Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, New York’ta Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-moon ile görüştü.

BM Genel Merkezi’ndeki görüşme KKTC saatiyle saat dün 19.15’te başladı. Görüşmede Cumhurbaşkanı Eroğlu’na Kıbrıslı Türk Müzakereci Kudret Özersay, Dışişleri Bakanı Özdil Nami, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Osman Ertuğ, KKTC New York Temsilcisi Mehmet Dana ve Müzakere Heyeti üyesi, Danışmanlık ve Siyasi İşler Müdürü Güneş Onar eşlik etti.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, görüşme sonrasında basına açıklamalarda bulundu.

Görüşmede, müzakerelerde yeni başlayan aşamanın, yapılandırılmış ve sonuç alıcı şekilde ilerlemesi yönünde görüş alış verişinde bulunuldu.

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, görüşme sonrası BM’de basına açıklamalarda bulundu.

“Rum Liderle New York’ta görüşme olamaz mıydı?” sorusu üzerine Eroğlu, “Böyle bir arzumuzu Eide vasıtasıyla Sayın genel sekretere ilettik. Rum tarafı buna sıcak bakmamıştır. Rumlar bir gerçeği kabul etmek istemiyor. Biz eşit iki tarafız. Bu eşitlik ilkesiyle müzakereleri yürütüyoruz. Müzakereler yapmak ve anlaşmanın yolları aramak için şehir ve köy önemli değil. New York’ta olsa da bir araya gelmemiz önemli” ifadelerini kullandı.

“Faydalı bir görüşme oldu”

Eroğlu, “ Sayın Genel Sekreterle, samimi bir ortamda faydalı bir görüşme yaptık. Müzakerelerde gelinen son aşamayı değerlendirme fırsatı bulduk” dedi. 

Kıbrıs sorununun uzun yıllar geçmesine, genel sekreterler, liderler değişmesine rağmen, Rum tarafının her anlaşmaya hayır demesi nedeniyle çözülemediğine işaret eden Eroğlu, şimdi son bir gayretle anlaşmaya varmanın yollarını açmaya çalıştıklarını söyledi Kıbrıs’ta yaşanan gerçeklere dayalı bir anlaşma vurgusu yapan Eroğlu, “Rum tarafının bunun son bir uğraş olduğunu, karşı tarafının da eşitliğine saygı göstermeleri gerektiğini öğrenmeleri gerekir. Her müzakerede sadece alma olmaz, karşılıklı al-ver gerekir” dedi. 

“Rumlar anlaşmaya teşvik edilmeli”

Eroğlu, “Sayın genel sekreterin yeni özel danışmanı ile müzakereleri daha sık bir şekilde muhataplarımızla sürdüreceğimiz kararına varmış bulunuyoruz. Tahmin ederim Rum tarafı da bu müzakerelerin sonuç alıcı şekilde yapılması gerektiği noktasına gelmişlerdir. Karşı taraf samimi olarak anlaşma isterse, ben dünyanın tanıdığı ülkeyim, Kıbrıslı Türkler bana mahkumdur diye hareket ederse bir anlaşmaya varmak mümkün değildir. BM, İİT ve değişik ülkelerde anlaşma mesajları verilmektedir. İşte bu noktada anlaşma isteyen ülkelere düşen görevler vardır. Bizler ambargolar altında isek, bu Rumların anlaşmaya yaklaşmalarını engelliyor. Dünya, artık yeni bazı hareketler içine girmeli. Kıbrıs Türk tarafını anlaşmaya teşvik etmelerine gerek yoktur. Anlaşmaya teşvik edilmesi gereken taraf Rum tarafıdır” şeklinde konuştu.

Sorular üzerine doğal gazdan sadece Rumların faydalanamayacağını belirten Eroğlu, “ Biz bu konuda 2 öneri yaptık. Rumların, doğal gazı paylaşmama düşünceleri devam ederse, bu anlaşma olmaması yönünde bir teşvik olur. Doğal gazın bulunması, Rum tarafında milliyetçi cephenin gelişmesine ve Kıbrıs Türklerine karşı daha çok tepki içine girilmesine neden olmaktadır. Umudumuz bunun kapsamlı çözümle halledilmesidir” yanıtı verdi.