Denktaş’ın Mücadelesi (2)
Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın kızı Ender Denktaş Vangöl, Barış Harekâtı’nın 46’ncı yılında babasıyla ilgili fotoğraf arşivinden bazı paylaşımlar yaptı.
Vangöl “Arkadan gelenler, önden gidenlerin o yolu nasıl aştığını bilemezler!!!” diyerek, babası Denktaş’ın mücadele yıllarını ortaya koyan fotoğraflarla dikkat çekti.
İşte o fotoğrafları, Diyalog gazetesi adına kendisinden izin alarak Rauf Denktaş’ın mücadele hayatını da özetledik ve bugün ikinci bölümünü yayınlıyoruz…
Nihayet Türk askeri geldi
Rauf Denktaş, Türkiye’nin, adaya askeri müdahalede bulunması için sayısız girişimlerde bulunmuş, çoğu kez de aradığı desteği bulamamıştı. Fakat 15 Temmuz 1974 Yunan darbesi, onun bu yöndeki girişimlerine büyük destek verdi. Önce Rum halkı arasında solcuların önde gelenlerini silahlı saldırı ile yok eden Cunta’nın namluları Türk halkına doğru yönelmişti. Bunun üzerine Türkiye; dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’in cesur kararı ile adaya müdahale kararı aldı ve 20 Temmuz 1974’te Denktaş’ın beklediği ‘o gün’ gerçekleşmiş oldu. Denktaş, harekat sonrasında, Rum Yönetimi’nin geçici Cumhurbaşkanı Glafkos Klerides ile görüşerek, onu ‘Nüfus Mübadelesine’ ikna etti. Böylece, Türkler adanın kuzeyinde, Rumlar da güneyinde toplanmış oldu. Denktaş’ın bir başka büyük başarısı ise hayatını ENOSİS’e (Adanın Yunanistan’a ilhakı) adamış olan Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, Başpiskopos Makarios’u ‘İki bölgeli, iki toplumlu federasyona’ ikna etmekti. Makarios, dönemin Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri’nin gözetiminde yapılan müzakerelerde, federasyonu kabul ettikten kısa bir süre sonra da üzüntüsünden hayata veda etti.
Önce Federe Devlet, sonra KKTC
13 Şubat 1975'te Kıbrıs Türk Federe Devleti'nin ilanından sonra devlet ve meclis başkanı görevlerini de yürüten Denktaş, anayasa uyarınca 1976'da yapılan ilk genel seçimlerde devlet başkanlığına seçildi. Denktaş, 1981 yılında ikinci kez devlet başkanı oldu. 15 Kasım 1983'te Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ilan edildi. 22 Nisan 1990'da yapılan erken seçimde ikinci kez cumhurbaşkanı seçilen Denktaş, 1995'teki seçimlerde de cumhurbaşkanı oldu.
Müzakere masasında Türklerin haklarını savundu
Kıbrıs sorununun çözümü için 1968'de Glafkos Klerides ile ilk kez Beyrut'ta müzakerelere başlayan Denktaş, eski Rum liderler Spiros Kiprianu, Yorgos Vasiliu, Glafkos Klerides ve Tasos Papadopulos ile yıllardır müzakere etti. 2002'de sunulan ve Annan Planı olarak bilinen BM çözüm planına, ''Türk askerini Ada'dan çıkaracağı ve Türkleri azınlık durumuna düşüreceği, devleti ortadan kaldıracağı'' savıyla karşı çıkarak ''hayır'' kampanyası yürüten Denktaş, 17 Nisan 2005'te yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olmadı. Denktaş, Annan Planı sürecinde Avrupa Birliği (AB) üyeliğiyle yaşanan tartışmalarda, ''Türkiye olmadan cennete bile girmem'' demişti. Rauf Denktaş, 24 Nisan 2005'te, Annan Planı referandumun 1. yıl dönümünde, görevi 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'a devretti. Denktaş, cumhurbaşkanlığından ayrılmasının ardından, çalışmalarını, Lefkoşa'daki çalışma ofisinde sürdürdü. Fotoğraf çekme merakıyla da bilinen Denktaş'ın onlarca yayımlanmış kitabı bulunuyor. Denktaş'a çok sayıda üniversiteden fahri doktora unvanı da verildi.
24 Mayıs 2011'de rahatsızlandı
24 Mayıs'ta beyin kanaması geçiren ve sol tarafı felç olan Denktaş, 29 Ekim'de hastaneden taburcu edildikten sonra ilk kez 15 Aralık 2011'de evinden dışarı çıktı. Havanın da güzel olmasından yararlanarak ilk kez evinden çıkan Denktaş, ''Benim için 'ölüyor' dediler, dışarı çıktım'' dedi. Denktaş, Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi'ndeki tedavisinin ardından rehabilitasyon süreci için 8 Temmuz'da Ankara'ya, Genelkurmay Başkanlığı Rehabilitasyon Merkezi'ne götürüldü. Rauf Denktaş'ın tedavisine Ankara'da Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde (GATA) devam edildi. Beyinle kafatası arasındaki kan birikiminin boşaltılması için 25 Ağustos'ta ameliyat edilen Denktaş, 30 Ağustos'ta da KKTC'ye, YDÜ Hastanesi'ne getirildi. Denktaş, beyinle kafatası arasındaki kan birikiminin artması nedeniyle 5 Eylül'de YDÜ Hastanesi'nde yeniden ameliyat edildi. 29 Ekim 2011'de taburcu edilen Denktaş, 8 Ocak 2012 gecesi, su kaybı nedeniyle YDÜ Hastanesi'ne yeniden kaldırıldı.
Daima halkıyla iç içe oldu
Rauf Denktaş, liderlik sıfatı çerçevesinde, toplumun tüm kesimleriyle sıkı bir temas kurmaya özen gösterdi. Eğitim, spor, kültürel faaliyetlerle yakından ilgilendi, esnafın ve işverenlerin sorunlarıyla yakından ilgilendi. Fırsat buldukça köyleri ziyaret ederek, sıkıntıları dinleyen Denktaş, toplumun büyük bir kesiminin desteğini sağladı. Özellikle köyleri ziyaret ettiğinde kurbanlar kesilir, kahvehanelerde sohbet toplantıları düzenlenir, akşamları da ziyafetler verilirdi.
Türkiye ile sıkı işbirliği
Denktaş her fırsatta “Türkiyesiz bir Kıbrıs olamaz” diyor, bunun bir gereği olarak da tüm Türk hükümetleriyle sıkı bir işbirliği içine girerdi. Zaman zaman bazı bakan ve yetkililerle görüş ayrılığına düşse bile, Türkiye aleyhinde açıklama yapmamaya özen gösterir, ters bir tavır içine girmezdi. Denktaş, bu yapıcı tutumu sayesinde hemen her seçimde Türkiye’nin desteğini sağlayabilmişti.
3 No’lu foto altı
Denktaş’ın en büyük başarısı Glafkos Klerdes’le ‘Nüfus Mübadelesi’ üzerinde anlaşmaktı… Bu çerçevede tüm Rumlar güneye, Türkler de kuzeye göç etti… Denktaş, otobüslerle esir kamplarından dönenleri sevgiyle kucaklamıştı
4 No’lu foto altı
Ünlü sanatçı Ediz Hun ile Kıbrıs’ın Türk köylerinde…
9 No’lu foto
Dönemin BM Genel Sekreteri Kofi Annan, Rum liderleri Tassos Papadopulos ve Glafkos Klerides ile…
Kurucu CBMIZ sn RAUF RAİF DENKTAŞ, nur içinde yatsın, Allah rahmet eylesin, asla unutulmayacaktır