Hüseyin ÇİÇEK
Gazimağusa’da 29 Ocak 2018 tarihinde işlenen Kennedy Taombabwa Dede cinayetinin en önemli tanığı olan Burcu Çelik, mahkemede yaşanan dehşet verici anları anlattı.
Dede’nin, kendisini ilk gördüğünde ‘Help me’ (Yardım et) diye bağırdığını, ardından ileriye doğru götürülerek dövüldüğünü ve elektrik şoku verildiğini anlatan Çelik, cinayet esnasında çığlık attığını ve “Allah-u Ekber” diye bağırdığını söyledi.
Nidai Şanlı, Ozan Körkurt, Onur Körkurt, Simge Dağdur ve Zekeriya Kurucu’nun yargılandığı cinayet davasının dünkü oturumunda dinlenen Burcu Çelik, sanıklardan Simge Dağdur’u tanıdığını, diğer sanıkları Simge aracılığı ile olaydan bir kaç gün önce tanıdığını söyledi. Olaydan 5 gün önce ailesi ile tartıştığını ve Simge Dağdur’un evinde kalmaya başladığını anlatan Çelik, Onur Körkurt’un da aynı evde kaldığını söyledi. Olay günü Simge Dağdur’un doğum günü olduğunu ve sabah kalkarak hazırlıklara başladıklarını aktaran Çelik, Onur Körkurt’a, Ozan Körkurt’tan telefon geldiğini ve Ozan’ın, “Nidoyu dövecekler yardıma gitmeliyiz” dediğini aktardı.
Zekeriya bizi aldı
Zekeriya Kurucu’nun kendilerini ardından Ozan Körkurt’u aldıklarını anlatan Çelik, Kalliland bölgesinde bir apartman altında Nidai Şanlı ve Aydan Kızıltunç ile buluştuklarını, kendisinin, Simge’nin ve Ozan’ın diğer arabaya geçtiklerini, Nidai, Zekeriya ve Onur’un ise öteki araçla ayrıldıklarını söyledi.
Emmi’yi dövecek misiniz?
Nidai’nin daha sonra Ozan Körkurt’u arayarak, “Emmiyi dövecek misiniz, kızlarda dövecek mi” diye sorduğunu, Simge Dağdur’un ise “evet” yanıtını verdiğini söyledi. Çanakkale göletinde buluştuklarını anlatan Çelik, siyahi bir şahsın araçtan indirildiğini ve Onur tarafından kollarının tutulduğunu söyledi. Dede’nin bu sırada kendisini gördüğünü ve “Help me” diye bağırdığını söyleyen Çelik, Nidai Şanlı’nın elektrik şoku ile “Sende vuracaksın” diyerek kendisini tehdit ettiğini, Simge Dağdur’un ise “Burcu böyle bir şeyi kaldıramaz” diyerek kendisini uzaklaştırdığını söyledi.
Sesleri duymamak için kulaklık taktım
Burcu Çelik, Dede’nin dövülmeye başlandığını, elektrik şoku verildiğini gördüğünü anlattı.
Çelik, Nidai Şanlı’nın Dede’yi yere düşürdükten sonra üzerine atladığını ve vurmaya devam ettiğini söyledi. Çelik, sesleri duymamak için kulaklık taktığını, araçta yanında bulunan Zekeriya Kurucu’nun kendisine, “Burada tek üzülen biziz, baksana Simge bile vuruyor” dediğini, bunun üzerine olayın gerçekleştiği yere baktığında, Simde Dağdur’un iki eliyle büyük bir taşı fırlattığını gördüğünü söyledi.
Zekeriya araçta ağlıyordu
Çelik, sanıklardan Zekeriya Kurucu’nun olayın gerçekleştiği yere hiç gitmediğini, kendisi ile birlikte araçta olduğunu ve ağladığını aktardı. Çelik, şöyle devam etti: “Araçlarla oradan ayrıldık, daha sonra buluştuğumuzda Nidai bana, siyahi şahsı kendisine borcu olduğu için dövdüklerini söyledi.
Ben ‘ona ne oldu’ diye sorduğumda, orada bıraktıklarını söyledi. Ben ‘ya ölürse ne olacak’ dediğimde, Nidai onun ölmeyeceğini ancak 3 gün içinde parasını vermezse o zaman öldüreceğini söyledi”.
Cinayeti işleyip pizzacıya gitmişler
Olayın ardından Nidai Şanlı’nın evinde toplandıklarını, sanıkların aralarında konuştuklarını anlatan Çelik, bir ara Nidai Şanlı’nın, Simge Dağdur’a, “Neden ayağını kırmadın” dediğini söyledi. Çelik, ardından Nidai Şanlı’nın pizza çağırdığını ve pizza yediklerini ardından oradan ayrıldıklarını anlattı. Ertesi gün siyahi bir şahsın gölette ölü bulunduğunu internet sitelerinden öğrendiğini anlatan Çelik, akşam buluştuklarını, kendisine Rum kesimine kaçacaklarını söylendiğinde, “Ben orada yaşayamam” diyerek reddettiğini ve eşyalarını almak üzere Simge Dağdur’un evine gittiğinde, orada bulunan polislere ifade vermek istiyorum diyerek teslim olduğunu anlattı. Çelik, Kıdemli Savcı Mustafa İldeniz’in sorusu üzerine, Dede’nin dövüldüğü esnada, çığlık attığını ve Allah-u Ekber” diye bağırdığını söyledi.