banner564

Feministleri “Cadaloz” görüyorsunuz

‘Kadınları 8 Mart’ta hatırlayacak, 9 Mart’ta yine unutacaksınız’ diyerek Meclis’teki erkek vekillere gönderme yapan Doğuş Derya, ilginç bir de tespitte bulundu:

Feministleri  “Cadaloz”  görüyorsunuz
banner598

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu, denetim göreviyle dün saat 10.10’da Meclis Başkanı Sibel Siber başkanlığında toplandı.

Toplantıda, ilk olarak sunuşlar bölümünde bazı tezkereler kabul edildi.

Sunuşlar bölümünde, Kamu İhale Yasa Tasarısı’nın komitede ivedilikle görüşülmesi; DAÜ okullarının özele devriyle ilgili araştırma komitesine ve KTHY’nin uçuşlarının sonlandırılmasının sebepleriyle ilgili araştırma komitesine 2 aylık ek süre verilmesi onaylandı.

Daha sonra gündem dışı konuşmalara geçildi. İlk konuşmayı “Kadınların müzakere sürecine dahil edilmesi” konusunda CTP-BG Lefkoşa Milletvekili Doğuş Derya yapıyor.

 

Müzakere masasında kadınlar da olmalı

Cumhuriyet Meclisi’nde dün yapılan gündem dışı konuşmalardan ilk üçü, yaklaşan Dünya Kadınlar Günü nedeniyle “kadın” konusunda yapıldı.

CTP/BG Lefkoşa Milletvekili Doğuş Derya, Kıbrıs sorununun çözümü için yürütülen müzakerelerde kadınların görüşlerinin de müzakere masasına yansıtılması gerektiğini söyledi.

Derya, Meclis’te yaptığı gündem dışı konuşmada, iki gün sonra 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle yine kadınlar için güzel sözler söyleneceğini ancak bunların unutulacağını belirterek kadınlara erkek egemen bakışı eleştirdi.

Konuşması sırasında kendisini dinlemeyip konuşan milletvekillerini de dinlemeleri yönünde uyaran Derya, 8 Martlarda kadınların ana, bacı, karı olmak dışında hiçbir fonksiyonu yokmuş gibi, üreten, sorgulayan varlıklar olduğu göz ardı edilerek konuşulacağını belirtti ve “Varlığımızı saksıdaki süs bitkisinden farklı görmediğinizi itiraf edeceksiniz…Siz demeç verirken kadınların tacize uğradığının farkında olmayacaksınız” dedi.

 

“Bizi ikincil konuma düşüren anlayışladır”

Kadınların maruz kaldığı sorunların demokrasi ve insan haklarıyla ilgili görülmesi gerektiğini vurgulayan Derya, kadınlarla ilgili söylenen sözlerin de 9 Mart’ta unutulduğunu; kadınların maruz kaldığı sorunları dile getirdiği için feministlerin “cadaloz” görüldüğünü belirtti.

Doğuş Derya, “Derdimiz kadın haklarını yok sayan, bizi ikincil konuma düşüren anlayışladır. Şekilci demokrasinden gerçekçi demokrasiye geçilmelidir” diye konuştu.

Müzakerelerin başladığı bu dönemde söyleyecek çok sözleri bulunduğunu vurgulayan Derya, kadınların etnik kökeni nedeniyle şiddete maruz kaldığını; savaşın acılarını yaşadığını ve barışın değerini iyi bildiğini ifade etti.

 

Gürçağ şiir okudu

UBP Girne Milletvekili İzlem Gürçağ da “Ülkemizde kadın olmak” konulu konuşmasında, kadınların toplumdaki önemini vurguladı.

Gürçağ, eğer kadın mutlu ve huzurluysa, ülkenin de umutlu ve huzurlu olacağını kaydederek, “Kadınlarla birlikte üreten, mücadele eden güç olmalıyız” dedi.

Kadınların tüm karar mekanizmalarında etkin rol almasının çağdaşlığın gereği olduğunu vurgulayan Gürçağ, kadınları ihmal eden ülkelerin başarılı olamayacağını kaydetti.

Kadınlar Günü’nü kutlayan Gürçağ, kadınlarla ilgili bir de şiir okuyarak kadın haklarına dikkat çekti.

 

Özdenefe, kriz ve kadın konusunda konuştu

Kadınlarla ilgili üçüncü konuşmayı CTP/BG Girne Milletvekili Fazilet Özdenefe “kriz ve kadın” konusunda yaptı.

Özdenefe, Meclis’te kadın milletvekili sayısının 4’le sınırlı kalırken bazı kişilerin kadınlara kotaya olumsuz bakmasını eleştirdi.

8 Mart’ın dünyadaki kadın dayanışması için çok önemli olduğunu kaydeden Fazilet Özdenefe, “8 Mart ne değildir?” konusu üzerinde durmak istediğini ifade etti ve güzel sözlerle, çiçeklerle kadınların ikincil pozisyona itildiği bir gün olmadığını vurguladı.

“Bizler toplumun yarısını oluşturan, erkeklerden daha fazla çalışan, ev içindeki emeği görülmez kılınan, ağır yükü nedeniyle siyasette ve işte ilerleyemeyen kişileriz” diyen Özdenefe, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün tarihçesiyle ilgili de bilgi aktardı.

 

Gürpınar: Kutlamanın ötesinde şeyler yapmak lazım

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Aziz Gürpınar, kadınlarla ilgili konuşmaları yanıtladığı konuşmasında, tüm konuşmacıları ve 8 Mart nedeniyle tüm kadınları kutladı.

Kutlamanın ötesinde bir şeyler yapmak gerektiğini kaydeden Gürpınar, kadınların dünyada verdiği mücadelenin kolay olmadığına işaret etti.

Gürpınar, artık yeni şeyler yapmak, kadının emeğinin görünür kılınması, toplumsal statüsünü yükseltmek için ciddi ve somut adımlar atılması gerektiğini söyledi.

 

Atun: Çözüm için ev ödevlerimizi yapmalıyız

UBP Gazimağusa Milletvekili Sunat Atun, Kıbrıs’ta olası bir çözüm durumunda bütçenin yeniden yapılandırılması; halen Türkiye’nin karşıladığı kaynağın nasıl karşılanacağının arayışına girilmesi gerektiğini söyledi. Atun, “Sürdürülebilir bir çözüm için ev ödevlerimizi yapmalıyız” dedi.

Atun, “hükümetin icraatları” konulu gündem dışı konuşmasına, Dünya Kadınlar Günü’nü kutlayarak başladı.

Koalisyon ortaklarının kavga ettiğini, birbirlerine karşı sert ve keskin ifadeler kullandığını kaydeden Atun, halkın icraat beklediğini söyledi.

“Ben hükümet üyesi olsam ülkede geniş çaplı bir çalıştay düzenler, beyin fırtınaları oluşturur, ülke gündeminin birinci sırasına bunu koyardım. Devlet yönetme sorumluğunun gereği budur” diyen Sunat Atun, Güney Kıbrıs’ta ekonomik krize karşı yapılanlara değindi ve özelleştirme yasasının geçtiğini hatırlattı.

 

Protokol ve imzaları sordu

Basında “enerji alanında yapılan anlaşmanın imzalarını gördüğünü” kaydeden Atun, Meclis’e iki konuda soru önergesi sunacağını açıkladı.

Atun, “TC-KKTC arasında 2013-15 Ekonomik ve Mali İşbirliği Protokolü’ne ilişkin mevcut hükümetin duruşu ne olmuştur? Halka, protokolde değiştirileceğini söylediğiniz konularda ne çalışma yaptınız?” diye sordu.

Türkiye’yle imzalandığını savunduğu anlaşmaların Meclis’e getirilmesini isteyen Sunat Atun, bunun hükümetin şeffaflık sözünün gereği olduğunu söyledi.

 

Mungan: Belge teknik görüşmenin tutanağı

Maliye Bakanı Zeren Mungan, Türkiye ile mali işbirliği alanında sürekli görüşmeler yapıldığını; Türkiye’den kabloyla enerji için nasıl bir işbirliği yapılacağı; Türkiye’den gelecek suyla ilgili de bir takım projeler üzerinde çalışıldığını anlattı.

Mungan, iki ülke arasında teknik düzeyde ve üst düzeyde çalışmaların sürdüğünü; karşılıklı ziyaretler yapıldığını belirterek, imzalandığı söylenen belgenin de teknik bir görüşmenin tutanağı olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

 

Erhürman: Halkın bize güveni kalmadı

“Çevre mevzuatı ve siyasal partilerin mali denetimi” konusunda gündem dışı konuşma yapan CTP/BG Milletvekili Tufan Erhürman, halkın siyasete ve siyasetçilere ciddi güvensizlik duyduğunu; adalete ve hukuka güvenin de ciddi sarsıntı geçirdiğini; tüm bunların haklı nedenleri bulunduğunu söyledi.

 

Erhürman, Anayasa Mahkemesi’nin siyasi partilerin mali hesaplarıyla ilgili kararını, Meclis tutanaklarına geçmesi için okudu.

 

Başsavcılık 5 yıldır hiçbir şey yapmadı

Tufan Erhürman, bu kararın siyasete neden güvenilmediğini ortaya koyduğunu çünkü siyasi partilerin hem Siyasi Partiler Yasası, hem de Anayasa gereği mali hesaplarını Anayasa Mahkemesi’ne sunması gerektiğini ancak partilerin Anayasa ve yasayı ihlal ettiğini anlatarak, Anayasa Mahkemesi’nin 5 yıl önce Başsavcılık’a bu konuda yazı yazdığını ancak Başsavcılık’ın 5 yıldır hiçbir şey yapmadığını savundu.

 

Partiler suç şebekesi gibi...

Tufan Erhürman, şunları söyledi:

“Yöneticisi olduğunuz partiler yasal sorumluluklarını yerine getirmiyor. Başsavcılık da getirmiyor. Hukukla sadece yönetilenler değil, yönetenler de bağlıysa, o zaman hukuk devletinden söz edilebilir. Ama yönetilenler kendini hukukla bağlı saymıyorsa ona polis devleti denir. Bu ülkede 16 yaşında çocuklar uyuşturucudan yargılanıyor, siciline yazılıyor, insanlar mazbatayla hapse sokuluyor. Ama devleti yöneten siyasi partiler adeta suç şebekesi gibi kendi hesaplarını Anayasa Mahkemesi’ne sunmuyor ve suçları araştırmakla yükümlü Başsavcılık, Yüksek Mahkeme’den gelen ve 5 yıldır önünde bekleyen yazıya rağmen en ufak bir soruşturma başlatmıyor.”

 

Oğuz: Tarım bakanı üreticiden kopuk

UBP Gazimağusa Milletvekili Dursun Oğuz, “ülkedeki genel sorunlar” konulu gündem dışı konuşmasında, daha çok tarım sorunları üzerinde durdu.

Ülkede kriz sürerken çare üreten ve çaba gösteren bulunmadığını, hükümetin üç maymunları oynadığını öne süren Oğuz, Tarım Bakanı’nın narenciye üreticisinden kopuk olduğunu; Güzelyurt’a bir kez bile gitmediğini savundu ve geçtiğimiz günlerde narenciyecilerin yaptığı toplantıya katılmamasını eleştirdi.

Sezon geçtiği halde ürünlerin üreticilerin elinde kaldığını, üreticilerin sorularına yanıt bulamadığını belirten Dursun Oğuz, Güzelyurt’un geleceğinin, tüm kesimlerin katılımıyla masaya yatırılmasını istedi.

Dursun Oğuz, Mesarya bölgesinde sel baskını felaketi yaşayanların zararlarının giderilmediğini, insanların mağdur olduğunu belirtti.

 

Sennaroğlu eleştirileri cevapladı

Oğuz’u yanıtlayan Gıda, Tarım ve Enerji Bakanı Önder Sennaroğlu, tarımda pek çok sorun bulunduğunu, Oğuz’un fikirlerinden de yararlanacağını belirterek teşekkür etti.

Sennaroğlu, Güzelyurt’ta narenciyecilerin toplantısına parti meclisinin olağanüstü toplantısı yüzünden katılamadıklarını; ancak bu toplantıya katılamadılar diye ilgisiz kalmadıklarını; müsteşarların katıldığını anlattı.

“Müsteşarım oraya hakaret duymaya gitmedi, o yüzden ayrıldı, ayrıldığı için de kendisini tebrik ederim” diyen Sennaroğlu, ülkedeki tarım politikasının bir an önce değişmesi gerektiğini söyledi.

Gıda, Tarım ve Enerji Bakanı Önder Sennaroğlu, devlet bütçesinde, Cypfruvex’e destek verilebilecek bir ödenek bulunmadığını; bunun daha önceki hükümetler döneminde de böyle olduğunu kaydederek, Cypfruvex’in ekonomik akla göre yönetilmesi gerektiğini vurguladı.

 

Töre: Rumların istekleri değişmedi

DP-UG Lefkoşa Milletvekili Zorlu Töre de “Milli Kıbrıs davamızda toprak, mülkiyet ve nüfusun önemi” konulu konuşma yaptı.

Töre, Rum tarafının açıklamalarına bakılırsa niyetlerinin anlaşılacağını kaydederek, ezelden gelen tutumlarını sürdürdüklerini kaydetti.

Rumların halen Girne’yi istediğini, Kıbrıslı Türkleri yüzde 18 toprakla yetinmeye zorladığını belirten Töre, halkın endişeli olduğunu savundu.

Zorlu Töre, vatan, bayrak ve anavatan sevdasından vazgeçmeyeceklerini belirterek, çözümün vatana, devlete, bayrağa sahip çıkılarak bulunmasını; halkın yeniden göç etmemesini, Güzelyurt’ta Kıbrıs Türk halkının yaşamaya devam etmesini istediklerini anlattı.

 

Sucuoğlu’nun gündeminde BRTK vardı

Meclis’te son gündem dışı konuşmayı ise “son siyasi gelişmeler” konusunda UBP Lefkoşa Milletvekili Faiz Sucuoğlu yaptı.

Sucuoğlu, bir köşe yazarının yazısından alıntı yaparak, ülkedeki yaşamın sürdürülebilir olmadığını; yönetimde ciddi sıkıntılar bulunduğunu; çevre, tarihi binalar, gıda güvenliği, mahkemeler, işsizlik, trafik gibi konularda yaşananlardan dolayı halkın huzursuz olduğunu söyledi.

Bazı oda başkanlarının demeçlerine de atıfta bulunan Sucuoğlu, hükümetin buna rağmen “biz elimizden geleni yapıyoruz” diyerek, halka haksızlık yaptığını savundu.

Sucuoğlu, BRTK’nın ülkenin “göz bebeği” bir kurum olduğunu kaydederek, son dönemlerde yaşanan olaylardan dolayı kurumun çok ciddi sıkıntılar yaşadığını; hükümet gerekli tedbirleri almazsa, daha büyük sıkıntılar yaşanacağını söyledi.

Meclis’in gelecek toplantısı, 10 Mart Pazartesi günü yapılacak.

Güncelleme Tarihi: 07 Mart 2014, 01:14
banner643
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner471

banner474