Ömer KADİROĞLU
Cenevre’de 27-29 Nisan tarihlerinde Kıbrıs müzakerelerine yönelik gerçekleştirilen 5+BM toplantısından uzlaşı çıkmadı. Ancak bu sonuç vatandaşlar için sürpriz olmadı. Diyalog’a konuşan Lefkoşa sakinleri, yıllardır Kıbrıs sorununa yönelik görüşmelerin sonuçsuz kaldığını, bu nedenle beklentileri olmadığını ifade etti.
Bazı vatandaşlar, Rumların uzlaşmaz tavrından dolayı görüşmelerin çöktüğünü bazıları ise her iki tarafın da tutumlarından dolayı bir sonuca varılamadığını belirtti.
Ne dediler…?
Mehmet Kadiri
“Cenevre’de gerçekleştirilen zirvenin çökmesi bize sürpriz olmadı, bu beklediğimiz bir durumdu. Bizi temsil eden liderimizin ve görüşmecilerin Cenevre’ye gitmeden verdikleri beyanatta ne olacağı belliydi. Bundan önce olduğu gibi sonra da bir şey olmayacak. Biz bir figüranız, ne umudum ne de beklentim kalmamıştır. Biz kendi hür irademiz ile geleceğimize sahip çıkamıyoruz. Kendi öz fikrimizi yansıtamıyoruz. Rum tarafı da bu inadıyla bizleri daha da kötüye sürüklüyor.”
Özkan Özdemir
“Kıbrıs konusunda gerçekleştirilen görüşmeler kapsamında Cenevre’de gerçekleştirilen zirvenin çökmesi beklediğimiz bir şeydi. İki tarafın da tutumları ortadadır. Güneyin de kuzeyin de hatta Türkiye’nin de istedikleri belliyken Cenevre’den bir şey beklemek hayal olurdu. Cenevre görüşmelerinin de daha önceki gibi fiyasko ile sonuçlanacağı belliydi. Bundan sonraki sürecin de iyi ilerleyeceğini düşünmüyorum. Bundan sonra herkes kendi siyasetini ve yönetimini sürdürecek. Belki ileride birileri araya girer baskı yapar da tekrar bir görüşme masası ortamı oluşur. Bir anlaşma olacağına dair inancımız da beklentimiz de kalmadı.”
Mustafa Kemal Derviş
“Ben görüşmelerin çöktüğüne inanmıyorum. Görüşmeler duraklar sonra tekrar başlar. Cenevre’de Tatar’ın sunduğu 6 madde Denktaş, Makarios Doruk Antlaşması ile başlamış bir müzakeredir. 4 madde üzerinde Denktaş ve Kiprianu’nun anlaşmaları vardır ki hepsinin mutabakatları var ancak iki madde üzerinde mutabakat yoktur. Anlaşılamayan maddelerin biri güvenlik diğeri de mülkiyettir. Türkiye’nin mülkiyet konusunu çözeceğine dair sözü var. Ben görüşmelerin devam edeceğine inanıyorum ve sonuç iki toplumlu bağımsız bir yapı üzerinedir. Yan yana ayrı idareleri ve yönetimleri olan iki toplum şeklinde bir anlaşma olacaktır. Türkiye’nin garantörlüğü ilelebet devam etmelidir. Bundan sonraki süreç de iki toplum iki devlet şeklinde devam etmelidir. Ben bir anlaşma olacağına inanıyorum.”
Celal Gezer
“Cenevre’de gerçekleştirilen görüşmelerin olumsuz sonuçlanması beklediğimiz bir durumdu. Rum Yönetimi sunulan öneriyi kabul etmez, etmeyecek de. Bundan sonraki süreçte de bir sonuç çıkmayacaktır. Bir anlaşmanın olmasını istiyoruz ancak yaşananlardan gördüğümüz kadarıyla umudumuz kalmadı. Bir anlaşma olursa herkes hakkını alacak ancak öyle bir ışık göremiyoruz. Yabancı ülkeler bu işe sessiz kaldığı için bir anlaşma zor.”
Zülfikar Ali
“Cenevre’de yapılan görüşmelerin olumsuz sonuçlanacağını biliyorduk. Karşımızdakinin isteği ve beklentisi ortada... Bu nedenle de beklediğimiz bir durumdur. Bundan sonraki süreçte de bir çözüm olacağına inanmıyorum. Eğer biz kendimizi tanıtabilirsek çözüm olacak ancak ayrı bir hükümet olduğumuz halde tanımazlarsa hiçbir şey olmaz. Ben bir anlaşma olacağına inanmıyorum çünkü Rum bizi kendine yama ister bu da bize terstir.”
Olgun Şila
“Cenevre’de gerçekleştirilen görüşmelerin çökmesi beklediğimiz bir durumdur. Rum bizi hiçbir zaman dikkate almıyor. 1960 yılında kurdurulan ve 1963 yılına kadar zar zor götürülen Cumhuriyeti yıkıp kendisini bir hükümet görüyor. Bu nedenle de bize hiçbir hak tanımıyor ve ortaklığımızı da istemiyor. Rum bizi küçük bir toplum şeklinde yama olarak yaşamamızı istiyor. Avrupa yanında olduğu sürece bu davranışından vazgeçmeyecektir. Bundan sonraki süreçte Cumhurbaşkanımız ve Anavatan’ın görüşlerine sonsuz inancım vardır. Bu şekilde olursa ancak söz hakkı sahibi oluruz bu ülkede. Aksi halde bir Ermeni bir Maronit gibi ezilip gideceğiz. Eğer bizi dikkate alıp iki ortak devlet olarak bir devlet kurmak isterlerse memnun edici olacağını tahmin ederim ancak bu da onların aklında hiç yoktur.”
Arman Ratip
“Cenevre görüşmelerinin çökmesini bekliyorduk. İki devletli çözümü Rumların kabul etmeyeceği belliydi. Federasyon diye bir çözüm anladığım kadarıyla bir daha asla görüşülmeyecek. Burada önemli olan Cenevre’ye giderek çözüm yapıp sonuca gitmek değil. Buradaki amaç Dünya’ya bir kez daha Kıbrıs Türklerinin istediği çözüm modelini duyurmaktı, bunu da çok iyi başardılar. Bundan sonra hiçbir süreç olmayacak ve olmaması da gerekiyor. Biz kendi yolumuza devam edeceğiz çünkü boşa zaman kaybı oluyor. İki devletli çözümün savunulması gerekiyor. Bunun önemini ilerleyen zamanda anlayacaklar.”
Ezel Ertuğrul
“Cenevre görüşmelerinden çıkan sonuç sürpriz olmadı. Beklediğimiz gibi bir sonuç çıktı. Geçmişteki görüşmelerde ve ondan çıkan neticelerden bu görüşmelerde de bir sonucun çıkmayacağı belliydi. 1963 yılından bugüne Kıbrıs Türk tarafı olarak biz hiçbir çözüme hayır demedik. Rumlarla pazarlık yapıyoruz ancak bize hak vermemek için anlaşmalara ‘hayır’ diyorlar. Mustafa Akıncı zamanında Crans Montana’da yapılan görüşmelerde Rumlar barış şansını teptiler. 53 yıldır yapılan görüşmeler var ve neticeye gidilmedi. Bu görüşmelerde ısrar etmenin artık bir manası kalmadı. Bundan sonra da bu konularda vakit kaybetmenin doğru olmadığını düşünüyorum. İyimser bir kişi olsam da bir anlaşma olacağına dair inancım kalmadı.”
Ahmet Hüseyin Mağusalı
“1955 yılından beri Rumların ne olduğunu biliyorduk ve bu son yapılan görüşmelerin de sonuçsuz kalacağını öngörüyorduk. Kimseye sürpriz olmadı. Bundan sonraki süreçte izlenecek yol belli. Atatürk “kendi uçağını kendin yap” demişti. Bu saatten sonra kendi başımızın çaresine bakacağız. Rum bize hak vermemek adına her seferinde görüşmelerin sonuçsuz kalmasına neden oluyor.”
Ekram Tayfur
“Cenevre görüşmelerinin çökeceği önceden belliydi. Görüşmelerde konuları liderlerden biri enine biri boyuna çektiği için bu görüşmelerin de sonuçsuz kalacağı belliydi. Türk toplumunun da Rum toplumunun da liderlerinin istedikleri belliydi. Bu istekler 50 yıldır ortada ve Cenevre’den çıkacak sonuç bize sürpriz olmadı. Bundan sonraki süreçte de bir şey olacağına inanmıyorum. Belki bizim nesil gidince ve torunlarımızın nesli başlar hatta idareciler de değişir o zaman bir anlaşma olabilir. Benim hiç ümidim kalmadı belki torunlarımız güzel günler görür.”
Bekire Tatarlar
“Cenevre’de gerçekleştirilen görüşmelerin çökeceği çok çok önceden belliydi. Önceden belli olduğu için de bir sürpriz olmadı. Biz halk olarak enflasyon ve pandemi nedeniyle çok büyük hayal kırıklıklarına uğradık. Önümüzü göremez durumdayız. Bundan sonraki süreçte hangi yol izlenirse izlensin bir sonuca varılamayacak. Hiçbir ümidimiz kalmadı. Cumhurbaşkanı yeni bir sayfa açtığını söylüyor. Çıksın siyasiler halk içine insin ve açılan yeni sayfayı görsünler.”
Gazimağusa ve Karpaz halkı ne düşünüyor… Yarın Diyalog’ta