin kızardığını ve hatta gözlerde çapaklanma meydana geldiğini söyledi. Atun, bu gibi durumlarda da hastalara bir takım göz damlalarıyla yardımcı olduklarını belirtti. 

   Atun şöyle dedi:

   “Bu alerjiler genellikle her yıl aynı mevsimde tekrar eden alerjilerdir. Genellikle bünyesi daha alerjik olan insanlarda oluşan alerjilerdir. Çocuklarda da çok sıklıkla görüyoruz bunları. Her mevsim ayni aylarda tekrar eden alerjiler. Çocuğun yaşı büyüdükçe bu alerjilerden bir şekilde kurtulabilmektedir. Göz alerjilerinde alerjiyi tam olarak tespit edip hastaya bir uyarıda bulunma şansımız yok. Yani, ‘size bu ağacın tozu dokunuyor’ gibi bir tespit yapma şansımız yoktur. Genel olarak biliyoruz ki toz, toprak, güneş ışınları ve doğadaki polenler bunlara sebebiyet veriyor. Bu gibi hastalarımıza, ilaçların yanı sıra güneş gözlüğü kullanmayı öneriyoruz. Küçük çocuklara toprak zeminli yerlerde oynamamasını öneriyoruz. Onlara da güneşli havalarda uygun bir güneş gözlüğü takmalarını tavsiye ediyoruz.”

“Bulaşıcı olabiliyor” 

   Kişilerde mevsim değişikliğinde sık sık üst solunum yolları enfeksiyonları görülebildiğinden söz eden Dr. Atun, bunların çok büyük bir kısmının virüslerin sebebiyet verdiği üst solunum yolu enfeksiyonları olduğunu belirtti. 

  Atun şunları kaydetti:

    “Bu mevsimde bunlara eşlik eden ve oldukça bulaşıcı olan göz enfeksiyonları da görülebiliyor. Bunlar da genellikle gözde şişlik, batma, ağrı, çapaklanma ve yapışma gibi belirtilerle seyrediyor. Bir gözden diğer göze de atlayabiliyor. Etraftaki diğer insanlara da geçebiliyor. Oldukça bulaşıcı olabiliyor. 10-15 gün içinde tamamen geçiyor fakat hastaya epeyce çektiriyor. Bu dönemde insanlarla hastaların çok temas etmemesi gerekiyor. Genel olarak mevsim değişikliğiyle ilgili gözde yaşadığımız sıkıntılar bunlardır.”