Ömer KADİROĞLU

   Türkiye’deki bazı çetelerin son zamanlarda Kuzey Kıbrıs’ı da ‘faaliyet kapsamına’ alması ve çok sayıda tetikçinin adaya gelmesi vatandaşları huzursuz etti.
   Özellikle iş adamı Mehmet Eminoğlu ile eşinin tehdit edildiklerine dair polise şikâyette bulunmaları kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Diyalog’a konuşan vatandaşlar “Güzel ülkemiz bu tür olayları kaldıramaz. Hükümet girişleri daha sıkı bir şekilde kontrol altına almalı ve Türkiye’de suç işleyenlerin adaya girişlerini engellemelidir” dedi.

Vatandaşlar ne dedi…?

Hüseyin Demirkol

“KKTC’de yurt dışından gelen insan sayısındaki artış nedeniyle suçlarda patlama oldu.
Ülkeye girişlerin sıkı bir denetim altına alınması ve suç işleyenlerin doğrudan sınır dışı edilmesi, bu tür olayları önlenebilir. Ülkede her gün yeni bir suç çeşidi ile karşılaşıyoruz. İşsiz olan insanlar bu ülkede suç işlemeye meyilli kişilerdir. Tehditle para ve mal temin etme durumları da gündeme geldi. Yani bir mafyalaşma sorunuyla karşı karşıyayız. Bu mafyalaşmanın önüne geçmek zor gibi olsa da devletten bir çalışma bekliyoruz. Daha önce de suç işleniyordu ancak bu kadar aşikâr değildi. Hükümetten bir önlem bekliyoruz.”

Halil Tarfon

“Ülkede yaşanan suç oranlarında çok ciddi bir artış var ve biz Kıbrıslılar bu duruma pek de alışık değiliz. Ülkede bir mafyalaşma durumu vardır. Bu tür vakaların olması yolunda olmayan, yanlış giden bir takım durumların olduğunu gösteriyor. Bu konuda devletin bir çalışma yaparak suç oranlarını azaltması gerekiyor. Bana göre öncelikle girişlerin kontrol altına alınması ve bazı kıstaslar getirilmesi. Örneğin ülkeye gelen kişinin ne amaçla geldiğinin sorgulanması, cebinde parasının olup olmadığının kontrol edilmesi. Verilen vize sürelerinin aşılıp aşılmadığına bakılması… Bu tür basit önlemlerle birçok suçu önleyeceğimize inanıyorum. Yetkililerin de bu konuda adım atmasını bekliyorum. “

Servet Pehlivan

“Ülkedeki adli olaylardaki artış Türkiye’deki durumu geçti. 45 yıldır Kıbrıs’ta yaşıyorum ve bu kadar suç yoktu. Ben ilk geldiğim zaman Lefkoşa’da yeni nişanlı insanlar kol kola geziyordu ancak şimdilerde çok güzel bir ortam bulamıyoruz. Ülkede tehdit ve şantajla iş yapılmaya çalışılıyor. Burada üniversite sayısı arttıkça ve ülkeye girişleri kontrol etmedikçe bu suçlar daha da artacaktır. Ülkede mafyalaşma başladı ve bunun daha da ilerlemesi durumunda önüne geçilemeyecektir. Devlet paraya tapıyor ve bunları görmezden geliyor. Bu konularda kalıcı bir çözüm üretilmesi adına devlet yetkililerini göreve davet ediyoruz.”

Erdal Akan

“Ülkede suç ortalarında artış var ve kimseye güvenemiyoruz. Devletin bu konuda önlem alması gerekiyor. Devlet çalışanları da polis teşkilatında da bazı olumsuzluklar yaşanıyor. Ülkeye giriş çıkışlar sıkı bir denetime tabi tutulmalıdır. Ülkede koltuk kavgası dışında bir faaliyet yoktur. Ülkede kime güveneceğimizi bilemiyoruz. Bu ülkede yaşarken kendimi kesinlikle güvende hissetmiyorum. Ülkede bir mafyalaşma söz konusu  ve bunu görmezden geliyorlar. Halkın güvenliği için devletin acilen bir çalışma yapması gerekiyor. Öncelikle girişler denetim altına alınmalı. Her isteyen ülkeye giriş yapmamalı. Vize ile girenler takibe alınması ve sürelerini aşanlar ilgili bölgelerin karakollarına bildirilmeli. Böylece hem suçlar azalır hem de ülkede kaçak yaşam azalır. Umarım basit önlemlerle alınacak tedbirler konusunda yetkililer bir an önce adım atar.”

Zeki İnik

“Ülkedeki adli olaylarda çok ciddi bir artış var. 1976 yılından beri buradayım ve gözle görülür bir artış olduğunu görüyorum. Gazeteler suç işleyenlerle dolu. Her gün bir olay…Bir bakıyorsunuz 3-5 gün önce ülkeye giriş yapmış, ayağının tozuyla evlere girmiş. Hırsızlık yapmış ve mahkemeye çıkarılmış. Bakarsanız söz konusu kişi aslında çalışmaya gelmiş ama iş bulamayınca cebinde parası da olmayınca hırsızlık yapmış. Tabi aç açıkta olan bir insan hırsızlık yapacak. Bunların artık önüne geçilmeli. Cebinde parası olmayan veya ön izni olmayan inşalar alınmamalı.
Öte yandan ülkede iş adamları tehdit ederek para ve mal temin ediyorlar. Bu da bize ülkede bir mafyalaşma olduğunu gösteriyor. Bunu sorgulayan bir birim yok. Ülkede ne yazık ki kendimi güvende hissetmiyorum.”