Çiğdem AYDIN 

  Polis Genel Müdürlüğü ‘Kadına Karşı Şiddete Mücadele Birimi’ amiri Müfettiş Mehmet Sözmener, Diyalog’a yaptığı açıklamada, Coronavirüs sürecinde kadına yönelik şiddetin yüzde 11’lik artış gösterdiğini söyledi. Sözmener, suçların ağırlıklı olarak fiziksel olduğunu belirtirken, iki yılda bin 765 kadından başvuru aldıklarını ifade etti.
  Cinsel münasebet konusunda evli erkekleri uyaran Sözmener “Evli bir kadının cinsel münasebete rızası yoksa, eşinin bunu zorla gerçekleştirmesi bir tecavüz suçudur. Yani ‘benim karımdır benimle istediği zaman cinsi münasebet yaşayabilir’ diye bir şey yoktur. Gelen suçların yüzde 4’lük dilimin içerisinde karı koca arasındaki tecavüzler vardır” dedi.
Diyalog’un sorularını yanıtlayan Sözmener, kadına karşı şiddetle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. 

Soru: Kadına Karşı Şiddete Mücadele Şubesi ne zaman açıldı, günümüze kadar kaç olay bildirildi? 
Sözmener: Şubemiz 25 Kasım 2018 yılında açıldı. İlk yılımızda bin 47, ikinci yılımızda da 718 başvuru aldık. Yani toplamda iki yılda bin 765 kişi şiddet mağduru bize başvurdu. Partner şiddetine maruz kalanların yüzde 99,9’u kadınlardan oluşuyor. 
Ayrıca şubemizin basın, yayın ve sosyal medyada bilinilirliğinin artırılması şiddet gören kadınların bizlere ulaşması bakımından çok önemlidir.

Soru: Şiddet suçlarının türleri nelerdir? En fazla işlenen şiddet suçu hangisidir? 
Sözmener: Şiddetin ne şekilde ve nasıl kadınlara yöneldiği ile ilgili veri sahibi olduk. 
Birimimiz açıldıktan sonra sadece bu soruna yönelik çalışıyoruz. Ve artık elimizde bir istatistik veri vardır. Aldığımız başvuruların yüzde 41’i sözel şiddet (küfür, şiddet kullanmakla tehdit vb.) yüzde 38’i fiziksel şiddet (tamamen vücut bütünlüğüne yönelmiş şiddet, teşebbüs dahi suçtur), yüzde 5’i mala karşı işlenen suçlar vardır; kadının sahip olduğu araç, ev, cep telefonu özellikle ‘şifreni vermezsen kırarım’ gibi argümanlar, yüzde 4’ü de ne yazık ki bu çok büyük bir tramvaya sebebiyet veren cinsel suçlardır. Bunlar; saldırılar, cinsel istismarlar, tecavüzdür. 

Soru: Eşler arasında bir tarafın zoruyla yaşanan cinsel ilişki suç kapsamına giriyor mu?
Sözmener: Evet, vardır özellikle bu detayı vermek istiyorum. Tecavüz karı koca arasında yaşanırsa ve kadının o cinsi münasebete rızası yoksa bu tecavüzdür. Yani ‘benim karımdır, benimle istediği zaman cinsi münasebet yaşayabilir’ diye bir şey yoktur. Gelen suçların yüzde 4’lük dilimin içerisinde karı koca arasındaki tecavüzler de mevcuttur. Buradan belirtmek istiyorum kesinlikle eşiniz de olsa sizinle istemiyorsa herhangi bir cinsel temasta bulunmak zorunda değildir. Aksi halde suç işlemiş olursunuz. 

Soru: Şiddetin kaynağı nedir? Hangi durumlarda şiddet fiili işleniyor?
Sözmener: Her birlikteliğin kendine özel nedenleri muhakkak vardır. Bize gelindiği zaman artık sonuna gelinmiştir. Ayrılmaya çalıştı diye bir partner şiddet görebiliyor.
Bazen ekonomik nedenlerden dolayı da şiddet yaşanıyor. Çünkü evde elektrik kesikken mutlu olamazsınız. Örneğin, evinize para götüremediğiniz zaman gerilirsiniz. Bu gerginliği yaşayan bazı kişiler şiddete başvurabiliyor.

Soru: Pandemi dolayısıyla yaşanan kapalılık döneminde şiddet olaylarında artış oldu mu?
Sözmener: Bizim şube olarak ilgilendiğimiz olay spesifik olarak kadına yönelik şiddettir. Elimizdeki veriler de buna yönelik. 2020 yılı Şubat ayında, geçtiğimiz 2019 yılının aynı ayına oranla yüzde 11’lik bir şiddet artışı oldu. Kadına şiddet vakaları artmış durumdadır.

Soru: Yüzde 11’lik artış hangi tür şiddet suçlarını kapsıyor?
Sözmener: Fiziksel şiddet anlamında daha fazla artış oldu. Geçtiğimiz temmuz ayı içerisinde daha ağırlıklı olarak sözel ve mala zarar verme gibi suçlarda artış yaşandı. Başka ülkelerde de şiddet vardır elbette, kadına yönelik şiddet bizim ülkemizde de vardır. Bilhassa ekonomik gücü olmayan kadınların daha fazla şiddet gördüğünü gözlemliyoruz. Bu olayların bizim istatistiklerimizde artış göstermesi bizi rahatsız etmez. Çünkü bu bize artık kadınların susmadığını ve şiddette boyun eğmediğini gösteriyor. 

Soru: Kadın Sığınma Evi ile ortak çalışmalar yapıyor musunuz? 
Sözmener: Sığınma Evi ile beraber çalışmalarımızı 24 saat esasına göre sürdürmekteyiz. Bizler ne zaman arasak muhakkak yardımcı oluyorlar. Sığınma Evi yeni bir hayata başlayıp orada ömrünüzü geçireceğiniz yer değildir. Bunun da unutulmaması gerekiyor. Burada kadını güçlendirmek için girişimler yapılıyor. Bir geçiş sürecinde yeni bir hayata atılacak adım olarak görülmelidir.